Türkiye, bu yıl 30’uncusu düzenlenen Yaz Olimpiyatları’nı 2 altın, 2 gümüş ve 1 bronz madalyayla tamamladı. Atletizmde Aslı Çakır Alptekin ve Gamze Bulut’la gülen Milli Takım’ımız, tekvandoda Servet Tazegül ve Nur Tatar’la sevindi. Grekoromen ve serbest güreşteki tek tesellimiz ise Rıza Kayaalp’in bronzu oldu. Halterdeki sporcularımız da sıfır çekti.
Londra Olimpiyat Oyunları’na 16 branşta toplam 114 sporcuyla katılan Türkiye; sadece 2 altın, 2 gümüş ve 1 de bronz madalya toplayıp 31. sırada kaldı. Altın ve gümüş madalyalar tekvando ile atletizmden gelirken, tek bronz güreşte alındı. 2008 Pekin’de 8 madalya elden edilirken bu kez rekor katılıma rağmen toplam madalya sayısının 5’i aşmaması hayal kırıklığı oluşturdu.
Büyük umutlarla Londra’ya giden Türk sporculardan beklentiler fazlaydı. Ancak ilk günlerde altın bir yana bronz bile gelmemesi moralleri bozdu. Türkiye’nin Londra’daki ilk madalyasını grekoromen güreşte 120 kiloda Rıza Kayaalp kazandı. Altın için ise herkes gözünü tekvando ve güreşe çevirmişti. Zira diğer spor dallarında alınacak her derece belki biraz sürpriz olacak ve başarı hanesine artı puan yazılacaktı. Tekvando mücadelelerinde rakiplerini teker teker saf dışı bırakan Servet Tazegül, Londra’da tüm Türkiye’ye altın sevinci yaşattı. Böylece olimpiyatlardaki ilk altın gelmişti. Servet, genç yaşında göğsümüzü kabartırken, kırık parmağıyla sonuna kadar direnen Bahri Tanrıkulu madalya kazanamadı. Fakat tekvando bayanlarda 67 kiloda Nur Tatar, finalde kaybedip gümüş madalyanın sahibi oldu.
Servet’in gazete manşetlerini süslediği günün ardından atletizmde tarihî; başarıya imza atıldı. Atletizm bayanlar 1500 metrede Aslı Çakır Alptekin, olimpiyat oyunları tarihinde Türkiye’ye atletizm dalında ilk altın madalya sevincini yaşattı. Olimpiyat Stadı’nda, İstiklâl Marşı’mızı çaldıran Aslı kadar aynı yarışta gümüş madalyaya uzanan Gamze Bulut’un performansı da ayakta alkışlandı. Gerilerden gelen Gamze öylesine hızlı koştu ki yarışı anlatan TRT spikeri Cüneyt Kıran, Aslı’yı unutup Gamze’nin çıkışını anlattı.
Türkiye’nin olimpiyatlarda en başarılı olduğu branş olan güreşte ise Londra’da adeta mindere serildik. 1’i kadın toplam 13 güreşçiyle madalya mücadelesi verdiğimiz olimpiyatta ne grekoromende ne de serbestte yüzümüz güldü. Grekoromende sadece Rıza Kayaalp bronz madalya kazanırken, kendisinden madalya beklenen birçok güreşçi minderden eli boş ayrıldı. Ata sporumuz güreş gibi halterde de son dönemin en büyük fiyaskosu ile karşı karşıya kaldık. Naim Süleymanoğlu ile başlayan, Halil Mutlu ve diğer sporcularla devam eden başarılı dönem Londra’da resmen sona erdi. Podyuma çıkan haltercilerimiz Seul’den beri yani 24 yıl sonra ilk kez bir olimpiyatı kürsü görmeden bitirdi.
Avrupa Kıta Elemeleri’nde 1. olarak olimpiyatlara katılma hakkı elde eden ve Türkiye’nin takım sporlarındaki 52 yıllık olimpiyat özlemine son veren A Milli Bayan Voleybol Takımı da gruptan çıkamayarak oyunlara erken veda etti. İlk kez katıldığı olimpiyat oyunlarında tarihî; bir başarıya imza atarak grubunu 2. sırada tamamlayan ve çeyrek finale yükselen A Milli Bayan Basketbol Takımı ise Rusya’ya elendi. 16 branşta 114 sporcuyla olimpiyatlara katılan Türkiye, badminton, masa tenisi, yüzme, judo, bisiklet, okçuluk, jimnastik, voleybol, halter, atıcılık, boks, yelken, basketbolda istediğini alamadı. Madalyalar, atletizm, güreş ile tekvandodan geldi.