“Kısa Yazılar”
Sosyal medyada hedef gösterildiğim için bir haftadır trollerin saldırı ve küfürlerine maruz kalıyorum…
Anladığım kadarıyla kafaları boş, ağızları kalabalık bu adamlar hususi olarak insanlara nasıl küfür edeceklerine dair ders alıyorlar, belkide bir el kitapları vardır.
Rahat etmenin çaresini ise tek bir şeyde buldum “Ahmağa en güzel cevap, susmaktır” diyip, sustum ve kurtuldum…
Her neyse, anlayacağınız televizyonlarda, gazetelerde, sosyal mecralarda, açıkçası her yerde ağzı olan herkes konuşuyor, konuşuyor, konuşuyor…
Doğruya da, eğriye de konuşuyoruz, konuşuyoruz.
Ceylan Çalışkan Üstad Bediüzzaman Hazretlerine bir başka talebeyi tanıtırken “Üstadım boş konuşmanın boşluğu hakkında üç saat konuşabilir” der.
Halbuki “Söz gümüşse, sükut altındır” değil mi ?
Susarsanız, bilgi sahiplerinden istifade eder, cahillerin şerrinden ise kurtulursunuz.
Benim gibi fıtratlar için susmak çok zor. Laf kalabalığı karşısında susmak, hiç birşey söylememek çok büyük bir imtihan fakat susmalıyım, susmalıyız.
Çünkü “Ömür sermayesi pek az, lüzumlu işler ise pek çoktur”
Boşa enerji harcamadan, işlerimize, hizmetlerimize kilitlenip, odaklanmalıyız. Çok afedersiniz, ama ne demişler “İt ürür, kervan yürür” Her ürüyene taş atarsanız, yolda kalır, menzile varamazsınız…
“Etme cahil ile ülfet, yolunu sarpa uğratır.” Bu sözü aklımızın en güzel yerine bir serlevha olarak asmak lazım.
Kendini bilmezlerle boşu boşuna cedelleşmek, hem kamuoyunu, hem bizi meşgul eder, hele hele tecrübeyle sabittir ki enelerin konuştuğu, enelerin konuşturulduğu bu dönemde uzun tartışmalar kör döğüşüne dönerken, elimize yorulmaktan, üzülmekten başka hiç birşey geçmiyor.
Neticede Şeytan taşlamaktan Kabe’yi tavaf etmeye fırsat bulamıyoruz.
Halbuki başkalarıyla boşu boşuna tartışmaya ayıracağımız zamanı hayır ve hakikat adına güzel şeyler üretmeye ayırsak, hem ortaya bir eser koyar, hem de topluma müspet katkıda bulunmuş oluruz…
“Üretmek” canlı kalmanın sihirli anahtarıdır.
Emin olabilirsiniz bu dönemde en kıymetli şey, elimizde olanla, yapabileceğimizle, neye kabiliyetimiz varsa onunla hizmet etmek, sağa sola takılmadan yola devam etmektir.
Şöyle bir çevrenize bakınız, maalesef içinde bulunduğumuz hâl çok üzücü…
Etrafımız çok şahsiyetli, çok kabiliyetli, çok eğitimli olmalarına rağmen, boş şeylerle, boş kişilerle uğraşıp, zamanı doğru kullanmadıklarından, üretemeyen hayal kırıklığından öteye geçemeyen insanlarla dolu.
Ne yazık ki çoğumuz üretmek yerine harcamakla meşgulüz, eriyoruz, eritiyoruz…
Efendimiz (asv) “Ya hayır söyleyin, ya susun” der. Hayır söylemek üretmektir, hayır söylemek iş yapmaktır, hayır söylemek hizmettir.
Sevgili arkadaşlar gelin bugün bir karar verelim, sosyal mecralarda, Twitter, Facebook, YouTube ve benzerlerinde geçirdiğimiz zamanı biraz kısıtlayıp, okumaya, dinlemeye, üretmeye, ailemize vakit ayıralım.
Hem biz kazanalım, hem insanlığa kazandıralım…
Evet, ben bugün trollerden hareketle yola çıktım…
Lütfen her havlayana da taş atmayınız !
Yürünecek çok yol, alınacak çok mesafe, yapılacak çok hizmet var. Rabbimiz yardımcımız olsun.
@MansurTurgu