Avustralya siyasetinde geçtiğimiz hafta tarih yazılacak gelişmeler yaşandı. Öncelikle uzun bir süredir beklenen Turnbull Hükümeti’nin ilk bütçesini Maliye Bakanı Scott Morrison açıkladı. Uzun yıllar Federal Parlamento da dirsek çürütüp, koltukları aşındıran ve bir sonra ki seçimlere katılmayacağını açıklayan Liberal Parti Berowra seçim bölgesi Federal Milletvekili Phillip Ruddock Parlamento da veda konuşmasını yaparak 42 yıllık siyasi kariyerini noktaladı. Bir diğer tecrübeli siyasetçi Liberal Parti’den Federal Milletvekili olan Bronwyn Bishop ise bölgesi Mackellar’da yapılan ön seçimleri kaybedince 29 yıllık siyasi kariyerine, yaptığı son konuşması ile veda etti. Palmer United Partisi’nin kurucusu işadamı Cleve Palmer ise 2013 yılında yapılan seçimlerde kazandığı Sunshine Coast’daki Fairfax federal koltuğu için bir sonraki seçimler de aday olmayacağını açıkladı. En önemli gelişme ise haftasonu yaşandı. Daha doğrusu aslında bu son gelişme zaten bir süredir bekleniyordu.
Federal Başbakan Turnbull, kısa adı ABCC (Avustralya Yapı ve İnşaat Komisyonu) olan inşaat ve endüstri ilişkileri mevzuatı ile ilgili yasanın 18 Nisan’da Senatodan tekrar geçmemesi üzerine 2 Temmuz’da erken seçime gidileceğini açıklamıştı. Başbakan hem Senato ve hem de Federal Parlamentonun ikisinin de feshedilmesi olarak bilinen Double Desolution kararı alarak Genel Vali Peter Cosgrove’a sundu. Pazar günü Valinin Federal Temsilciler Meclisi ve Senatoyu feshetmeyi uygun görmesi üzerine 9 Mayıs Pazartesi günü sabah saat 9’dan itibaren Federal seçim takvimi başlamış oldu. Double Desolution olarak bilinen anayasa maddesini işleten Turnbull, Avustralya siyasetinde bu kararı ile tarihe geçti. Senatonun kilitlenmesi ve yasaların geçmemesi halinde alınan bu karar daha önce de 1914-1987 yılları arasında çeşitli dönemlerde ve özellikle de Malcolm Fraser Hükümeti zamanında iki defa uygulanmış. Arada uzun bir tarih aralığı var ancak iki Başbakanın isim benzerliği de ilginç doğrusu.
Turnbull Hükümeti Double Desolution ile Senatoyu da yenilemiş olacak. Böylece Avustralya halkı 2 Temmuz’da yepyeni bir meclisi iş başına getirecek. Açıklanan 2016-17 bütçesine tekrar dönecek olursak. Bu bütçe Turnbull Hükümeti’nin ilk bütçesiydi. Ancak Pazar günü Genel Vali’nin de onaylamasıyla alınan erken seçim kararı ile belki son bütçesi de olabilir. Çünkü yaklaşık 2 aylık Avustralya’nın en uzun sürecek olan seçim takviminin sonunda hangi partinin iktidara geleceğini söylemek şimdilik zor. Diğer taraftan bu yılın federal seçim yılı olmasına rağmen, Turnbull Hükümeti’nin bütçe de bol keseden vaatler de bulunmaması dikkat çekiyor. Özellikle emekliler, yüksek ve az gelirliler için avantajlar, sosyal ödenekler, sağlık ve eğitim gibi konularda çok iyimser kararlar yer almıyor. ABC her yıl olduğu gibi bu bütçe ile ilgili de kaybedenler ve kazananları açıkladı. Küçük işletmeler, Vergi Dairesi (ATO), sürücüler, orta derece de gelirliler, savunma ve iş arayan gençler kazançlı olarak açıklanırken; Çok uluslu işletmeler, sigara içenler, ailecek çalışanlar, üniversite öğrencileri ve toplum servisleri ise kaybendenler listesinde yer aldı. Yüksek ve düşük kazançlılar, sağlık, eğitim ve kamu yayınları yapan kurumlar ise bütçeden çok etkilenmeyen birimler oldu.
Federal Maliye Bakanı Scott Morrison’un da dediği gibi daha çok ekonomiyi planlama bütçesi olarak açıklanan 2016-17 bütçesinin işsiz gençlerin iş bulmalarına yardımcı olmak, vergi kaçakçılığı ile ilgili mücadele, yatırımı teşvik etmek için yıllık cirosu 10 milyon dolardan az olan işletmelerden alınan yüzde 28.5 vergi oranının 1 puan düşürülerek yüzde 27.5 olması hedefleniyor. Bir diğer önemli değiklik ise Avustralya’da çalışan yaklaşık yarım milyon insanı etkileyecek olan vergi dilimlerinde yapılacak değişiklik oldu. Seksen bin dolara kadar ücret alanlardan kesilen yüzde 32,5 vergi oranı, yeni vergi döneminden itibaren 87 bin dolara kadar kazananlar olarak değişmiş oluyor.
Aslında 2013 seçimlerinde İşçi Partisi’nden bütçe açığı ile ilgili nerdeyse bir enkaz devralan Tony Abbott Hükümeti’nin bütçeyi dengeleme mücadelesi Turnbull Hükümeti ile devam etti. Çünkü 33 milyar olarak hedeflenen bütçe açığı, şimdiler de 37 milyarın üzerinde seyrediyor. Yeni bütçenin ise dört yılın sonunda daha da fazla açık vereceği hesaplanıyor. Öngörülen hedeflerin nasıl gerçekleşeğini ise 2 Temmuz’da halkın iradesi ile seçilecek yeni hükümet belrleyecek.