Alexander Russell Webb 1866’da New York’ta dünyaya geldi. Presbyterian olarak yetiştirildi.
Babasının izinden giderek, gazeteci, editör ve gazete sahibi olarak çalıştı. Kilise fazla ilgisini çekmiyordu. Ama fıtraten dindardı. Kendisine huzur veren gün ışığına çıkarak, melodi söyleyerek mırıldanan derelerin, hoş ve mükemmel çiçeklerin ve sevinçli kuşların lisan-ı halleriyle Allah’ın ortaya koyduğu vaazları dinlemekten zevk alıyordu. Hak dini arayan New York İlâhiyat Cemiyeti’ne 1881’de katılan Webb, doğu dinlerini araştırmaya başlar. Üstad Hazretleri’nin “Amerika’da dini arayan cemiyet” dediği cemiyet işte bu cemiyettir. O her ne kadar gazetecilikle uğraşıyorsa da, boş zamanlarını yoğun olarak, şark dinlerini ve doğu felsefelerini incelemeye veriyordu. 1887’de 41 yaşına gelince gazete editörlüğünden de ayrılarak bütün enerjisini hakikati aramaya verdi. Ancak o zamanki Amerika Başkanı Cleveland, New York’ta Webb ile görüşerek Amerika başkonsolosu olarak Manila’ya girmesini teklif etti. Doğuda araştırma yapma imkânı olacağından Filipinler’deki bu vazifeyi hemen kabul etti. Manila o zaman devrimci fikirlerin coşkun merkeziydi. Orada ABD’de görmediği kitapları ve belgeleri gördü ve İslâmî; eserlere ulaştı. 1887 senesi sona ermeden Müslüman oldu. Webb, Manila’daki başkonsolosluk görevine 1892’ye kadar dört yıl boyunca devam etti. Bu süre zarfında Hindistan’daki bazı önemli kişilerle haberleşmeye başladı. Bunlardan birisi Bombaylı zengin bir tüccar olan Bedrettin Kur idi. Onunla mektuplaşmaya başladı. Bu mektupların bir kısmı Bombay’daki bir gazetede yayınlandı. Cidde ve Medine’de iş yapan diğer Hintli bir tüccar olan Hacı Abdullah Arab, Webb’in gazetedeki mektuplarından sonra onunla görüşmek üzere Manila’ya gitti. Hacı Abdullah, Webb’i, Bombay, Kalkûta, Haydarabat, Rangoon ve Burma’daki önemli Müslüman şahsiyetlerle tanıştırdı. Hacı Arab, ona Manila’dan ABD’ye dönüp orada İslâmiyet’i anlatmasını söyledi. Bu teklifi kabul eden Webb, 16 Şubat 1893’te New York’a ulaştı. Hemen harekete geçip 1122 Brodway Caddesi’nde bir büro açtı. Orada, Oriental Publishing Co. Şirketi’ni kurdu. Bu şirket aracılığıyla Amerika’da, İslâm’ın anlatılması için kurulmuş ilk dergi olan, The Muslim World (Müslüman Dünya) Dergisi’ni yayınlamaya başladı. Bu derginin ilk sayısı arşivlerimizde var. Webb yine New York’ta 458 W. 20 Cadde adresinde Amerikan Müslüman Merkezi’ni kurdu.
1893’te Webb, Dünya Dinleri Kongresi’nde İslâmiyet’i temsil etti. Osmanlı Sultanı İkinci Abdülhamid, bir Türk köyünün maketini inşa ettirmiş, içinde namaz kıldıracak imamı ve ezan okuyacak müezzinlerinin bulunduğu Ayasofya Camii’nin bir kopyasını da göndermişlerdi. Ünlü yazar Mark Twain, sergiye gelmiş ve Webb’in konuşmalarını dinlemiştir.
Sultan Abdülhamid, 1900 yılında Webb’i Osmanlı’nın New York fahri konsolosu olarak tayin etti. 1916’da vefat eden Webb’in mezarı New Jersey’dedir.
Alexander Russell Webb’in günlüklerine sahip olan mühtedi Prof. Dr. Ömer F. ABDULLAH (Wymann- Landraf), “The Life of Alexander Russell Webb” isimli bir kitap yazdı. Chicago’da, Nevevî; Vakfı başkanı olan Ömer Abdullah’ın bu eserini Prof. Dr. İbrahim Özdemir Bey tercüme etti.