• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home YAZARLAR

Kendimize soralım!!! Neyi, kimi ve niçin bekliyoruz?

Temmuz 27, 2018
in YAZARLAR
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

Milletçe 24 Haziran 2018 bir beklenti nirengimizdi; milletçe bekliyorduk, geldi ve geçti. Kısmen onun getireceği beklentiler olabilirdi, lakin milletin beklediğinin dışında ortaya bir profil çıkınca artık normal beklentiler bile kayboldu.

Hani Türkiye kapalı bir ceza evine dönüştü, durup dururken yüzbinlerce insan hapiste, işinden mesleğinden atılanlar, tahsilinden mevki makamından ihraç edilenler ülke tanınmaz hale getirildi. Beklenilen seçimle belki bunlar kısmen düzelir diye insanlarda bir beklenti vardı. Ne yazık ki, seçimle bu beklenti de kalmadı. Çünkü yine kazanan zulmeden taraf oldu.

Peki bundan sonra ne olacak? Milletin yönetimi ve kalkınması nasıl olacak? Hangi bakan bakanlığında olağanüstü başarı elde edecek falan? Fakat bunların hiçbiri ne konuşuluyor, ne düşünülüyor; çünkü Türkiye’de yönetim temelden değişti, öyle ki, adeta ülkede girdaplar anaforu oluştu ve bu anafor yönetim adına her şeyi merkeze çekip kör kuyuya attı. Millet bunu az çok hissettiği için kimsede artık müspet bir beklenti kalmadığı gibi, kötü ve kötülük korkusu da artık kanıksandı. Bu hali şuna yoruyorum. Musa Eroğlu’nun seslendirdiği:

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kore, Açe ve dünden bugüne dostluklar!

Talat Paşa’dan ‘Saray rejimi’ne uzanan canavar!

Türkiye’den gelen mülteciler daha hızlı entegre oluyor

Bana ne bahardan yazdan bana ne borandan kardan
Aşağıdan yukarıdan yolun sonu görünüyor.
Geçtim dünya üzerinden ömür bir nefes derinden
Bak feleğin çemberinden yolun sonu görünüyor
Azrail’in gelir kendi ne ağa der ne efendi,
Sayılı günler tükendi, yolun sonu görünüyor.
Bu dünyanın direği yok merhametin yüreği yok,
Kılavuzun gereği yok yolun sonu görünüyor.

Türküsü, halimize uygun ve güzel bir örnek sanırım. Çünkü Türkiye şu ana kadar bir manada 1000 yıllık Osmanlı ve 100 yıla yakın cumhuriyet dönemini az çok bilen bir halktı. 24 Haziran 2018 seçimleriyle bu birikimini Türkiye ne yazık ki kaybetti. Artık bundan sona Türkiye tek adam sistemiyle yönetilecektir. Ama yönetim adı ne olacak bu da şimdilik muamma! Sultanlık mı, olacak yoksa diktatörlük, krallık, başkanlıkmı her ne ise yaşayıp göreceğiz. Asıl, Sayın C.B. bunu nasıl yorumlayacak onu dahi henüz kimse bilmiyor. Fakat biz şunu biliyoruz ki, artık Eski hal muhal, ya yeni hal ya izmihlâl. 16 yıllık iktidarı döneminde Sayın R.T. Erdoğan zaten kendisini her şeyiyle tek adam olmaya hazırlıyor, hatta kendisinin olağan üstü bir insan olduğunu kabul ediyor ve çevresinde de reddedilmiyordu. Aristo’ya isnat edilen şu söz insanlar hakkında bir kanaat hasıl etmektedir. Kendini beğenmekten de sakının; Çünkü o, erdemin büyüklüğünü yok eder, Bil ki, kibirlenmek, başarısızlığın başıdır.

Menfi ve müspet manada siyasiler, ilim adamları ve sosyologlar ve devlet adamları dahil R.T.E’nin az çok kişiliğini hem tahmin ediyor hem de araştırıyorlardı. Nitekim 4 Haziran 2011 tarihinde Cumhuriyette çıkan N Cerrahoğlu’na ait Haşmetmeap Erdoğan başlıklı makalede Etraflıca Erdoğan’ın tavrı ve kişiliği inceleniyor okuyucularımla paylaşmak istiyorum.

Ortaçağda “haşmetmeapı/majesteyi tahkir” diye bir suç vardı.

Latince “laesa majestas” deyiminden türeyen ve Batı dillerinde “lesa maesta/injured majesty” gibi ifadelerle tanımlanan suça bulaşanlar, başlarını beladan alamazdı.

Kral ya da hükümrana bir eleştiri/ima/dokundurmada bulunmak, saygıda kusur etmek, “laesa majestas” suçundan zindanı boylamakla eşdeğerdi.

Kelleyi kurtarsanız ömrünüzün geri kalan kısmını zindanda geçirebilirdiniz…

“Majesteyi tahkirin” bu denli ağır yaptırımlarla karşılık bulmasının nedeni, hükümranların güçlerinin sorgulanamaz olmasından kaynaklanırdı.

İnsanlık, “efendilerin” kudretini sınırlayan halkların gücüyle tanışmamıştı.

Yurttaş, seçmen, sandık, oy; “güçler ayrılığı” gibi kavramları henüz tanımamıştı.

Gücün o dönemde sadece Tanrı’dan alındığına inanılırdı.

Güç, bu tanım gereği mutlaktı.

Halklar da haliyle “tebaa” konumundaydılar; başlarındaki kral/prens/efendi her kimse, kayıtsız şartsız itaat, “kullukla” yükümlüydüler…

Kral “ilahi güçle” donatılınca, eli mahkûm tebaaya “kulluk” düşüyordu.

Edelman: Gücü Tanrı’dan aldığına inanıyor

Erdoğan da böyle işte, gücünün “mutlak” olduğunu varsayıyor ve bizleri “yurttaş” değil “kulları” gibi görüyor.

Ortaçağ hükümranları gibi o da gücünün Tanrı’dan geldiğine inanıyor…

Çok şeyi açıklayan bu tespitin kaynağı ben değilim. Eski ABD Büyükelçisi Eric Edelman…

Edelman; hatırlarsanız Erdoğan’ı bir WikiLeaks belgesinde, “Tanrı’nın ona Türkiye’yi yönetme görevi verdiğine inanıyor!” sözleriyle tanımlamıştı.

20 Ocak 2004 tarihini taşıyan belgedeki ifadeler şöyleydi:

“Erdoğan’ı….dinamikleri yanlış hesaplamaya ve dengesini bozabilecek kişilerin saldırılarına ciddi biçimde açık hale getiren nitelikleri var. (Bu niteliklerin) Birincisi, çok baskın bir gurur. İkincisi, Tanrı’nın onu Türkiye’yi yönetmek için hazırladığına inanmasından kaynaklanan gem vurulmamış bir hırs. (Erdoğan’ın ve karısı Emine’nin 1997-2003 yılları arasında yakın sırdaşı olan Mustafa Bilginer bu özelliği Erdoğan’ın karakterine ilişkin bir kitap taslağında inceledi; Erdoğan, Ekim 2003’teki AKP Kurultayı’nda, Allah tarafından verilen bu görevi vurgulamak için Kuran’a atıf yaptı.) Üçüncüsü, sağlam ve yetenekli bir danışmanlar çevresinin oluşmasını, kendisine taze ve yaygın enformasyon akışını ya da parti genel merkezi, hükümet ve Meclis grubu arasında etkin iletişim sağlanmasını engelleyen otoriter bir tek başınalık hali…”

“Bu hal onu istisnai biçimde alıngan kılıyor” diye süregiden belge; Erdoğan’ın “siyasi kişilik yapısı” çerçevesinde; “aşırı kibirli iktidarda kalma arzusuna” da atıfta bulunuyordu. Edelman, Erdoğan’ın diğer deyişle demokratik sistemlerde olduğu gibi “görevi” seçmen ya da sandıktan değil, “Tanrı’dan aldığına inandığını” söylüyor; T.C. Başbakanı’nı “gem vurulmamış hırs”, “kibir”, “baskın gurur”, “otoriter tek başınalık hali” gibi ifadelerle tanımlıyordu.

Büyükelçinin tespitlerine göre, Başbakan’ın etrafında bunları üstelik kendisine hatırlatacak, onunla bu sorunları tartışabilecek -sümme haşa!- bir “danışman grubu” da yoktu.

Gücün ‘seçmenden’ geldiğini göstermek…

Uzun lafın kısası, mutlak monarşilerdeki gibi karşımızda bir yüce “haşmetmeap” var.

“Haşmetmeap”, gücünün meşruiyet kaynağını biz naçiz “kullarında”(!) görmediği için, bizi elinin tersiyle yok sayabiliyor.

Dün gazetelerde yer bulan seçim ilanlarına bakın…

Tam sayfalık bir

Erdoğan propagandası” olarak yayımlanan sayfaların başında, “Bayrağımız Her Yerde” sözleri göze çarpıyor.

Bakıyorsunuz, hiçbir yerde bayrak filan yok.

Ya ne var?

Haşmetli bir Erdoğan çalımı…

Erdoğan sayfanın göbeğinde çalımla yürüyor…

Arkasında dünya haritasının her noktasına serpiştirilmiş resimlerde, dünya liderleriyle yan yana çekilmiş kendi fotoğrafları yer alıyor.

Türkiye=Erdoğan ve bayrağımız da Erdoğan olmuş oluyor!

Kendisini böyle, bu denli dev aynasında gören bir lider, bir işadamının, “Bahse girerim öteki parti birinci olacak!” demesine tahammül eder mi?

İşadamı ne kelime…

Düpedüz bizatihi artık partilere ve o partilerin liderlerine tahammül edemiyor Erdoğan…

Bakıyorsunuz en ağır sözlerle her gün başka birini fırçalıyor: “Edepsiz, alçak, ahlaksız!”

…..

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

CHP’li Vekil: Erdoğan’ın 21 günlük bedelli askerlik ısrarının arkasında rant var

SONRAKİ HABER

Bir aile günde kaç dakika tartışıyor?

BENZER HABERLER

Sınırsız kontenjan
Manşet

Kore, Açe ve dünden bugüne dostluklar!

Aralık 7, 2025
3S rejimi: Sömüren, Semiren ve Söven rejimi!
Manşet

Talat Paşa’dan ‘Saray rejimi’ne uzanan canavar!

Aralık 5, 2025
YAZARLAR

Türkiye’den gelen mülteciler daha hızlı entegre oluyor

Aralık 3, 2025
Zamana direnen değil, onu duyabilen din!
Manşet

Hizmet’in isimsiz kadın kahramanları!

Aralık 3, 2025
Sınırsız kontenjan
Manşet

Konumun hakkı

Aralık 1, 2025
Bahçeli; rest mi çekiyor, blöf mü yapıyor?
Manşet

Bahçeli, Kürtlerden oy alabilir mi?

Kasım 30, 2025
  • All
  • Manşet
Saray Yargısı’nın Denizli T Tipi Cezaevindeki zulmü: Av. Süleyman Yıldırım bu hale gelene kadar tahliye edilmedi
Manşet

Rejim Yargısı, ölüm döşeğinde tahliye edildi: Cezaevinde kanser olan Av. Süleyman vefat etti

by adminzaman
Aralık 8, 2025
0

Bir bacağını cezaevinde kaybetti, kanser ilerledi, doktor raporlarına rağmen tahliye edilmedi. “Cezaevinde kalamaz” raporlarına rağmen geri gönderildi. Ölüm döşeğinde serbest...

Güle Güle Arif: Genç yaşta hicret diyarında vefat haberi sevenlerini hüzne boğdu

Güle Güle Arif: Genç yaşta hicret diyarında vefat haberi sevenlerini hüzne boğdu

Aralık 8, 2025
NSW ve Queensland’dan uyarı: Isı dalgası ve kavurucu sıcaklar tehlikeli boyutta

NSW ve Queensland’dan uyarı: Isı dalgası ve kavurucu sıcaklar tehlikeli boyutta

Aralık 8, 2025
Avustralya’dan göçmen reformuna neşter: Daha adil, daha hızlı, doğru kapıları doğru insanlara açılacak

Avustralya’dan göçmen reformuna neşter: Daha adil, daha hızlı, doğru kapıları doğru insanlara açılacak

Aralık 8, 2025
Açıkyörük’ün aşı ve işi gasp edildi: Limon satarak geçinen KHK’lı vefat etti

Açıkyörük’ün aşı ve işi gasp edildi: Limon satarak geçinen KHK’lı vefat etti

Aralık 8, 2025
Sınırsız kontenjan

Kore, Açe ve dünden bugüne dostluklar!

Aralık 7, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM