ABD’deki lobi çalışmaları konusunda yapılan çalışmaları aktarmak üzere ATA-A’nın davetlisi olarak Avustralya’ya gelen Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch; “ Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor.” dedi
Amerika’da faaliyet gösteren Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch, Avustralian Turkish Advocacy Alliance (ATA-A)’nın davetlisi olarak Avustralya’ya geldi. Geçen yıl Kasım ayında Melbourne, Sydney ve Canberra’da konferans vermeye gelen Amerikalı Tarihçi MC Carty’den sonra, Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay’da, yürütülen lobicilik faaliyetleri çerçevesinde, ilk konferansı Melbourne’de verdi. Batı Trakya Türk Cemiyeti salonunda gerçekleşen konferansa Melbourne Başkonsolosu Seyit Mehmet Apak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve öteki yetkililer katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Başkonsolos Seyit M.Apak, dünyanın değişik ülkelerinde yaşayan Türk toplumu üyelerinin gerçekleştirdikleri çeşitli faaliyetler ile Türkiye’nin tanıtımına ciddi katkılar sağladığını belirtti. Amerika’daki lobicilik faaliyetlerinin tecrübelerinin Avustralya’ya aktarılmasının önemine işaret etti. Programda konuşan Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch’ de, lobicilik çalışmalarının önemine işaret etti. Amerika’da lobicilik faaliyetleri gösteren kurumlar hakkında bilgi sunarken, Gülen Hareketi’nin çalışmalarına da değinen Evinch, “Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor ”dedi.
Türkiye için lobi faaliyetleri oluşturma aşamasında, muhafazakâr kesimden her seviyede destek aldıklarının önemine işaret eden Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Evinch, özellikle Kıbrıs Meselesi ve Ermeni Diasporası konularında önemli mesafe katedildiğine işaret etti. ABD’de ülkemiz adına yürütülen lobicilik faaliyetinde muhafazakar kesimin daha çok duyarlı olduğunu ve her sevide destek aldıklarını hatırlatan Evinch, bu konuda elit ve zengin Türkleri motive etmede çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını ifade etti. Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Cami cemaati diyebileceğimiz muhafazakâr kesim, çok hızlı bir şekilde ihtiyaca cevap veriyorlar. Lobicilikte daha aktif katkı sağlıyorlar. Ancak daha zengin ve elit kesim diyebileceğimiz Amerikalı Türklerı ise; motive etmekte daha çok güçlük çektik. Bu kesim kendilerini milletin üstünde biraz “Global vatandaş” olarak tanımlamaktan hoşlanıyordu. Ancak biz bu kesime, millet kavramından yola çıkmayı önerdik. Küresel güç olmak için, önce ulusal bir güç olmanın önemini sürekli şekilde anlattık.” dedi.
Çeşitli festivaller ve konferansların yanında, Amerikan Senatosu ve Milletvekilleri için bağış ve bilgilendirme kampanyaları sürdürdüklerini ifade eden Evinch,“Bu konuda etkili çalışmaları ile tanınan Yahudi lobisinin ardından Amerika’daki etkin lobi guruplarından birisi olma yolundayız.” dedi.
Amerika’da, Türklerin ilk olarak,Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında kendini anlatma ihtiyacını hissettiğini belirten Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında, Amerika Türkiye’ye karşı ambargo uygulamaya başlayınca, 1979’da bir Türk-Amerikan lobisi oluşturuldu. O zamandan bu yana çeşitli faaliyetlerde bulunuluyor”dedi. 11 Eylül saldırılarının ardından Türk toplumunun Amerika’da artık bir şeyler yapılmalı”, düşüncesini uyandırdığına dikkat çeken Evinch, Amerika’da 16 civarında istihbarat teşkilatının var olduğunu, bu teşkilatlarla sürekli halde temas halinde olduklarını belirterek; “Bu istihbarat teşkilatlarıyla, iyi ilişkiler halindeyiz. Zira, ülkede yaşayan masum insanlarımızın yok yere suçlanmaması ve zarar görmemesi için temaslarımızı sıcak tutuyoruz.” dedi. Amerika’da, ülkemizin aleyhinde haksız iddialarda bulunan Ermeni Diasporası’na karşı, hukuki çalışmaların başlatıldığını ifade eden Evinch, Ermeni terör örgütü üyesi militanların işledikleri cinayetler konusunda ise mahkeme süreçlerini takip ettiklerini de sözlerine ekledi.
ABD’deki lobi çalışmaları konusunda yapılan çalışmaları aktarmak üzere ATA-A’nın davetlisi olarak Avustralya’ya gelen Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch; “ Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor.” dedi
Amerika’da faaliyet gösteren Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch, Avustralian Turkish Advocacy Alliance (ATA-A)’nın davetlisi olarak Avustralya’ya geldi. Geçen yıl Kasım ayında Melbourne, Sydney ve Canberra’da konferans vermeye gelen Amerikalı Tarihçi MC Carty’den sonra, Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay’da, yürütülen lobicilik faaliyetleri çerçevesinde, ilk konferansı Melbourne’de verdi. Batı Trakya Türk Cemiyeti salonunda gerçekleşen konferansa Melbourne Başkonsolosu Seyit Mehmet Apak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve öteki yetkililer katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Başkonsolos Seyit M.Apak, dünyanın değişik ülkelerinde yaşayan Türk toplumu üyelerinin gerçekleştirdikleri çeşitli faaliyetler ile Türkiye’nin tanıtımına ciddi katkılar sağladığını belirtti. Amerika’daki lobicilik faaliyetlerinin tecrübelerinin Avustralya’ya aktarılmasının önemine işaret etti. Programda konuşan Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch’ de, lobicilik çalışmalarının önemine işaret etti. Amerika’da lobicilik faaliyetleri gösteren kurumlar hakkında bilgi sunarken, Gülen Hareketi’nin çalışmalarına da değinen Evinch, “Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor ”dedi.
Türkiye için lobi faaliyetleri oluşturma aşamasında, muhafazakâr kesimden her seviyede destek aldıklarının önemine işaret eden Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Evinch, özellikle Kıbrıs Meselesi ve Ermeni Diasporası konularında önemli mesafe katedildiğine işaret etti. ABD’de ülkemiz adına yürütülen lobicilik faaliyetinde muhafazakar kesimin daha çok duyarlı olduğunu ve her sevide destek aldıklarını hatırlatan Evinch, bu konuda elit ve zengin Türkleri motive etmede çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını ifade etti. Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Cami cemaati diyebileceğimiz muhafazakâr kesim, çok hızlı bir şekilde ihtiyaca cevap veriyorlar. Lobicilikte daha aktif katkı sağlıyorlar. Ancak daha zengin ve elit kesim diyebileceğimiz Amerikalı Türklerı ise; motive etmekte daha çok güçlük çektik. Bu kesim kendilerini milletin üstünde biraz “Global vatandaş” olarak tanımlamaktan hoşlanıyordu. Ancak biz bu kesime, millet kavramından yola çıkmayı önerdik. Küresel güç olmak için, önce ulusal bir güç olmanın önemini sürekli şekilde anlattık.” dedi.
Çeşitli festivaller ve konferansların yanında, Amerikan Senatosu ve Milletvekilleri için bağış ve bilgilendirme kampanyaları sürdürdüklerini ifade eden Evinch,“Bu konuda etkili çalışmaları ile tanınan Yahudi lobisinin ardından Amerika’daki etkin lobi guruplarından birisi olma yolundayız.” dedi.
Amerika’da, Türklerin ilk olarak,Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında kendini anlatma ihtiyacını hissettiğini belirten Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında, Amerika Türkiye’ye karşı ambargo uygulamaya başlayınca, 1979’da bir Türk-Amerikan lobisi oluşturuldu. O zamandan bu yana çeşitli faaliyetlerde bulunuluyor”dedi. 11 Eylül saldırılarının ardından Türk toplumunun Amerika’da artık bir şeyler yapılmalı”, düşüncesini uyandırdığına dikkat çeken Evinch, Amerika’da 16 civarında istihbarat teşkilatının var olduğunu, bu teşkilatlarla sürekli halde temas halinde olduklarını belirterek; “Bu istihbarat teşkilatlarıyla, iyi ilişkiler halindeyiz. Zira, ülkede yaşayan masum insanlarımızın yok yere suçlanmaması ve zarar görmemesi için temaslarımızı sıcak tutuyoruz.” dedi. Amerika’da, ülkemizin aleyhinde haksız iddialarda bulunan Ermeni Diasporası’na karşı, hukuki çalışmaların başlatıldığını ifade eden Evinch, Ermeni terör örgütü üyesi militanların işledikleri cinayetler konusunda ise mahkeme süreçlerini takip ettiklerini de sözlerine ekledi.
ABD’deki lobi çalışmaları konusunda yapılan çalışmaları aktarmak üzere ATA-A’nın davetlisi olarak Avustralya’ya gelen Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch; “ Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor.” dedi
Amerika’da faaliyet gösteren Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch, Avustralian Turkish Advocacy Alliance (ATA-A)’nın davetlisi olarak Avustralya’ya geldi. Geçen yıl Kasım ayında Melbourne, Sydney ve Canberra’da konferans vermeye gelen Amerikalı Tarihçi MC Carty’den sonra, Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay’da, yürütülen lobicilik faaliyetleri çerçevesinde, ilk konferansı Melbourne’de verdi. Batı Trakya Türk Cemiyeti salonunda gerçekleşen konferansa Melbourne Başkonsolosu Seyit Mehmet Apak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve öteki yetkililer katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Başkonsolos Seyit M.Apak, dünyanın değişik ülkelerinde yaşayan Türk toplumu üyelerinin gerçekleştirdikleri çeşitli faaliyetler ile Türkiye’nin tanıtımına ciddi katkılar sağladığını belirtti. Amerika’daki lobicilik faaliyetlerinin tecrübelerinin Avustralya’ya aktarılmasının önemine işaret etti. Programda konuşan Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch’ de, lobicilik çalışmalarının önemine işaret etti. Amerika’da lobicilik faaliyetleri gösteren kurumlar hakkında bilgi sunarken, Gülen Hareketi’nin çalışmalarına da değinen Evinch, “Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor ”dedi.
Türkiye için lobi faaliyetleri oluşturma aşamasında, muhafazakâr kesimden her seviyede destek aldıklarının önemine işaret eden Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Evinch, özellikle Kıbrıs Meselesi ve Ermeni Diasporası konularında önemli mesafe katedildiğine işaret etti. ABD’de ülkemiz adına yürütülen lobicilik faaliyetinde muhafazakar kesimin daha çok duyarlı olduğunu ve her sevide destek aldıklarını hatırlatan Evinch, bu konuda elit ve zengin Türkleri motive etmede çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını ifade etti. Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Cami cemaati diyebileceğimiz muhafazakâr kesim, çok hızlı bir şekilde ihtiyaca cevap veriyorlar. Lobicilikte daha aktif katkı sağlıyorlar. Ancak daha zengin ve elit kesim diyebileceğimiz Amerikalı Türklerı ise; motive etmekte daha çok güçlük çektik. Bu kesim kendilerini milletin üstünde biraz “Global vatandaş” olarak tanımlamaktan hoşlanıyordu. Ancak biz bu kesime, millet kavramından yola çıkmayı önerdik. Küresel güç olmak için, önce ulusal bir güç olmanın önemini sürekli şekilde anlattık.” dedi.
Çeşitli festivaller ve konferansların yanında, Amerikan Senatosu ve Milletvekilleri için bağış ve bilgilendirme kampanyaları sürdürdüklerini ifade eden Evinch,“Bu konuda etkili çalışmaları ile tanınan Yahudi lobisinin ardından Amerika’daki etkin lobi guruplarından birisi olma yolundayız.” dedi.
Amerika’da, Türklerin ilk olarak,Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında kendini anlatma ihtiyacını hissettiğini belirten Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında, Amerika Türkiye’ye karşı ambargo uygulamaya başlayınca, 1979’da bir Türk-Amerikan lobisi oluşturuldu. O zamandan bu yana çeşitli faaliyetlerde bulunuluyor”dedi. 11 Eylül saldırılarının ardından Türk toplumunun Amerika’da artık bir şeyler yapılmalı”, düşüncesini uyandırdığına dikkat çeken Evinch, Amerika’da 16 civarında istihbarat teşkilatının var olduğunu, bu teşkilatlarla sürekli halde temas halinde olduklarını belirterek; “Bu istihbarat teşkilatlarıyla, iyi ilişkiler halindeyiz. Zira, ülkede yaşayan masum insanlarımızın yok yere suçlanmaması ve zarar görmemesi için temaslarımızı sıcak tutuyoruz.” dedi. Amerika’da, ülkemizin aleyhinde haksız iddialarda bulunan Ermeni Diasporası’na karşı, hukuki çalışmaların başlatıldığını ifade eden Evinch, Ermeni terör örgütü üyesi militanların işledikleri cinayetler konusunda ise mahkeme süreçlerini takip ettiklerini de sözlerine ekledi.
ABD’deki lobi çalışmaları konusunda yapılan çalışmaları aktarmak üzere ATA-A’nın davetlisi olarak Avustralya’ya gelen Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch; “ Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor.” dedi
Amerika’da faaliyet gösteren Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch, Avustralian Turkish Advocacy Alliance (ATA-A)’nın davetlisi olarak Avustralya’ya geldi. Geçen yıl Kasım ayında Melbourne, Sydney ve Canberra’da konferans vermeye gelen Amerikalı Tarihçi MC Carty’den sonra, Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay’da, yürütülen lobicilik faaliyetleri çerçevesinde, ilk konferansı Melbourne’de verdi. Batı Trakya Türk Cemiyeti salonunda gerçekleşen konferansa Melbourne Başkonsolosu Seyit Mehmet Apak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve öteki yetkililer katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Başkonsolos Seyit M.Apak, dünyanın değişik ülkelerinde yaşayan Türk toplumu üyelerinin gerçekleştirdikleri çeşitli faaliyetler ile Türkiye’nin tanıtımına ciddi katkılar sağladığını belirtti. Amerika’daki lobicilik faaliyetlerinin tecrübelerinin Avustralya’ya aktarılmasının önemine işaret etti. Programda konuşan Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Günay Evinch’ de, lobicilik çalışmalarının önemine işaret etti. Amerika’da lobicilik faaliyetleri gösteren kurumlar hakkında bilgi sunarken, Gülen Hareketi’nin çalışmalarına da değinen Evinch, “Ülkemizin lobiciliğinde, ‘Gülen Hareketi, Amerika’da Türkiye adına tanıtım ve diyalog çalışmalarını en etkili şekilde gerçekleştiren kurumlar arasında yer alıyor ”dedi.
Türkiye için lobi faaliyetleri oluşturma aşamasında, muhafazakâr kesimden her seviyede destek aldıklarının önemine işaret eden Türk-Amerikan Dernekleri Eski Başkanı Evinch, özellikle Kıbrıs Meselesi ve Ermeni Diasporası konularında önemli mesafe katedildiğine işaret etti. ABD’de ülkemiz adına yürütülen lobicilik faaliyetinde muhafazakar kesimin daha çok duyarlı olduğunu ve her sevide destek aldıklarını hatırlatan Evinch, bu konuda elit ve zengin Türkleri motive etmede çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını ifade etti. Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Cami cemaati diyebileceğimiz muhafazakâr kesim, çok hızlı bir şekilde ihtiyaca cevap veriyorlar. Lobicilikte daha aktif katkı sağlıyorlar. Ancak daha zengin ve elit kesim diyebileceğimiz Amerikalı Türklerı ise; motive etmekte daha çok güçlük çektik. Bu kesim kendilerini milletin üstünde biraz “Global vatandaş” olarak tanımlamaktan hoşlanıyordu. Ancak biz bu kesime, millet kavramından yola çıkmayı önerdik. Küresel güç olmak için, önce ulusal bir güç olmanın önemini sürekli şekilde anlattık.” dedi.
Çeşitli festivaller ve konferansların yanında, Amerikan Senatosu ve Milletvekilleri için bağış ve bilgilendirme kampanyaları sürdürdüklerini ifade eden Evinch,“Bu konuda etkili çalışmaları ile tanınan Yahudi lobisinin ardından Amerika’daki etkin lobi guruplarından birisi olma yolundayız.” dedi.
Amerika’da, Türklerin ilk olarak,Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında kendini anlatma ihtiyacını hissettiğini belirten Günay Evinch, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında, Amerika Türkiye’ye karşı ambargo uygulamaya başlayınca, 1979’da bir Türk-Amerikan lobisi oluşturuldu. O zamandan bu yana çeşitli faaliyetlerde bulunuluyor”dedi. 11 Eylül saldırılarının ardından Türk toplumunun Amerika’da artık bir şeyler yapılmalı”, düşüncesini uyandırdığına dikkat çeken Evinch, Amerika’da 16 civarında istihbarat teşkilatının var olduğunu, bu teşkilatlarla sürekli halde temas halinde olduklarını belirterek; “Bu istihbarat teşkilatlarıyla, iyi ilişkiler halindeyiz. Zira, ülkede yaşayan masum insanlarımızın yok yere suçlanmaması ve zarar görmemesi için temaslarımızı sıcak tutuyoruz.” dedi. Amerika’da, ülkemizin aleyhinde haksız iddialarda bulunan Ermeni Diasporası’na karşı, hukuki çalışmaların başlatıldığını ifade eden Evinch, Ermeni terör örgütü üyesi militanların işledikleri cinayetler konusunda ise mahkeme süreçlerini takip ettiklerini de sözlerine ekledi.