İsrail’in Mavi Marmara baskınında hayatını kaybeden Çetin Topçuoğlu’nun ailesini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu dava bitmiş bir dava değildir. Biz bu davayı kapatmış değiliz. Herkesin hakkını ve hukukunu korumak zorundayız” dedi.
Kılıçdaroğlu, Cemal Kaşıkçı dosyasının kapatılmasına ilişkin ise “Aynı kayığa binebilirsin, dosyanın üstünü örtebilirsin ama Allah’ın izni ile yakında iktidar olacağız. Dosyaların nasıl açıldığını, hesapların nasıl sorulduğunu, Türkiye’nin itibarının nasıl korunduğunu herkese duyuracağız” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Yunanistan ile Türkiye arasındaki adaların silahlandırılması konusundaki gerilim için de “İktidar olacağız. Yunanlılar, Yunan yöneticileri, iktidarları bizim Kuvayı Milliyeci olduğumuzu biliyorlar. O yöneticiler aynı zamanda rahmetli Ecevit’i de rahmetli Erbakan’ı da gayet iyi biliyorlar. Şimdi konuşsunlar. İktidara geldiğimizde o adalardaki silahların ne olacağını biz onlara göstereceğiz” yorumunu yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İsrail’in Mavi Marmara baskınında öldürülen Çetin Topçuoğlu’nun ailesini İstanbul Beykoz’daki evlerinde bugün ziyaret etti. ANKA’da yer alan habere göre görüşme 45 dakika sürdü. Ziyarette Kılıçdaroğlu’na CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, CHP Genel Başkan Başdanışmanı Deniz Demir, CHP PM üyesi Sevgi Kılıç da eşlik etti.
“ŞEHİTLERİMİZİN KANI ÜZERİNDEN İSRAİL İLE PAZARLIK YAPILDI. BİZ BU DAVAYI KAPATMIŞ DEĞİLİZ.”
Basın mensuplarına görüşme çıkışında açıklama yapan Kılıçdaroğlu, iktidar olduktan sonra Mavi Marmara şehitlerinin haklarını nasıl arayacaklarını anlatmak için bu ziyareti yaptığını söyledi. Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
“Mavi Marmara olayını biliyorsunuz. Şehitlerimiz var. Şehitlerimizin kanı üzerinden İsrail ile pazarlık yapıldı. Bir anlaşma zemini arandı. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bu dava bitmiş bir dava değildir. Biz bu davayı kapatmış değiliz. Herkesin hakkını ve hukukunu korumak zorundayız. Siz kendi vatandaşınızın hakkını ve hukukunu korumayacak da ne yapacaksınız? O nedenle geldim. Oturduk ve konuştuk. Dertleştik. Olayı anlatan göz yaşlarını tutamadı, kardeşimiz. Hala bu acı yaşanıyor. Bunu çözmek zorundayız. Bu konuda biz elimizden geleni yapacağız. Bazı istekleri oldu. O isteklerin de takipçisi olacağız.
Uluslararası sularda eğer bizim insanlarımız katlediliyor. Bunların hakkı ve hukuku aranmıyorsa, bir gece yarısı anlaşma ile sözde bir barış zemini yaratılmak isteniyorsa, bunu kabul etmiyoruz. Dolayısıyla bu konu bizim için kapanmış bir konu değildir. Takipçisi olacağız.
“ÜÇ, BEŞ KURUŞ İÇİN KUCAKLAŞIYORSUNUZ”
Bir konuya daha değinmek isterim. Ülkemize gelen, vatanımıza gelen Bin Selman ile ilgili olarak. Düne kadar her türlü hakareti yaptığınız, her türlü eleştiriyi yaptığınız kişi ile kucaklaşıyorsunuz. Üç, beş dolar için. Yani üç, beş kuruş için. Bunu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kaldırması mümkün değildir. Bizim kaldırmamız mümkün değildir. Ya bu ülkenin bir itibarı, bir saygınlığı vardır. Siz nasıl bu ülkenin saygınlığını, itibarını yerle bir edersiniz. Üç, beş kuruş için. Türkiye topraklarında bir cinayet işleniyor. Salman buraya gelmeden önce cinayet dosyası da kapatılıyor. Onu da araştıracağız. O dosya da bizim için kapanmış bir dosya değildir. Onun da gereğini yapacağız. Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde ‘gider insanları öldürürüm. Bir konsoloslukta öldürürüm. Ondan sonra üstünü kapatırız. Böylece istediğim yerde, Türkiye’de cinayeti işlerim’ diye bir hevese kapılmasın. Bu dersi vermezseniz, o hevese kapılanlar olur. Bu dersi vermek zorundayız. Bu da bizim hedeflerimizden, amaçlarımızdan birisidir. Türkiye’nin itibarına hiç kimse gölge düşüremez.
“ERDOĞAN İLE OYNUYORLAR, BİLİYORUM. AYNI KAYIĞA BİNDİLER”
Erdoğan ile oynuyorlar, biliyorum. Aynı kayığa bindiler. Onu da gayet iyi biliyorum. Aynı kayığa binebilirsin, dosyanın üstünü örtebilirsin ama Allah’ın izni ile yakında iktidar olacağız. Dosyaların nasıl açıldığını, hesapların nasıl sorulduğunu, Türkiye’nin itibarının nasıl korunduğunu herkese duyuracağız. Bütün dünyaya da duyuracağız. Bu ülke itibarlı, saygın bir ülkedir. Ülkenin itibarını devleti yöneten birisi ayaklar altına alamaz.”
KAŞIKÇI’NIN NİŞANLISI AYŞE CENGİZ’E SESLENDİ: “HAKKINI HUKUKUNU SONUNA KADAR ARAYACAĞIZ”
Suudi Arabistan’ın İstanbul Konsolosluğu’nda katledilen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Ayşe Cengiz ile görüşüp görüşmediğine ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Aslında görüşme için kendisinden talebim oldu. Sayın Kaşıkçı’ın nişanlısı ile. Fakat baskı altında, dolayısıyla o görüşme gerçekleşemedi. Ama medya önünde kendisine rahatlıkla şunu söyleyebilirim, kendisini de öldürülen nişanlısının da hakkını ve hukukunu sonuna kadar arayacağız. O dosya da bizim için kapanmış bir dosya değil” diye konuştu.
“İKTİDARA GELDİĞİMİZDE O ADALARDAKİ SİLAHLARIN NE OLACAĞINI ONLARA GÖSTERECEĞİZ”
Kılıçdaroğlu, “İktidar temsilcileri üst perdeden konuşma yapıyor ama Yunanistan’ın adaları silahlandırması var, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Erdoğan iç politikada üst perdeden konuşur tabii. Atar, tutar, asarım, keserim, kırarım, şunu yaparım, bunu yaparım ama hayatın gerçeğine baktığınızda hiçbir şey yapmayan, eli kolu bağlı. Bir anlamda kendisi egemen güçlere teslim olmuş gibi bir havası var. Bunu görüyorsunuz zaten. Atmosferi de görüyorsunuz. Şunu söylemek isterim. İktidar değişecek. İktidar olacağız. Yunanlılar, Yunan yöneticileri, iktidarları bizim Kuvayı Milliyeci olduğumuzu biliyorlar. Bizim hangi gelenekten geldiğimizi, ülkenin çıkarlarını nasıl koruduğumuz gayet iyi biliyorlar. O yöneticiler aynı zamanda rahmetli Ecevit’i de rahmetli Erbakan’ı da gayet iyi biliyorlar. Şimdi konuşsunlar. İktidara geldiğimizde o adalardaki silahların ne olacağını biz onlara göstereceğiz.”