Liberal parti Federal Milletvekili Adayı Creg Luandy’nin düzenlediği toplantıda Türk Dayanışma Vakfı temsilcisi Volkan Ermiş’in konuyla ilgili tepkisini dinleyen eski Başbakan John Howard, konuyla ilgili üzüntülerini ifade etti.
Başbakan Howard, NSW Parlamentosu ve Başbakan Barry O’Farrell’in almış olduğu kararın kimseye bir faydasının olmadığını ve ülkedeki çokkültürlülük politikasına aykırı olduğunu belirtti. John Howard, konuyla ilgili şunları söyledi; “Alınan karar, aptalca bir karardır. Yararsız bir adımdır. Avustralya’ya hiç bir yararı olmayan önergedir.”dedi.
TOPLUM TEMSILCILERINDEN TEPKILER….
Av.Ecevit Demir: Australian Türkic Alliance (ATA)
NSW Parlamentosu’nun almış olduğu kararı bir kez daha kınıyorum. Bu kararı protesto etmek için, tüm dernek, vakıf ve sivil toplum kuruluşlarımız olarak Australian Türkic Alliance (ATA) çatısı altında toplanıyoruz. Asıl maksadımız, alınan bu haksız kararı, Avustralya kamuoyuna duyurmaktır. Birlik ve beraberlik içinde, hiçbir provokeye gelmeden demokratik hakkımızı parlamento binasının önünde sergileyeceğiz. Tüm insanlarımızı bu programa katılmaya davet ediyorum. Arkadaşlarımızla yaklaşık 6 haftadan beri bir araya geliyoruz. Mitingde taşınacak pankarttan, söylenecek ve konuşacak konuşmalara kadar bütün herşeyi ortak bir istişareyle yapıyoruz. Bu miting toplumumuz için son derece önemli. Eğer iyi bir mesaj verirsek, bundan sonra gerek Eyalet gerekse Federal düzeydeki hükümetler Türk toplumunun her konudaki hassasiyetlerini dikkate alacaktır.
Erhan Bozkurt: Sydney Türk Ticaret Odası:
NSW Parlamentosu’nun bu kararıyla ilgili düşüncelerimi ve tepkilerimi daha önce de değişik platformlarda dile getirdim. Bu haksız kararı bir kez daha kınıyorum. Ama bu kararın belki de şöyle bir yararı olduğu söylenebilir. Toplumumuzun tüm farklı kesimini bir araya getirdi. Melbourne’deki insanlarımızla aynı noktaya bakmaya, aynı konu etrafında bizleri topladı. Bu nedenle bize düşen en önemli konu, 16 Haziran’da Martin Place’de bir araya gelmek. Bizlere yakışır ve yaraşır bir olgunlukta demokratik tepkimizi ortaya koymak. Ama bununla da kalmayarak, bundan sonra Avustralya devlet nezdinde ve siyasiler platformunda bu girişimlerimizi sürdürmek olmalı. Avustralya özgürlükler ülkesidir. Ama şunu da bilmemiz gerekiyor ki, bizim özgürlüğümüz, bir başkasının özgürlük sınırına kadardır. Veya tersi olarak, bir başkasının özgürlüğü bizim hak ve hukukumuzun başladığı noktaya kadardır. Bu sınırlarımız dahilinde, hareket edeceğiz. Yaklaşık 6 haftadır dostlarımızla her Perşembe bir araya geliyoruz. Bu miting bizim için bir sınavdır. İyi organize olur, ve gerekli mesajları gerekli yerlere vermeyi başarırsak, toplumumuz bundan sonra daha güçlü ve birlikte hareket edecektir.
Semra Batık: Auburn Belediye Meclis Üyesi:
Toplumumuz ne zaman bizleri üzen, acıtan bir şey olduğunda birlik ve beraberlik içerisinde hareket edip bir araya gelebiliyoruz. Bu defa ki de yine bunun bir göstergesi. Bu bir araya gelmedeki başarımız aynı zamanda toplumumuza da güven veriyor ve sevindiriyor. Ben inanıyorum ve ayrıca çok rica ediyorum ki; 16 Haziran Pazar günü saat 11’de bu protesto yürüyüşüne hep birlikte katılacak ve çok büyük bir rakamla toplumumuzu orada temsil edeceğiz.
Cihan İmer: Milli Görüş NSW Teşkilatı
Her Perşembe yaptığımız toplantı yoğun gündemle geçiyor. Şu ana kadar en önemli gündemimiz 16’sında yapılacak olan mitingidir. Bu mitinge herkesin katılmasını arzu ediyoruz. Arkadaşlarımızın birlikte çalışmaları çok gurur verici. Bütün cemaatler, dernekler ve kuruluşlar bir araya gelip güzel bir fikir birliği yapıyorlar. Dolayısıyla Türk toplumunu, birlikte hareket edip daha iyi temsil edebiliriz diye düşünüyoruz. Toplumumuzun tüm milli konularında çok hassasız. Ve her zaman bu konuda duyarlı davranıyoruz. Ayın 16’sında olacak protesto yürüyüşüne tüm toplumumuzu davet ediyoruz. Bizler de NSW Milli Görüş Teşkilatları olarak katılacağız. 15 Haziran’da Milli Görüş Teşkilatları olarak, Fetih Gecesi’ni düzenliyoruz. Bu geceye katılacak olan tüm dostlarımızı aynı zamanda 16 Haziran’daki yürüyüşe çağıracağız. Maksadımız, kendi içimizde birliği sağlayıp, dışarıya karşı haklı duruşumuzu sergilemektir.
Volkan Ermiş: Türk Dayanışma Derneği
Bu karar NSW Parlamentosu için kara bir lekedir. Kararın çıktığı günden bu yana çok sayıda siyasetçiyle görüşüyoruz. Tepkilerimizi bildiriyoruz. Bütün insanlarımızı bu mitinge davet ediyoruz. Bu miting sadece alınan kararı protesto etmek değil, aynı zamanda toplumumuzun gelecekle ilgili durumuna pozitif katkı sağlayacak. Bizler sessizliğimizi korudukça aleyhimizde daha çok kararlar alınır. Bildiğiniz gibi daha önce Türkçe’nin müfredattan çıkarılması, yakın zamanda da okullarda Sözde Ermeni, Asuri ve diğer milletlerin soykırımını ders olarak okutma konusu gündemde. Onun için bizler, tarihimizle ilgili alınan bu kararla ilgili haklı tepkimizi ortaya koyarsak, siyasetçilerin bazı benzer kararları almasının önüne geçmiş olacağız.
Ömer Can Şirikçi: Avustralya Atatürk Kültür Merkezi
Bir aydan fazladır, çalışmalarımız devam ediyor. Bir çok vakıf, dernek, kuruluş ve sivil toplum örgütleri bir araya geldi. Lobicilik adına faaliyetlerimizi genişletme çabasındayız. Bu kapsamda bir çok milletvekili ile görüştük. Derdimizi anlattık. Sözde soykırım kararının Türk asıllı olan toplumlar tarafından üzüntüyle karşılandığını onlara belirttik. Alınan sözde soykırım kararlarının çokkültürlü Avustralya toplumunun gelecek nesillerine büyük zarar vereceğine, etnik çatışma ve gerginliklerin olabileceği konusundaki endişelerimizi aktardık. Bu şekilde alınan haksız kararların Avustralya’daki yetişen neslin geleceği açısından çok büyük etki yapacağı kanaatindeyim. Bu nedenle topluma verebileceği zararı önlemek amacıyla şimdiden harekete geçip, zararların durdurulup, hatası olanların hatalarının bildirilmesi gerekiyor. Bunun için de toplumun bir araya gelip tek bir ses, tek bir bilek ve tek bir güçle hareket etmeliyiz. Türk milletinin gücünü Sözde soykırım yalanları mitingiyle
herkese gösterelim.
Mehmet Ali Karamemiş: ATBİ
Öncelikle NSW’nin almış olduğu kararı kınıyoruz. Avustralya Türk Sanayici ve İşadamaları Derneği olarak, NSW’de toplumumuzun girişimlerini gönülden destekliyoruz. Eyalet Parlamentosu daha önce de benzer bir karara imza atmıştı. Toplumumuzun milli meselelerimizde bu şekilde birlikteliği bizleri çok sevindiriyor. Bu protesto yürüyüşünün, alınan karara karşı ve milletvekillerine çok önemli bir cevap niteliği taşıyacağına inanıyor ve herkesi o gün bir görev şuuru içerisinde Martin Place’de buluşmalarını çok önemli olduğuna inanıyoruz. Avustralya’nın çokkültürlülük politikası bütün toplumu kucaklıyor. Buna vurulmak istenen darbeyi bertaraf etmek için yapılacak bir protestodur. Avustralya’nın çokkültürlülük sistemine vurulması istenen darbeyi bertaraf etmek için yapılacak bir protestodur.
İmamettin Kasımov – Azerbaycanlılar Cemiyeti
Bu talihsiz karar, bizleri bir araya getirmeye sebep oldu. Din, fikir, siyasi görüş demeden hepimiz kaç haftadır bir arada tek bir konu üzerinde birleştik. Bu çok önemli bir meseledir. Avustralya’da yaşayan ve bu sözde soykırım konularını gündeme getiren toplumlara, bizim bu konuda Türk toplumu olarak nasıl bir araya gelip, hep birlikte sesimizi yükselttiğimizi göstermeliyiz. Milletvekillerine de toplumumuzun varlık gücümüzü nasıl ortaya koyduğunu ve Türk milletinin kolay kolay pes etmeyeceğini anlamaları gerektiğini bildirmeliyiz. Bu protesto ile bizim kötü bir amacımız yok. Avustralya’nın çokkültürlülük sistemine vurulması istenen darbeyi bertaraf etmek için yapılacak bir protestodur. Amacımız Politikacıların kan üzerinden, nefret ve nifak üzerinden siyeset yapmamalarını istemek ve çokkültürlülük politikasına zarar vermemeleri konusunda uyarmaktır. Birleşmiş Milletler nezdinde Avustralya özgür ve demokratik bir ülkedir. Ama buradaki demokrasiye, milletvekilleri uymuyorlar. Burada birlikte huzur içerisinde yaşayan iki toplumun çocuklarını birbirlerine düşman etmeye kimsenin hakkı yoktur. Asuri, Süryani, Ermeni, Rum ve Türk gençleri arasında nefret oluşturmaya ne gerek var.
Dr. Süleyman Mahmut: Kerkük Kültür Merkezi
Bu toplantılara başladığı günden beri bizler de katılıyoruz. Güzel bir oluşum. Sonuçta bütün Türkler bir araya geldiler. Sonucu da hayır olur inşallah. Biz de toplum olarak en az 100 kişi ile bu protestoya destek verip, katılacağız. Herkesi 16 Haziran’da Parlamentoya davet ediyoruz.