Avustralya Genel Müftüsü Dr. İbrahim Ebu Muhammed; “Rabia işaretindeki dört parmak, özgürlük anlamına geliyor. Adaletsizliğe baskıya ve zulme karşı. Aramızda baskıya ve zulme karşı sesini yükselten yeni bir nesil var. Ne pahasına olursa olsun bu yeni nesil, barış ve adaletin hâkim olması için çalışıyor. Zalimler, bir medeniyeti yok etseler bile insanlığın içindeki barış, huzur ve adaleti kıramayacaklar.” dedi.
Mısır ve Suriye’deki katliamlar, dünyanın değişik şehirlerinde protesto edilmeye devam ediyor. Geçen hafta Melbourne’de yapılan mitingden sonra, bu Pazar ise Sydney’in şehir merkezinde büyük bir protesto mitingi gerçekleşti. Mısır’daki darbe başta olmak üzere, Eset rejiminin geçen hafta kimyasal silah kullanarak, çok sayıda çocuk, kadın ve yaşlının ölümüne neden olması tepkiyle karşılandı. Mısır direnişinin sembolü haline gelen Rabia işaretlerini taşıyan göstericiler, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın büyük portresini taşıdılar. Avustralyalı Müslümanlar, Mısır ve Suriye’de sivilleri hedef alan insanlık dışı katliama sessiz kalmayarak nefretle kınadı. Sydney’de, düzenlenen “Adalet, Özgürlük ve Barış” mitingine binlerce insan katıldı. Hyde Park’ı dolduran protestocular alanı Rabia4 simgesini taşıyan dövizlerle her tarafı adeta sarı renge boyadılar. Suriye ve Mısır’daki insanlık dramı için düzenlenen protesto da, Sisi ve Esed aleyhine sloganlar atıldı. Yapılan konuşmalarda duygulu anlar yaşanırken, Müslüman Kardeşler Lideri Muhammed el Bilteci’nin kızı için yazdığı ‘Babasından Esma’ya mektup’ adlı şiirinin okunduğu sırada, göstericilerin gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Sydney Şehir Merkezindeki en büyük alan olan Hyde Park’da toplanan katılımcılar, şehir merkezinin kalabalık caddeleri olan Elizabeth Street’ten başlayıp, George Street üzerinden yaklaşık bir saat süren gösteri yürüyüşü yaptılar.
MİTİNGDE ERDOĞAN VE TÜRK BAYRAĞI
Protestonun en dikkat çeken noktası ise; yürüyüş sırasında kalabalık gurupların en ön safında Türk Bayrağı ve Başbakan Erdoğan’ın büyük posterinin, miting sonuna kadar taşınması oldu. Toplanan göstericiler, Mısır’daki darbecilerin ve Suriye yönetiminin işledikleri savaş suçları ve çocuklar dâhil, sivilleri hedef alan katliamlar nedeniyle uluslararası mahkemelerde yargılanması çağrısında bulundu. Katliamlara gereken tepkiyi vermeyen Avrupa Birliği’ni de protesto eden göstericiler, Kopenhag siyasi kriterlerinin ilk maddesinin demokrasinin güvence altına alınması olmasına rağmen AB’nin Mısır’da menfaat uğruna ilkelerinden vazgeçmesini kınadı. Göstericilerin arasında Türk, Mısırlı, Lübnanlı, Suriyeli başta olmak üzere Orta Doğu’dan Afrika’ya ve dünyanın dört bir yanından olan Avustralyalı Müslümanlar katıldı. Yürüyüş esnasında tekbir getiren kalabalık, Sisi ve Beşşar Esed aleyhine sık sık sloganlar attı. Gösteriye destek verenler Türk, Mısır, Suriye, Filistin ve her şey için geldiğini belirterek, “Müslüman kardeşlerimiz için buradayız. Bu kan artık dökülmesin, zulümler sona ersin” ifadelerini kullandılar. Müslüman toplum kuruluşları ve Gençlik Teşkilatları tarafından organize edilen mitingde Avustralya Genel Müftüsü Dr. İbrahim Ebu Muhammed ve Avustralya İmamlar Konseyi Üyeleri katıldı. Mitingde konuşan Dr. Ebu Muhammed; “Rabia işaretindeki dört parmak özgürlük anlamına geliyor. Adaletsizliğe baskıya ve zulme karşı. Suçsuz ve hürriyet isteyen insanları acımasızca katledenlerin tekrar düşünmelerini sağlar inşallah. Aramızda baskıya ve zulme karşı sesini yükselten yeni bir nesil var. Ne pahasına olursa olsun bu yeni nesil, barış ve adaletin hâkim olması için çalışıyor. Bizlerde aynı şekilde özgürlük için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Yeryüzünde binlerce insan barış ve özgürlük için hayatını feda ediyor. Zalimler, bir medeniyeti yok etseler bile insanlığın içindeki barış, huzur ve adaleti kıramayacaklar.” dedi. Hyde Park’da bebek arabasında çocuğu ile gelen aileler, sarı Rabia4 tişörtü giyen ve gaz maskesi takan protestocular dikkat çekti. Tekbir sesleri ile Sydney’in en ünlü caddelerindeki insanların büyük ilgisine neden oldu. Göstericilere zaman zaman caddeden yürüyen sivillerin de destek vererek, resim çekmeleri dikkat çekti. Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı protesto, hiç bir tatsız olay meydana gelmeden sona erdi.
MELBOURNE’DE DE SURİYE MİTİNGİ
Öte yandan, Melbourne şehir merkezinde geçen hafta Mısır için düzenlenen protestodan sonra bu hafta da Suriye’deki Kimyasal katliamlar için bir miting düzenlendi. Çok sayıda gösterici, Victoria Eyalet Kütüphanesi’nin önünde, ellerinde çeşitli dövizler taşıyan göstericiler, Suriye’de 150 bin insanın hayatını kaybetmesine neden olan rejim saldırılarının bir an önce sona erdirilmesini istediler. Gösterilere çok sayıda Türk toplumu üyesi de katıldı. Türklerin yanı sıra Suriyeli ve diğer Arap toplumlarının da katıldığı protesto gösterisi boyunca Victoria Polisi de güvenlik tedbirleri aldı. Göstericiler Suriye’ye özgürlük sloganları atarken küçük çocuklar çeşitli pankartlar taşıyarak büyüklerine destek oldular. Victoria Suriye Toplum Derneği Temsilcisi Said Aileouni, yaptığı konuşmada, Suriye rejiminin işlediği cinayetlere engel olunmasını istedi. Aileouni konuşmasında, “Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre Suriye’de 150 bin insan öldürüldü. Esat rejimini uluslararası toplum durduramadı. Esat rejimi Nepal bombaları ile saldırıyor. Kimyasal silahlarla 1500 kişi katledildi. Bunların 500 tanesi çocuktu. Suriye’de söz konusu olan iki silahlı gücün savaşması değildir. İnsanlar kendilerini korumaya çalışıyorlar. Aslında Suriye’deki gösteriler en başta barışçıl bir şekilde başlamıştı. Esat rejiminin saldırıları sonrasında insanlar kendilerini savunmaya çalışıyorlar.”dedi.