Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi ve hizmet hareketine atılan mesnetsiz, acımasız ve vicdanları rahatsız eden iftira ve karalama çabaları bir tarafa, hemen her gün dünyanın bir yerinden iftiralara tokat atılırcasına cevap geldiğini müşahede ediyoruz. Hele hele daha bir kaç gün önce geride bıraktığımız Ramazan ayı vesilesi ile iftar sofralarında bir araya gelen davetlilerin övgü dolu ifadelerini duydukça, atılan iftiralara ‘meyveli ağaç taşlanır mülahazası’ deyip izliyoruz. Bunlardan bir iki kısa örnek vererek, asıl konumuz olan ‘Gülen Kürsüsü’ hakkındaki yazıya devam edeceğim. Bangkok’taki Türk okulunun verdiği geleneksel iftar yemeğinde konuşan Mahidol Üniversitesi Budist-Müslüman Anlayış Merkezi Direktörü Dr.İmtiyaz Yusuf “Günümüzde barış ve diyalog önemli. Bu bağlamda Fethullah Gülen Hocaefendi’nin fikirlerine ve gönüllüler hareketinin dünya çapındaki faaliyetleri dikkat çekicidir” ifadelerini dile getirmişti. Rusya Bilimler Akademisi Felsefe Enstitüsü Başkanı Abdüsselam Guseynov, Fethullah Gülen’in şiddeti reddeden önemli bir âlim ve öğretmen olduğunu söyledi. Ramazanın son günlerine doğru Melbourne’deki Deakin Üniversitesi’nde Gülen Kürsüsü ’nün açılışı dolayısı ile bir konuşma yapan Rektör Jane den Hollander; Deakin Üniversitesi’nde Gülen Kürsüsü’nün açılması ve burada İslami ilimler ve diyalog eğitimi verilecek olması, üniversitemiz açısından çok memnuniyet verici. Ben bu faaliyetleri şahsen de destekliyordum. Ama şimdi ise üniversitemizde fiilen işlerlik kazandırmış oluyoruz. Ayrıca Sayın Fethullah Gülen’in toplumsal barış için çalıştığını bu kürsünün de böyle hizmet edeceğine canı gönülden inanıyorum” dedi. Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin ismi ilk defa 2007 yılında yine Melbourne’de Avustralya Ulusal Katolik Üniversitesi’nde kurulan İslami İlimler Kürsüsü’ne verilmişti. Dünyada bir ilkin gerçekleşmesine katkıda bulunarak, açılışın en üst düzey davetlisi olan dönemin Victoria Eyalet Valisi David de Kretser katılmıştı. Türkiye’den gelen 40 üzerindeki misafiri en üst düzeyde konutunda ağırlamıştı. Vali Kretser, Avustralya’nın saygın ve köklü üniversitelerinden olan Deakin Üniversitesi’ndeki bu açılışa da katılarak gönül bağını ve desteğini devam sürdürdü.
8 yıl önceki açılış:
8 yıl önce kürsünün açılışı vesilesi ile o zaman yazdığım ve eski Vali David de Kretser ile ilgili bir hatırayı burada sizlerle paylaşıyorum: Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin ismi merkezi Melbourne’de bulunan Katolik Üniversitesi’nce açılan İslami İlimler Kürsüsü’ne verildi. Avustralya Kültürlerarası Diyalog Merkezi (AIS) ve Katolik Üniversitesi’nin yaklaşık üç yıldan beri devam eden yoğun ve uzun çalışmalarının sonunda gerçekleşen proje, Türkiye’den ve buradan seçkin davetli topluluğunun katılımıyla muhteşem bir açılış program ile sonuçlanmıştı. Bütün dünyaya örnek olan bu kürsü vesilesiyle ömrünü insanlığın hizmetine adamış gönül insanı muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin de ismi ilk defa bilimsel bir kuruma verilmiş oldu.Bu kurum akademisyenlerin de ifade ettiği gibi Avustralya ile islam ülkeleri arasındaki ilişkileri güçlendirecek ve İslam’ın son yıllar da karartılmaya çalışılan aydınlığını bir kere daha buralarda da hissettirecek. Daha çok eğitim ve araştırma üzerine çalışacak olan bu merkezin Avustralya, İslam âlemi ve bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyoruz. Ancak bu örnek ve mütevazı bilim kurumu bile özellikle Türkiye medyasına malzeme olmaktan kurtulamadı. Hocaefendi’nin isminin bu kuruma verilişinde başka manalar çıkartıp, asılsız şeyler arayan medya da yayınlanan ve yankıları buralara kadar ulaşan haberlere en güzel cevabı ise Avustralya Katolik Üniversitesi Rektör Yardımcısı verdi. Peki, ne dedi Yardımcı Rektör Profesör Gabrielle McMullen? Şöyle dedi; “Avustralya bilime önem veren ayrıca akademik özgürlüklerin yaşandığı bir ülke. Biz Fethullah Gülen’in insanlığa, dünya barışına yapmış olduğu katkıları ve eğitime yaptığı hizmetler ile ortaya koyduğu fikirleri çok iyi biliyoruz. Bu nedenle onun isminin bu kürsüye uygun olacağını düşündük“dedi. Bunun bir yansıması olarak geçtiğimiz Ramazan ayında Victoria Parlamentosu’nun iftarına katılan Unesco Avustralya Temsilcisi Suzan Pasco ise Hocaefendi’nin dünya barışına yaptığı katkılardan dolayı isminin aday gösterilmesi gerektiğini söylemişti. Suzan Pasco “Bu kürsünün açılışı nasıl gerçekleşti ise Unesco’nun da Hocaefendi’ye ‘Dünya Barışı Ödülü’ verildiği günleri görürüz” dedi.
Melbourne’de sıcak karşılama
Avustralya Türk toplumu, dünya da başka bir yerde örneği olmayan Fethullah Gülen Hocaefendi’nin adının verildiği bu kürsünün açılışı münasebetiyle çok sayıda tanınmış bilim adamı, doktor, yazar ve işadamını da ilk kez ağırladı. Bu güzide heyet Monash Üniversitesi’ni, Victoria Valisi, Emniyet, Parlamento, farklı kültürlere ait dini merkezler ile lşık Koleji’ni ziyaret etti ve en üst düzeyde ağırlandılar. Vali beyin göstermiş olduğu centilmenlik ise Türk toplumu olarak onun yanında ne kadar saygın bir yerimizin olduğunu gösterir mahiyetteydi. Normalde Victoria Valisi kendisini ziyarete gelen davetliler ile tanışıp onları ağırladıktan sonra oradan ayrılır misafirleri ile ilgilenme işini diğer görevliler yapar. Ancak bizim de bulunma imkânını yakaladığımız bu ziyaret sırasında Vali David De Kretser, ikamet ettiği konutunu bizzat kendisi heyete gezdirdi, kapıya kadar gelip uğurladı. Victoria Parlamentosu’nda ise eyaletin Vali ve Başbakan’ından sonra üçüncü en yetkili makam Parlamento Yasama Meclisi Başkanı Robert Smith, güzel bir konuşma yapmıştı. Diğer taraftan Victoria Polisi’ne yapılan ziyaret de ise Türkiye’den gelen heyeti hoş bir sürpriz karşılamıştı. Emniyet Müdür Yardımcısı Ashley Dickinson, çay alışkanlığımızın bilinciyle hazırlanan çayı, cam bardaklarda ikram etmişti. Türkiye’nin önde gelen akademisyen, işadamı ve yazardan oluşan misafirler, ülkemizden 20 bin kilometre uzaklıkta çok güzel ve sıcak bir misafirperverlikle karşılanmışlardı. z.polat@yepyeni.zamanaustralia.com.au