Almanya’da aşırı sağcı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi gösterime sunmak istemesi ülkede hararetli tartışmalara yol açtı.
Irkçı parti, filmin başkent Berlin’de bir sinemada gösterime girmesinde ısrar ederken, aralarında hükümet yetkililerinin de bulunduğu pek çok kişi buna karşı çıkıyor. Bu konudaki tartışmalara katılan Almanya Başbakanı Angela Merkel, filmin yasaklanabileceğini söyledi. Dün basın kuruluşlarının Berlin temsilcileriyle bir araya gelen Merkel, filmin kamuya açık bir yerde gösterilmesinin güvenliği tehdit edip etmeyeceğinin hukuki olarak incelendiğini belirterek, “Bunun için iyi sebepler olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu. Merkel, Almanya’da ifade özgürlüğünün yüksek bir değeri olduğunu ancak bu konuda sınırların da bulunduğunun farkında olduklarını söyledi. Alman hükümetinin uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer de Müslümanları kışkırtmayı hedefleyen filmin ‘iğrenç’ olduğunu ve Müslümanların dinî; hislerini incittiğini vurgulayarak, filmin Almanya’da gösterilmemesi için çaba harcadığını ifade etti. Böhmer, “Kargaşa, nefret ve şiddeti körükleyen bir videonun ülkemizde yeri yoktur.” dedi. İktidarın büyük ortağı Hıristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) içişleri uzmanı Wolfgang Bosbach da İslam düşmanlığını içeren filmin yasaklanmasını istedi. Bosbach, bu konuda bir yasal boşluk olmadığını dile getirerek, ifade ve sanat yapma özgürlüklerinin sınırsız olmadığını kaydetti. Pro Deutschland’ın söz konusu filmi gösterime sunma isteğinin bir provokasyon olduğunu ifade eden Bosbach, olayların patlak vermesi halinde de, “Bakın Müslümanlar böyle, hepsi şiddet yanlısı” propagandası yapılacağını söyledi. PROVOKATÖR RAHİBE VİZE YOK Irkçı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemi ile gündeme gelen ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi destekleyen ABD’li vaiz Terry Jones’u ülkeye getirme girişimi de sonuçsuz kaldı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin talebi üzerine Federal İçişleri Bakanlığı, Jones’a ülkeye giriş yasağı koydu. Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’ye yaptığı açıklamada, “Biz Almanya’da nefret vaizlerini istemiyoruz.” diyen Westerwelle, Arap dünyasında olduğu gibi Batı dünyasında da fundamentalistler ve aşırı sağcıların bulunduğunu söyledi. Müslüman ülkelerdeki film karşıtı protesto dalgası ise hafta sonu durulmasına rağmen devam ediyor. Dün Afganistan, Pakistan ve Endonezya’da küçük çaplı gösteriler düzenlendi. Lübnan’da ise Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah’ın çağrısı üzerine on binlerce kişi başkent Beyrut’ta meydanlara indi.
Almanya’da aşırı sağcı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi gösterime sunmak istemesi ülkede hararetli tartışmalara yol açtı.
Irkçı parti, filmin başkent Berlin’de bir sinemada gösterime girmesinde ısrar ederken, aralarında hükümet yetkililerinin de bulunduğu pek çok kişi buna karşı çıkıyor. Bu konudaki tartışmalara katılan Almanya Başbakanı Angela Merkel, filmin yasaklanabileceğini söyledi. Dün basın kuruluşlarının Berlin temsilcileriyle bir araya gelen Merkel, filmin kamuya açık bir yerde gösterilmesinin güvenliği tehdit edip etmeyeceğinin hukuki olarak incelendiğini belirterek, “Bunun için iyi sebepler olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu. Merkel, Almanya’da ifade özgürlüğünün yüksek bir değeri olduğunu ancak bu konuda sınırların da bulunduğunun farkında olduklarını söyledi. Alman hükümetinin uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer de Müslümanları kışkırtmayı hedefleyen filmin ‘iğrenç’ olduğunu ve Müslümanların dinî; hislerini incittiğini vurgulayarak, filmin Almanya’da gösterilmemesi için çaba harcadığını ifade etti. Böhmer, “Kargaşa, nefret ve şiddeti körükleyen bir videonun ülkemizde yeri yoktur.” dedi. İktidarın büyük ortağı Hıristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) içişleri uzmanı Wolfgang Bosbach da İslam düşmanlığını içeren filmin yasaklanmasını istedi. Bosbach, bu konuda bir yasal boşluk olmadığını dile getirerek, ifade ve sanat yapma özgürlüklerinin sınırsız olmadığını kaydetti. Pro Deutschland’ın söz konusu filmi gösterime sunma isteğinin bir provokasyon olduğunu ifade eden Bosbach, olayların patlak vermesi halinde de, “Bakın Müslümanlar böyle, hepsi şiddet yanlısı” propagandası yapılacağını söyledi. PROVOKATÖR RAHİBE VİZE YOK Irkçı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemi ile gündeme gelen ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi destekleyen ABD’li vaiz Terry Jones’u ülkeye getirme girişimi de sonuçsuz kaldı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin talebi üzerine Federal İçişleri Bakanlığı, Jones’a ülkeye giriş yasağı koydu. Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’ye yaptığı açıklamada, “Biz Almanya’da nefret vaizlerini istemiyoruz.” diyen Westerwelle, Arap dünyasında olduğu gibi Batı dünyasında da fundamentalistler ve aşırı sağcıların bulunduğunu söyledi. Müslüman ülkelerdeki film karşıtı protesto dalgası ise hafta sonu durulmasına rağmen devam ediyor. Dün Afganistan, Pakistan ve Endonezya’da küçük çaplı gösteriler düzenlendi. Lübnan’da ise Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah’ın çağrısı üzerine on binlerce kişi başkent Beyrut’ta meydanlara indi.
Almanya’da aşırı sağcı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi gösterime sunmak istemesi ülkede hararetli tartışmalara yol açtı.
Irkçı parti, filmin başkent Berlin’de bir sinemada gösterime girmesinde ısrar ederken, aralarında hükümet yetkililerinin de bulunduğu pek çok kişi buna karşı çıkıyor. Bu konudaki tartışmalara katılan Almanya Başbakanı Angela Merkel, filmin yasaklanabileceğini söyledi. Dün basın kuruluşlarının Berlin temsilcileriyle bir araya gelen Merkel, filmin kamuya açık bir yerde gösterilmesinin güvenliği tehdit edip etmeyeceğinin hukuki olarak incelendiğini belirterek, “Bunun için iyi sebepler olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu. Merkel, Almanya’da ifade özgürlüğünün yüksek bir değeri olduğunu ancak bu konuda sınırların da bulunduğunun farkında olduklarını söyledi. Alman hükümetinin uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer de Müslümanları kışkırtmayı hedefleyen filmin ‘iğrenç’ olduğunu ve Müslümanların dinî; hislerini incittiğini vurgulayarak, filmin Almanya’da gösterilmemesi için çaba harcadığını ifade etti. Böhmer, “Kargaşa, nefret ve şiddeti körükleyen bir videonun ülkemizde yeri yoktur.” dedi. İktidarın büyük ortağı Hıristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) içişleri uzmanı Wolfgang Bosbach da İslam düşmanlığını içeren filmin yasaklanmasını istedi. Bosbach, bu konuda bir yasal boşluk olmadığını dile getirerek, ifade ve sanat yapma özgürlüklerinin sınırsız olmadığını kaydetti. Pro Deutschland’ın söz konusu filmi gösterime sunma isteğinin bir provokasyon olduğunu ifade eden Bosbach, olayların patlak vermesi halinde de, “Bakın Müslümanlar böyle, hepsi şiddet yanlısı” propagandası yapılacağını söyledi. PROVOKATÖR RAHİBE VİZE YOK Irkçı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemi ile gündeme gelen ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi destekleyen ABD’li vaiz Terry Jones’u ülkeye getirme girişimi de sonuçsuz kaldı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin talebi üzerine Federal İçişleri Bakanlığı, Jones’a ülkeye giriş yasağı koydu. Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’ye yaptığı açıklamada, “Biz Almanya’da nefret vaizlerini istemiyoruz.” diyen Westerwelle, Arap dünyasında olduğu gibi Batı dünyasında da fundamentalistler ve aşırı sağcıların bulunduğunu söyledi. Müslüman ülkelerdeki film karşıtı protesto dalgası ise hafta sonu durulmasına rağmen devam ediyor. Dün Afganistan, Pakistan ve Endonezya’da küçük çaplı gösteriler düzenlendi. Lübnan’da ise Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah’ın çağrısı üzerine on binlerce kişi başkent Beyrut’ta meydanlara indi.
Almanya’da aşırı sağcı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi gösterime sunmak istemesi ülkede hararetli tartışmalara yol açtı.
Irkçı parti, filmin başkent Berlin’de bir sinemada gösterime girmesinde ısrar ederken, aralarında hükümet yetkililerinin de bulunduğu pek çok kişi buna karşı çıkıyor. Bu konudaki tartışmalara katılan Almanya Başbakanı Angela Merkel, filmin yasaklanabileceğini söyledi. Dün basın kuruluşlarının Berlin temsilcileriyle bir araya gelen Merkel, filmin kamuya açık bir yerde gösterilmesinin güvenliği tehdit edip etmeyeceğinin hukuki olarak incelendiğini belirterek, “Bunun için iyi sebepler olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu. Merkel, Almanya’da ifade özgürlüğünün yüksek bir değeri olduğunu ancak bu konuda sınırların da bulunduğunun farkında olduklarını söyledi. Alman hükümetinin uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer de Müslümanları kışkırtmayı hedefleyen filmin ‘iğrenç’ olduğunu ve Müslümanların dinî; hislerini incittiğini vurgulayarak, filmin Almanya’da gösterilmemesi için çaba harcadığını ifade etti. Böhmer, “Kargaşa, nefret ve şiddeti körükleyen bir videonun ülkemizde yeri yoktur.” dedi. İktidarın büyük ortağı Hıristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) içişleri uzmanı Wolfgang Bosbach da İslam düşmanlığını içeren filmin yasaklanmasını istedi. Bosbach, bu konuda bir yasal boşluk olmadığını dile getirerek, ifade ve sanat yapma özgürlüklerinin sınırsız olmadığını kaydetti. Pro Deutschland’ın söz konusu filmi gösterime sunma isteğinin bir provokasyon olduğunu ifade eden Bosbach, olayların patlak vermesi halinde de, “Bakın Müslümanlar böyle, hepsi şiddet yanlısı” propagandası yapılacağını söyledi. PROVOKATÖR RAHİBE VİZE YOK Irkçı ‘Pro Deutschland’ partisinin, Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemi ile gündeme gelen ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren filmi destekleyen ABD’li vaiz Terry Jones’u ülkeye getirme girişimi de sonuçsuz kaldı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin talebi üzerine Federal İçişleri Bakanlığı, Jones’a ülkeye giriş yasağı koydu. Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’ye yaptığı açıklamada, “Biz Almanya’da nefret vaizlerini istemiyoruz.” diyen Westerwelle, Arap dünyasında olduğu gibi Batı dünyasında da fundamentalistler ve aşırı sağcıların bulunduğunu söyledi. Müslüman ülkelerdeki film karşıtı protesto dalgası ise hafta sonu durulmasına rağmen devam ediyor. Dün Afganistan, Pakistan ve Endonezya’da küçük çaplı gösteriler düzenlendi. Lübnan’da ise Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah’ın çağrısı üzerine on binlerce kişi başkent Beyrut’ta meydanlara indi.