LEVENT KENEZ- MEYDAN
Kadro bir kişilik, adaylar da çok olunca maalesef başbakan olarak atanmayı bekleyenlerde gergin bir ruh hali hakim. Bir kişinin sevineceği, diğerlerinin üzüleceği bu talihsiz yarışla ilgili herkesi tatmin etmese de orta yol olacak bir önerim var. Başbakan olarak damadın atanmasının en münasip seçenek olduğunu düşünüyorum. Kayınpederinin dengeleri altüst eder, çatlamalara sebep olur düşüncesi ile şimdilik buna uzak durduğunu bilsem de ben ısrarcıyım. Şöyle ki:
Kimse rencide olmasın: Koca koca adamlar açık açık “Biz bu makama bir kukla alıyoruz, bir düşük arıyoruz, şahsiyetsiz birisini arıyoruz” denmesine rağmen hâlâ talipler. Şimdi yaşını başını almış bu kişilerin bu duruma düşmesine gönül nasıl razı olabilir? En iyisi aileden birisinin o koltuğa oturması. Yarın seçimden sonra gerçekleşecek ‘kullan at’ förmülündense bugün ‘damat’ seçeneği en insanî tercihtir.
Etkin bakanlar kurulu: Malumunuz, Hoca’nın olduğu günlerde bir sembolik bakanlar kurulu toplanır, eski haslardan birisi çıkışta gerçeklikle hiç alakası olmayan şeyler anlatırdı.
Bakanların hocadan ayrı paralel toplantılar yapıp Saray’a bilgi verdiği konuşulurdu. Şimdi damadın gelmesi ile zaten Saray’ın görüş ve taleplerini getiren şahıs toplantıya başkanlık edeceği için çift başlılık ortadan kalkacak ve Türkiye zaman kazanacaktır. Bu konforu diğer adayların layıkıyla sağlaması mümkün görünmemektedir.
Gençlik aşısı: Yıllardır aynı yüzleri görmekten, aynı sözleri duymaktan sıkıldık. Taze kan her zaman pozitif enerji saçar. Genç bir başbakan ile beraber diğer gençlerin de önü açılır.
Şimdi havuzda, bakanlıklarda, at pazarında ne cevherler var. Onların da ülke yönetimine dahil olması fena mı olur? Gençlik demişken, ileride yaşanacak aile problemlerinin önüne geçmek için diğer damat adayını şimdilik kıdemi düşük olduğu için savunma bakanı olarak öneriyorum. İHA’lar da böylece hesaplıya gelir.
Tasarruf: En kritik, en zor anda bile alt tarafı bir kağıt öğütme makinesi alırken üçe-beşe bakan ve parasını idareli harcayan birisine şu an ekonomimizin çok ihtiyacı var. Bundan sonraki yatırımların ve komisyonların çok daha gerçekçi rakamlara ulaşacağından kimsenin endişesi olmasın. Ayrıca ucuz, kalitesiz Çin mallarından Alman mallarına kayış, AB ile ilişkilerde avantajımız olabilir.
Yeni bir model: Aile şirketlerinde damatlara hep mesafe ile bakılır. Tam anlamıyla güvenilmez. Eğer damat bu işte başarılı olursa binlerce muadilini rahatlatmış olur. Damat enerji bakanı olduğunda ‘daha iyisini mi bulacaktık’ diye yazılar yazdıran Doğan Grubu ile ilişkiler düzelme noktasına gelebilir. Neticede onlar da işi bir damada havale edip biraz nefes almışlardı. Damatlı çözümlerde grubun tecrübesinden faydalanılabilinir.
Cemaate moral: Zor günler geçiren cemaat, kolejlerinden bir başbakan çıkarmanın mutluluğu ile teselli bulabilir. Parlak beyinlerin cemaat okullarından çıktığını bizzat kayınpeder ifade etmişti. En parlaklarından birinin bu makama gelmesi duaya da vesile olabilir.
Huzur gelir: Başbakan olarak atananların ne işler çevirdiğini düşünüp Saray’da uykusuz kalmaktansa aileden birisinin gelmesi biraz huzur getirir. Bu huzurdan belki biraz da ülke nasiplenir.
Toparlarsak, ülke zaten Baba filmi platosuna dönmüş durumda. Böyle bir atama kime, neye garip gelebilir ki, kim karşı çıkabilir ki?
Üzüldüm
İlkokul müsameresi tadında hamaset yüklü saçma konuşmaları artık dinleyemeyeceğime değil,
Ortadoğu’da bizden habersiz yaprak kımıldamaz deyip üllkeyi Ortadoğu cehennemine çevirdiğinin hesabını vermeden gitmesine değil,
Kilis’e roketler yağarken ve bunu engelleyemezken mazlum milletlerin tek umudu Türkiye diyen hayallerin sona ermesine değil,
Koltukta kalmak için masum insanlara her türlü zulmü reva görüp, çok kolay yalan söyeyip, bu acınacak hallere düşmesine değil…