Ahmet Davutoğlu, başbakanlık koltuğunu bırakmasının nedenini açıkladı. Yola çıktığı arkadaşlarının kendisini sattığını belirten Davutoğlu, MKYK’daki 50 kişiden 47’sinin yetkisini tırpanlamasına vurgu yaptı: “Yoldan önce yol arkadaşı sözü vardır. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olmalarını, olmadıklarında da bana söylemelerini isterim.”
HANİ KARDEŞTİK!
%49,5 oy oranıyla başbakan olan Ahmet Davutoğlu için 21 aylık serüven 4 Mayıs darbesiyle sona erdi. Takip edilen yöntemi refik (dost) olma özelliğiyle bağdaştıramadığını söyleyen Davutoğlu, “Mutabakat yok, aday olmam; olanlar benim tercihim değil, zaruret” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından beklenen açıklamayı yaptı. 22 Mayıs 2016 günü olağanüstü kongreye gidileceğini söyledi. Başbakanlık döneminde canla başla çalıştığını ve tüm çalışmalarına milletin şahit olduğunu belirten Davutoğlu, başbakanlığını 3 döneme ayırdı.
GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIM
Davutoğlu konuşmasında 20 ayda yaptığı icraatlardan, başarılarından bahsetti. Ancak başarılı bir başbakanın neden görevi bıraktığını tam olarak açıklayamadı. “Cumhurbaşkanı’mız ‘Emanetçi bir başbakan istemiyorum’ demişti. Doğru bir tavırdı. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun da hakkını vermek için gece gündüz çalıştım” diye konuştu.
YOL ARKADAŞLIĞINA YAKIŞMADI
Son MKYK’da kendisine yapılan ‘yetki alma’ operasyonunu değerlendiren Davutoğlu, “Bu bağlamda son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisi parti usulleri bakımından benim açımdan çok büyük bir önem arz etmiyor. Onun için ilk imzayı kendim attım. Ama takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. İstişareler neticesinde AK Parti’nin birliğinin, beraberliğinin devamı için refik değişmesindense bir genel başkan değişiminin daha doğru olacağı kanaati bende hasıl oldu” dedi.
ADAY DEĞİLİM
Olağanüstü kongrede aday olmayacağını bildiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Peki neden böyle bir karar aldım? Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım. Kimseyle pazarlık yapmadım, inandığım değer ve ilkeler uğruna pazarlığa dayalı bir mevki, makam, talebi, hesabı, vizyonu içinde olmadım. Üçüncüsü, yoldan önce yol arkadaşı.. Yola çıktığım arkadaşlarımın omuz omuza benimle olmasından emin olmak isterim. Benimle olmadığı anlarda da bana söylemelerini isterim. Mutabakatın olmadığı yerde de genel başkanlığa aday olmayı düşünmem.”
HİKAYEYİ BİTİREN SÜREÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki gerginlik hep konuşuldu ancak somut bir açıklama yapılmamış ya da adım atılmamıştı. Bazen satır aralarında bazen de kulislerde konuşuldu anlaşmazlıklar. İşte onlardan bazıları:
FİDAN’IN ADAYLIĞI
10 Şubat 2014. Komuoyuna yansıyan ilk fikir ayrılığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘sır küpü’ diye adlandırılan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Davutoğlu’nun isteğiyle 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olması konusunda yaşandı.
HİÇ ÇIKMAYAN ŞEFFAFLIK YASASI
Ocak 2015. Hükümete yöneltilen yolsuzluk suçlamalarından rahatsız olduğu bilinen Davutoğlu, ‘şeffaflık yasasını’ çıkarmak istiyordu. Erdoğan ise Saray’a çağırdığı bazı partililere, “Mal bildirimini il ve ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız” diyerek rahatsızlığını iletti. Yasa da rafa kaldırıldı.
DOLMABAHÇE MASASI
28 Şubat 2015. Hükümetten 4, HDP’den 3 temsilci, çözüm süreci kapsamında silahların sustulması için Dolmabahçe’de bir araya geldi. Erdoğan ise Dolmabahçe açıklamasını doğru bulmadığını söyledi.
DAVUTOĞLU’NUN KOALİSYON İSTEĞİ
7 Haziran 2015. Davutoğlu koalisyondan yanaydı. Erdoğan ise koalisyon hükümeti kurulmasına pek sıcak bakmadı, yeniden seçime gidilmesini istedi. Sonuç olarak da 1 Kasım’da öyle oldu.
BAŞKANLIK İKİLEMİ
10 Haziran 2015. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki en büyük anlaşmazlık şüphesiz başkanlık konusuydu. Davutoğlu bazı mecralarda ‘başkanlık sistemi gelmeli’ dese de bunun kendi sonu olduğunu iyi biliyordu. Zira Erdoğan tarafınan Davutoğlu’na yapılan en büyük eleştiri de başkanlık sistemine geçişte gereği gibi davranmamasıydı.
BİNALİ YILDIRIM İÇİN 900 İMZA
10 Eylül 2015. “Reis Hoca’dan memnun değil” sözlerinin söylenmeye başlandığı günlerde AK Parti olağan kongresi yapıldı. 50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Erdoğan ile Davutoğlu arasında anlaşmazlık yaşandı. Ardından ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi Binali Yıldırım için delegelerden 900 imza toplandı. Davutoğlu, listeyi Erdoğan’ın istediği gibi yeniden düzenledi.
AKADEMİSYENLERİN TUTUKLANMASI
29 Mart 2016. ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisine imza atan akademisyenlerin tutuksuz yargılanması gerektiğini söyleyen Davutoğlu’na karşı Erdoğan, “Ne demek ‘tutuksuz yargılansın?’ Suçluysa tutuklu yargılanacak” dedi.
MKYK DARBESİ
29 Nisan 2016. Fitili ateşleyen son olay partideki il ve ilçe başkanlarını atama yetkisinin Davutoğlu’ndan alınması oldu. Erdoğan, kendisinden habersiz parti teşkilatıyla oynanmasını istemiyordu. Bu nedenle bu yetkiyi emrivaki ile MKYK’ya devrettirdi.
PELİKAN MUHTIRASI
1 Mayıs 2016. Bu olaydan 2 gün sonra sosyal medyada ‘Pelikan Dosyası’ ismiyle açılan bir blogda Davutoğlu, Erdoğan’ın arkasından iş çevirmekle ve ihanetle suçlandı.
Davutoğlu bugün Konya’da
AK Parti Olağanüstü Kongresi’nde aday olmayacağını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu bugün Konya’da hemşerileri ile buluşacak. Cuma namazını memleketinde kılacak olan Davutoğlu ardından 2 günlük ziyaret için Bosna’ya hareket edecek.
21 AYLIK SERÜVEN
Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından 27 Ağustos 2014’te Ak Parti Genel Başkanlığı, 28 Ağustos 2014’te ise Başbakanlık koltuğuna oturan Ahmet Davutoğlu’nun geçtiğimiz cuma günü yetkilerinin alınmasıyla zirve yaptı süreç. Ardından Davutoğlu’nu ‘ihanetle’ suçlayan ‘Pelikan Dosyası’ Ankara’nın gündemine oturdu. Salı günü ise Davutoğlu, 28 dakikalık en kısa grup konuşmasını yaptı. ‘Görevi bırakabileceği’ sinyalini verdi bu konuşmada. Ertesi gün ise Saray’da Erdoğan ile görüştü. Kulislere yansıyan bilgilere göre Davutoğlu, Erdoğan’a MKYK’da yetkisini alınmasını sordu. Ardından da olağanüstü kongre kararı alındı. Bu Başbakan’ın görevinin bittiği anlamına geliyordu.
İstifasız yumuşak geçiş
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu görüşmesinden olağanüstü kongre kararı çıkması sonrasında başbakanlık değişiminin nasıl olacağı merak konusu. Davutoğlu’nun istifa etmeyip yumuşak bir geçişle görevi devredeceği bekleniyor. Davutoğlu kongrede aday olmayacak. Kongrede genel başkanlığı devrettikten sonra ise başbakanlığı bırakacak. Erdoğan ise hükümeti kurma görevini genel başkan seçilen isme verecek.
Kongre süreci
AK Parti’deki olağanüstü kongre 22 Mayıs’ta yapılacak. Davutoğlu, kongrede aday olmayacağını açıkladı. AK Parti tüzüğüne göre, kongreye genel başkan veya MKYK’nın ya da delegelerinin en az 5’te birinin yazılı talebi ile gidiliyor. MKYK olağanüstü kongreyi bir hafta içinde ilân etmek durumunda. Kongrenin en geç çağrı tarihinden itibaren 45 gün içinde yapılması gerek.
ERKEN SEÇİM Mİ?
Kulislerde Erdoğan’ın, AK Parti’deki genel başkan değişiminin ardından Ekim-Kasım gibi erken seçime gitmeyi düşündüğü iddiaları konuşulıyor. Başkanlık sistemini getirebilmek için ihtiyaç duyulan vekil sayısına ulaşmak amacıyla baskın seçim yapılabilir. Ancak bu da AK Parti’nin diğer partilerin durumunu göze alarak ‘ince hesap’ yapmasını gerektiriyor. MHP’deki kongre süreci ve terör olayları üzerinde durulması gereken unsurlar.
BAŞKANLIK VE MHP
AK Parti içerisinde başbakanın değişmesi MHP’deki kongre süreci de konuşuluyor. Zira bir anlamda başkanlık sisteminin gelmesi MHP kurultayına bağlı. Anketlere göre lider değiştiren bir MHP % 25 oy alabiliyor. Bu şekilde AK Parti sistem değişikliği için gereken çoğunluğu yakalayamıyor. Erken seçimin, lider değiştiremeyen, iç kargaşa yaşayan MHP’nin zayıfladığı, hatta baraj altı kalacağı, terörle mücadelenin yoğunlaştığı bir dönemde de HDP’nin barajı aşamayacağı, bu durumun da AK Parti’de oy artışı yapacağı düşünüyor.
KENDİ KARARI
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Erdoğan’ın programında yer almayan bir buluşma gerçekleşti. NTV’nin haberine göre, Cumhurbaşkanı, bazı Meclis komisyonu başkanları ile milletvekillerini ağırladı. Görüşmede AK Parti’nin kongre kararı için Erdoğan’ın ‘’Hayırlı olsun. Başbakan’ın kendi kararı’’ dediği öğrenildi. AK Partili Aydın Ünal ise Güçlü cumhurbaşkanı ve güçlü başbakanın iyi sonuçlar doğurmadığını gördük” dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Başbakan Ahmet Davutoğlu, görevi bıraktığına dair açıklama yaparken Davutoğlu’nun danışmanı eski Konya Milletvekili Kerim Özkul ile Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu gözyaşlarını tutamadı.
SARAY DARBESİNE BOYUN EĞDİ
Davutoğlu’nun açıklamalarının ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu’na hakkını helal eden Kılıçdaroğlu, “Sayın Davutoğlu’nu savunmak da bize düştü” dedi. Davutoğlu’nu başbakanlığa kendisinin de sıklıkla vurgu yaptığı milli iradenin getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu 4 Mayıs Saray darbesine boyun eğerek dikta rejimine zemin hazırlamıştır diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu, başbakanlık koltuğunu bırakmasının nedenini açıkladı. Yola çıktığı arkadaşlarının kendisini sattığını belirten Davutoğlu, MKYK’daki 50 kişiden 47’sinin yetkisini tırpanlamasına vurgu yaptı: “Yoldan önce yol arkadaşı sözü vardır. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olmalarını, olmadıklarında da bana söylemelerini isterim.”
HANİ KARDEŞTİK!
%49,5 oy oranıyla başbakan olan Ahmet Davutoğlu için 21 aylık serüven 4 Mayıs darbesiyle sona erdi. Takip edilen yöntemi refik (dost) olma özelliğiyle bağdaştıramadığını söyleyen Davutoğlu, “Mutabakat yok, aday olmam; olanlar benim tercihim değil, zaruret” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından beklenen açıklamayı yaptı. 22 Mayıs 2016 günü olağanüstü kongreye gidileceğini söyledi. Başbakanlık döneminde canla başla çalıştığını ve tüm çalışmalarına milletin şahit olduğunu belirten Davutoğlu, başbakanlığını 3 döneme ayırdı.
GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIM
Davutoğlu konuşmasında 20 ayda yaptığı icraatlardan, başarılarından bahsetti. Ancak başarılı bir başbakanın neden görevi bıraktığını tam olarak açıklayamadı. “Cumhurbaşkanı’mız ‘Emanetçi bir başbakan istemiyorum’ demişti. Doğru bir tavırdı. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun da hakkını vermek için gece gündüz çalıştım” diye konuştu.
YOL ARKADAŞLIĞINA YAKIŞMADI
Son MKYK’da kendisine yapılan ‘yetki alma’ operasyonunu değerlendiren Davutoğlu, “Bu bağlamda son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisi parti usulleri bakımından benim açımdan çok büyük bir önem arz etmiyor. Onun için ilk imzayı kendim attım. Ama takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. İstişareler neticesinde AK Parti’nin birliğinin, beraberliğinin devamı için refik değişmesindense bir genel başkan değişiminin daha doğru olacağı kanaati bende hasıl oldu” dedi.
ADAY DEĞİLİM
Olağanüstü kongrede aday olmayacağını bildiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Peki neden böyle bir karar aldım? Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım. Kimseyle pazarlık yapmadım, inandığım değer ve ilkeler uğruna pazarlığa dayalı bir mevki, makam, talebi, hesabı, vizyonu içinde olmadım. Üçüncüsü, yoldan önce yol arkadaşı.. Yola çıktığım arkadaşlarımın omuz omuza benimle olmasından emin olmak isterim. Benimle olmadığı anlarda da bana söylemelerini isterim. Mutabakatın olmadığı yerde de genel başkanlığa aday olmayı düşünmem.”
HİKAYEYİ BİTİREN SÜREÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki gerginlik hep konuşuldu ancak somut bir açıklama yapılmamış ya da adım atılmamıştı. Bazen satır aralarında bazen de kulislerde konuşuldu anlaşmazlıklar. İşte onlardan bazıları:
FİDAN’IN ADAYLIĞI
10 Şubat 2014. Komuoyuna yansıyan ilk fikir ayrılığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘sır küpü’ diye adlandırılan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Davutoğlu’nun isteğiyle 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olması konusunda yaşandı.
HİÇ ÇIKMAYAN ŞEFFAFLIK YASASI
Ocak 2015. Hükümete yöneltilen yolsuzluk suçlamalarından rahatsız olduğu bilinen Davutoğlu, ‘şeffaflık yasasını’ çıkarmak istiyordu. Erdoğan ise Saray’a çağırdığı bazı partililere, “Mal bildirimini il ve ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız” diyerek rahatsızlığını iletti. Yasa da rafa kaldırıldı.
DOLMABAHÇE MASASI
28 Şubat 2015. Hükümetten 4, HDP’den 3 temsilci, çözüm süreci kapsamında silahların sustulması için Dolmabahçe’de bir araya geldi. Erdoğan ise Dolmabahçe açıklamasını doğru bulmadığını söyledi.
DAVUTOĞLU’NUN KOALİSYON İSTEĞİ
7 Haziran 2015. Davutoğlu koalisyondan yanaydı. Erdoğan ise koalisyon hükümeti kurulmasına pek sıcak bakmadı, yeniden seçime gidilmesini istedi. Sonuç olarak da 1 Kasım’da öyle oldu.
BAŞKANLIK İKİLEMİ
10 Haziran 2015. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki en büyük anlaşmazlık şüphesiz başkanlık konusuydu. Davutoğlu bazı mecralarda ‘başkanlık sistemi gelmeli’ dese de bunun kendi sonu olduğunu iyi biliyordu. Zira Erdoğan tarafınan Davutoğlu’na yapılan en büyük eleştiri de başkanlık sistemine geçişte gereği gibi davranmamasıydı.
BİNALİ YILDIRIM İÇİN 900 İMZA
10 Eylül 2015. “Reis Hoca’dan memnun değil” sözlerinin söylenmeye başlandığı günlerde AK Parti olağan kongresi yapıldı. 50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Erdoğan ile Davutoğlu arasında anlaşmazlık yaşandı. Ardından ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi Binali Yıldırım için delegelerden 900 imza toplandı. Davutoğlu, listeyi Erdoğan’ın istediği gibi yeniden düzenledi.
AKADEMİSYENLERİN TUTUKLANMASI
29 Mart 2016. ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisine imza atan akademisyenlerin tutuksuz yargılanması gerektiğini söyleyen Davutoğlu’na karşı Erdoğan, “Ne demek ‘tutuksuz yargılansın?’ Suçluysa tutuklu yargılanacak” dedi.
MKYK DARBESİ
29 Nisan 2016. Fitili ateşleyen son olay partideki il ve ilçe başkanlarını atama yetkisinin Davutoğlu’ndan alınması oldu. Erdoğan, kendisinden habersiz parti teşkilatıyla oynanmasını istemiyordu. Bu nedenle bu yetkiyi emrivaki ile MKYK’ya devrettirdi.
PELİKAN MUHTIRASI
1 Mayıs 2016. Bu olaydan 2 gün sonra sosyal medyada ‘Pelikan Dosyası’ ismiyle açılan bir blogda Davutoğlu, Erdoğan’ın arkasından iş çevirmekle ve ihanetle suçlandı.
Davutoğlu bugün Konya’da
AK Parti Olağanüstü Kongresi’nde aday olmayacağını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu bugün Konya’da hemşerileri ile buluşacak. Cuma namazını memleketinde kılacak olan Davutoğlu ardından 2 günlük ziyaret için Bosna’ya hareket edecek.
21 AYLIK SERÜVEN
Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından 27 Ağustos 2014’te Ak Parti Genel Başkanlığı, 28 Ağustos 2014’te ise Başbakanlık koltuğuna oturan Ahmet Davutoğlu’nun geçtiğimiz cuma günü yetkilerinin alınmasıyla zirve yaptı süreç. Ardından Davutoğlu’nu ‘ihanetle’ suçlayan ‘Pelikan Dosyası’ Ankara’nın gündemine oturdu. Salı günü ise Davutoğlu, 28 dakikalık en kısa grup konuşmasını yaptı. ‘Görevi bırakabileceği’ sinyalini verdi bu konuşmada. Ertesi gün ise Saray’da Erdoğan ile görüştü. Kulislere yansıyan bilgilere göre Davutoğlu, Erdoğan’a MKYK’da yetkisini alınmasını sordu. Ardından da olağanüstü kongre kararı alındı. Bu Başbakan’ın görevinin bittiği anlamına geliyordu.
İstifasız yumuşak geçiş
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu görüşmesinden olağanüstü kongre kararı çıkması sonrasında başbakanlık değişiminin nasıl olacağı merak konusu. Davutoğlu’nun istifa etmeyip yumuşak bir geçişle görevi devredeceği bekleniyor. Davutoğlu kongrede aday olmayacak. Kongrede genel başkanlığı devrettikten sonra ise başbakanlığı bırakacak. Erdoğan ise hükümeti kurma görevini genel başkan seçilen isme verecek.
Kongre süreci
AK Parti’deki olağanüstü kongre 22 Mayıs’ta yapılacak. Davutoğlu, kongrede aday olmayacağını açıkladı. AK Parti tüzüğüne göre, kongreye genel başkan veya MKYK’nın ya da delegelerinin en az 5’te birinin yazılı talebi ile gidiliyor. MKYK olağanüstü kongreyi bir hafta içinde ilân etmek durumunda. Kongrenin en geç çağrı tarihinden itibaren 45 gün içinde yapılması gerek.
ERKEN SEÇİM Mİ?
Kulislerde Erdoğan’ın, AK Parti’deki genel başkan değişiminin ardından Ekim-Kasım gibi erken seçime gitmeyi düşündüğü iddiaları konuşulıyor. Başkanlık sistemini getirebilmek için ihtiyaç duyulan vekil sayısına ulaşmak amacıyla baskın seçim yapılabilir. Ancak bu da AK Parti’nin diğer partilerin durumunu göze alarak ‘ince hesap’ yapmasını gerektiriyor. MHP’deki kongre süreci ve terör olayları üzerinde durulması gereken unsurlar.
BAŞKANLIK VE MHP
AK Parti içerisinde başbakanın değişmesi MHP’deki kongre süreci de konuşuluyor. Zira bir anlamda başkanlık sisteminin gelmesi MHP kurultayına bağlı. Anketlere göre lider değiştiren bir MHP % 25 oy alabiliyor. Bu şekilde AK Parti sistem değişikliği için gereken çoğunluğu yakalayamıyor. Erken seçimin, lider değiştiremeyen, iç kargaşa yaşayan MHP’nin zayıfladığı, hatta baraj altı kalacağı, terörle mücadelenin yoğunlaştığı bir dönemde de HDP’nin barajı aşamayacağı, bu durumun da AK Parti’de oy artışı yapacağı düşünüyor.
KENDİ KARARI
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Erdoğan’ın programında yer almayan bir buluşma gerçekleşti. NTV’nin haberine göre, Cumhurbaşkanı, bazı Meclis komisyonu başkanları ile milletvekillerini ağırladı. Görüşmede AK Parti’nin kongre kararı için Erdoğan’ın ‘’Hayırlı olsun. Başbakan’ın kendi kararı’’ dediği öğrenildi. AK Partili Aydın Ünal ise Güçlü cumhurbaşkanı ve güçlü başbakanın iyi sonuçlar doğurmadığını gördük” dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Başbakan Ahmet Davutoğlu, görevi bıraktığına dair açıklama yaparken Davutoğlu’nun danışmanı eski Konya Milletvekili Kerim Özkul ile Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu gözyaşlarını tutamadı.
SARAY DARBESİNE BOYUN EĞDİ
Davutoğlu’nun açıklamalarının ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu’na hakkını helal eden Kılıçdaroğlu, “Sayın Davutoğlu’nu savunmak da bize düştü” dedi. Davutoğlu’nu başbakanlığa kendisinin de sıklıkla vurgu yaptığı milli iradenin getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu 4 Mayıs Saray darbesine boyun eğerek dikta rejimine zemin hazırlamıştır diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu, başbakanlık koltuğunu bırakmasının nedenini açıkladı. Yola çıktığı arkadaşlarının kendisini sattığını belirten Davutoğlu, MKYK’daki 50 kişiden 47’sinin yetkisini tırpanlamasına vurgu yaptı: “Yoldan önce yol arkadaşı sözü vardır. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olmalarını, olmadıklarında da bana söylemelerini isterim.”
HANİ KARDEŞTİK!
%49,5 oy oranıyla başbakan olan Ahmet Davutoğlu için 21 aylık serüven 4 Mayıs darbesiyle sona erdi. Takip edilen yöntemi refik (dost) olma özelliğiyle bağdaştıramadığını söyleyen Davutoğlu, “Mutabakat yok, aday olmam; olanlar benim tercihim değil, zaruret” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından beklenen açıklamayı yaptı. 22 Mayıs 2016 günü olağanüstü kongreye gidileceğini söyledi. Başbakanlık döneminde canla başla çalıştığını ve tüm çalışmalarına milletin şahit olduğunu belirten Davutoğlu, başbakanlığını 3 döneme ayırdı.
GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIM
Davutoğlu konuşmasında 20 ayda yaptığı icraatlardan, başarılarından bahsetti. Ancak başarılı bir başbakanın neden görevi bıraktığını tam olarak açıklayamadı. “Cumhurbaşkanı’mız ‘Emanetçi bir başbakan istemiyorum’ demişti. Doğru bir tavırdı. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun da hakkını vermek için gece gündüz çalıştım” diye konuştu.
YOL ARKADAŞLIĞINA YAKIŞMADI
Son MKYK’da kendisine yapılan ‘yetki alma’ operasyonunu değerlendiren Davutoğlu, “Bu bağlamda son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisi parti usulleri bakımından benim açımdan çok büyük bir önem arz etmiyor. Onun için ilk imzayı kendim attım. Ama takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. İstişareler neticesinde AK Parti’nin birliğinin, beraberliğinin devamı için refik değişmesindense bir genel başkan değişiminin daha doğru olacağı kanaati bende hasıl oldu” dedi.
ADAY DEĞİLİM
Olağanüstü kongrede aday olmayacağını bildiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Peki neden böyle bir karar aldım? Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım. Kimseyle pazarlık yapmadım, inandığım değer ve ilkeler uğruna pazarlığa dayalı bir mevki, makam, talebi, hesabı, vizyonu içinde olmadım. Üçüncüsü, yoldan önce yol arkadaşı.. Yola çıktığım arkadaşlarımın omuz omuza benimle olmasından emin olmak isterim. Benimle olmadığı anlarda da bana söylemelerini isterim. Mutabakatın olmadığı yerde de genel başkanlığa aday olmayı düşünmem.”
HİKAYEYİ BİTİREN SÜREÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki gerginlik hep konuşuldu ancak somut bir açıklama yapılmamış ya da adım atılmamıştı. Bazen satır aralarında bazen de kulislerde konuşuldu anlaşmazlıklar. İşte onlardan bazıları:
FİDAN’IN ADAYLIĞI
10 Şubat 2014. Komuoyuna yansıyan ilk fikir ayrılığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘sır küpü’ diye adlandırılan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Davutoğlu’nun isteğiyle 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olması konusunda yaşandı.
HİÇ ÇIKMAYAN ŞEFFAFLIK YASASI
Ocak 2015. Hükümete yöneltilen yolsuzluk suçlamalarından rahatsız olduğu bilinen Davutoğlu, ‘şeffaflık yasasını’ çıkarmak istiyordu. Erdoğan ise Saray’a çağırdığı bazı partililere, “Mal bildirimini il ve ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız” diyerek rahatsızlığını iletti. Yasa da rafa kaldırıldı.
DOLMABAHÇE MASASI
28 Şubat 2015. Hükümetten 4, HDP’den 3 temsilci, çözüm süreci kapsamında silahların sustulması için Dolmabahçe’de bir araya geldi. Erdoğan ise Dolmabahçe açıklamasını doğru bulmadığını söyledi.
DAVUTOĞLU’NUN KOALİSYON İSTEĞİ
7 Haziran 2015. Davutoğlu koalisyondan yanaydı. Erdoğan ise koalisyon hükümeti kurulmasına pek sıcak bakmadı, yeniden seçime gidilmesini istedi. Sonuç olarak da 1 Kasım’da öyle oldu.
BAŞKANLIK İKİLEMİ
10 Haziran 2015. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki en büyük anlaşmazlık şüphesiz başkanlık konusuydu. Davutoğlu bazı mecralarda ‘başkanlık sistemi gelmeli’ dese de bunun kendi sonu olduğunu iyi biliyordu. Zira Erdoğan tarafınan Davutoğlu’na yapılan en büyük eleştiri de başkanlık sistemine geçişte gereği gibi davranmamasıydı.
BİNALİ YILDIRIM İÇİN 900 İMZA
10 Eylül 2015. “Reis Hoca’dan memnun değil” sözlerinin söylenmeye başlandığı günlerde AK Parti olağan kongresi yapıldı. 50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Erdoğan ile Davutoğlu arasında anlaşmazlık yaşandı. Ardından ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi Binali Yıldırım için delegelerden 900 imza toplandı. Davutoğlu, listeyi Erdoğan’ın istediği gibi yeniden düzenledi.
AKADEMİSYENLERİN TUTUKLANMASI
29 Mart 2016. ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisine imza atan akademisyenlerin tutuksuz yargılanması gerektiğini söyleyen Davutoğlu’na karşı Erdoğan, “Ne demek ‘tutuksuz yargılansın?’ Suçluysa tutuklu yargılanacak” dedi.
MKYK DARBESİ
29 Nisan 2016. Fitili ateşleyen son olay partideki il ve ilçe başkanlarını atama yetkisinin Davutoğlu’ndan alınması oldu. Erdoğan, kendisinden habersiz parti teşkilatıyla oynanmasını istemiyordu. Bu nedenle bu yetkiyi emrivaki ile MKYK’ya devrettirdi.
PELİKAN MUHTIRASI
1 Mayıs 2016. Bu olaydan 2 gün sonra sosyal medyada ‘Pelikan Dosyası’ ismiyle açılan bir blogda Davutoğlu, Erdoğan’ın arkasından iş çevirmekle ve ihanetle suçlandı.
Davutoğlu bugün Konya’da
AK Parti Olağanüstü Kongresi’nde aday olmayacağını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu bugün Konya’da hemşerileri ile buluşacak. Cuma namazını memleketinde kılacak olan Davutoğlu ardından 2 günlük ziyaret için Bosna’ya hareket edecek.
21 AYLIK SERÜVEN
Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından 27 Ağustos 2014’te Ak Parti Genel Başkanlığı, 28 Ağustos 2014’te ise Başbakanlık koltuğuna oturan Ahmet Davutoğlu’nun geçtiğimiz cuma günü yetkilerinin alınmasıyla zirve yaptı süreç. Ardından Davutoğlu’nu ‘ihanetle’ suçlayan ‘Pelikan Dosyası’ Ankara’nın gündemine oturdu. Salı günü ise Davutoğlu, 28 dakikalık en kısa grup konuşmasını yaptı. ‘Görevi bırakabileceği’ sinyalini verdi bu konuşmada. Ertesi gün ise Saray’da Erdoğan ile görüştü. Kulislere yansıyan bilgilere göre Davutoğlu, Erdoğan’a MKYK’da yetkisini alınmasını sordu. Ardından da olağanüstü kongre kararı alındı. Bu Başbakan’ın görevinin bittiği anlamına geliyordu.
İstifasız yumuşak geçiş
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu görüşmesinden olağanüstü kongre kararı çıkması sonrasında başbakanlık değişiminin nasıl olacağı merak konusu. Davutoğlu’nun istifa etmeyip yumuşak bir geçişle görevi devredeceği bekleniyor. Davutoğlu kongrede aday olmayacak. Kongrede genel başkanlığı devrettikten sonra ise başbakanlığı bırakacak. Erdoğan ise hükümeti kurma görevini genel başkan seçilen isme verecek.
Kongre süreci
AK Parti’deki olağanüstü kongre 22 Mayıs’ta yapılacak. Davutoğlu, kongrede aday olmayacağını açıkladı. AK Parti tüzüğüne göre, kongreye genel başkan veya MKYK’nın ya da delegelerinin en az 5’te birinin yazılı talebi ile gidiliyor. MKYK olağanüstü kongreyi bir hafta içinde ilân etmek durumunda. Kongrenin en geç çağrı tarihinden itibaren 45 gün içinde yapılması gerek.
ERKEN SEÇİM Mİ?
Kulislerde Erdoğan’ın, AK Parti’deki genel başkan değişiminin ardından Ekim-Kasım gibi erken seçime gitmeyi düşündüğü iddiaları konuşulıyor. Başkanlık sistemini getirebilmek için ihtiyaç duyulan vekil sayısına ulaşmak amacıyla baskın seçim yapılabilir. Ancak bu da AK Parti’nin diğer partilerin durumunu göze alarak ‘ince hesap’ yapmasını gerektiriyor. MHP’deki kongre süreci ve terör olayları üzerinde durulması gereken unsurlar.
BAŞKANLIK VE MHP
AK Parti içerisinde başbakanın değişmesi MHP’deki kongre süreci de konuşuluyor. Zira bir anlamda başkanlık sisteminin gelmesi MHP kurultayına bağlı. Anketlere göre lider değiştiren bir MHP % 25 oy alabiliyor. Bu şekilde AK Parti sistem değişikliği için gereken çoğunluğu yakalayamıyor. Erken seçimin, lider değiştiremeyen, iç kargaşa yaşayan MHP’nin zayıfladığı, hatta baraj altı kalacağı, terörle mücadelenin yoğunlaştığı bir dönemde de HDP’nin barajı aşamayacağı, bu durumun da AK Parti’de oy artışı yapacağı düşünüyor.
KENDİ KARARI
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Erdoğan’ın programında yer almayan bir buluşma gerçekleşti. NTV’nin haberine göre, Cumhurbaşkanı, bazı Meclis komisyonu başkanları ile milletvekillerini ağırladı. Görüşmede AK Parti’nin kongre kararı için Erdoğan’ın ‘’Hayırlı olsun. Başbakan’ın kendi kararı’’ dediği öğrenildi. AK Partili Aydın Ünal ise Güçlü cumhurbaşkanı ve güçlü başbakanın iyi sonuçlar doğurmadığını gördük” dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Başbakan Ahmet Davutoğlu, görevi bıraktığına dair açıklama yaparken Davutoğlu’nun danışmanı eski Konya Milletvekili Kerim Özkul ile Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu gözyaşlarını tutamadı.
SARAY DARBESİNE BOYUN EĞDİ
Davutoğlu’nun açıklamalarının ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu’na hakkını helal eden Kılıçdaroğlu, “Sayın Davutoğlu’nu savunmak da bize düştü” dedi. Davutoğlu’nu başbakanlığa kendisinin de sıklıkla vurgu yaptığı milli iradenin getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu 4 Mayıs Saray darbesine boyun eğerek dikta rejimine zemin hazırlamıştır diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu, başbakanlık koltuğunu bırakmasının nedenini açıkladı. Yola çıktığı arkadaşlarının kendisini sattığını belirten Davutoğlu, MKYK’daki 50 kişiden 47’sinin yetkisini tırpanlamasına vurgu yaptı: “Yoldan önce yol arkadaşı sözü vardır. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olmalarını, olmadıklarında da bana söylemelerini isterim.”
HANİ KARDEŞTİK!
%49,5 oy oranıyla başbakan olan Ahmet Davutoğlu için 21 aylık serüven 4 Mayıs darbesiyle sona erdi. Takip edilen yöntemi refik (dost) olma özelliğiyle bağdaştıramadığını söyleyen Davutoğlu, “Mutabakat yok, aday olmam; olanlar benim tercihim değil, zaruret” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından beklenen açıklamayı yaptı. 22 Mayıs 2016 günü olağanüstü kongreye gidileceğini söyledi. Başbakanlık döneminde canla başla çalıştığını ve tüm çalışmalarına milletin şahit olduğunu belirten Davutoğlu, başbakanlığını 3 döneme ayırdı.
GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIM
Davutoğlu konuşmasında 20 ayda yaptığı icraatlardan, başarılarından bahsetti. Ancak başarılı bir başbakanın neden görevi bıraktığını tam olarak açıklayamadı. “Cumhurbaşkanı’mız ‘Emanetçi bir başbakan istemiyorum’ demişti. Doğru bir tavırdı. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun da hakkını vermek için gece gündüz çalıştım” diye konuştu.
YOL ARKADAŞLIĞINA YAKIŞMADI
Son MKYK’da kendisine yapılan ‘yetki alma’ operasyonunu değerlendiren Davutoğlu, “Bu bağlamda son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisi parti usulleri bakımından benim açımdan çok büyük bir önem arz etmiyor. Onun için ilk imzayı kendim attım. Ama takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. İstişareler neticesinde AK Parti’nin birliğinin, beraberliğinin devamı için refik değişmesindense bir genel başkan değişiminin daha doğru olacağı kanaati bende hasıl oldu” dedi.
ADAY DEĞİLİM
Olağanüstü kongrede aday olmayacağını bildiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Peki neden böyle bir karar aldım? Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım. Kimseyle pazarlık yapmadım, inandığım değer ve ilkeler uğruna pazarlığa dayalı bir mevki, makam, talebi, hesabı, vizyonu içinde olmadım. Üçüncüsü, yoldan önce yol arkadaşı.. Yola çıktığım arkadaşlarımın omuz omuza benimle olmasından emin olmak isterim. Benimle olmadığı anlarda da bana söylemelerini isterim. Mutabakatın olmadığı yerde de genel başkanlığa aday olmayı düşünmem.”
HİKAYEYİ BİTİREN SÜREÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki gerginlik hep konuşuldu ancak somut bir açıklama yapılmamış ya da adım atılmamıştı. Bazen satır aralarında bazen de kulislerde konuşuldu anlaşmazlıklar. İşte onlardan bazıları:
FİDAN’IN ADAYLIĞI
10 Şubat 2014. Komuoyuna yansıyan ilk fikir ayrılığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘sır küpü’ diye adlandırılan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Davutoğlu’nun isteğiyle 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olması konusunda yaşandı.
HİÇ ÇIKMAYAN ŞEFFAFLIK YASASI
Ocak 2015. Hükümete yöneltilen yolsuzluk suçlamalarından rahatsız olduğu bilinen Davutoğlu, ‘şeffaflık yasasını’ çıkarmak istiyordu. Erdoğan ise Saray’a çağırdığı bazı partililere, “Mal bildirimini il ve ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız” diyerek rahatsızlığını iletti. Yasa da rafa kaldırıldı.
DOLMABAHÇE MASASI
28 Şubat 2015. Hükümetten 4, HDP’den 3 temsilci, çözüm süreci kapsamında silahların sustulması için Dolmabahçe’de bir araya geldi. Erdoğan ise Dolmabahçe açıklamasını doğru bulmadığını söyledi.
DAVUTOĞLU’NUN KOALİSYON İSTEĞİ
7 Haziran 2015. Davutoğlu koalisyondan yanaydı. Erdoğan ise koalisyon hükümeti kurulmasına pek sıcak bakmadı, yeniden seçime gidilmesini istedi. Sonuç olarak da 1 Kasım’da öyle oldu.
BAŞKANLIK İKİLEMİ
10 Haziran 2015. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki en büyük anlaşmazlık şüphesiz başkanlık konusuydu. Davutoğlu bazı mecralarda ‘başkanlık sistemi gelmeli’ dese de bunun kendi sonu olduğunu iyi biliyordu. Zira Erdoğan tarafınan Davutoğlu’na yapılan en büyük eleştiri de başkanlık sistemine geçişte gereği gibi davranmamasıydı.
BİNALİ YILDIRIM İÇİN 900 İMZA
10 Eylül 2015. “Reis Hoca’dan memnun değil” sözlerinin söylenmeye başlandığı günlerde AK Parti olağan kongresi yapıldı. 50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Erdoğan ile Davutoğlu arasında anlaşmazlık yaşandı. Ardından ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi Binali Yıldırım için delegelerden 900 imza toplandı. Davutoğlu, listeyi Erdoğan’ın istediği gibi yeniden düzenledi.
AKADEMİSYENLERİN TUTUKLANMASI
29 Mart 2016. ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisine imza atan akademisyenlerin tutuksuz yargılanması gerektiğini söyleyen Davutoğlu’na karşı Erdoğan, “Ne demek ‘tutuksuz yargılansın?’ Suçluysa tutuklu yargılanacak” dedi.
MKYK DARBESİ
29 Nisan 2016. Fitili ateşleyen son olay partideki il ve ilçe başkanlarını atama yetkisinin Davutoğlu’ndan alınması oldu. Erdoğan, kendisinden habersiz parti teşkilatıyla oynanmasını istemiyordu. Bu nedenle bu yetkiyi emrivaki ile MKYK’ya devrettirdi.
PELİKAN MUHTIRASI
1 Mayıs 2016. Bu olaydan 2 gün sonra sosyal medyada ‘Pelikan Dosyası’ ismiyle açılan bir blogda Davutoğlu, Erdoğan’ın arkasından iş çevirmekle ve ihanetle suçlandı.
Davutoğlu bugün Konya’da
AK Parti Olağanüstü Kongresi’nde aday olmayacağını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu bugün Konya’da hemşerileri ile buluşacak. Cuma namazını memleketinde kılacak olan Davutoğlu ardından 2 günlük ziyaret için Bosna’ya hareket edecek.
21 AYLIK SERÜVEN
Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından 27 Ağustos 2014’te Ak Parti Genel Başkanlığı, 28 Ağustos 2014’te ise Başbakanlık koltuğuna oturan Ahmet Davutoğlu’nun geçtiğimiz cuma günü yetkilerinin alınmasıyla zirve yaptı süreç. Ardından Davutoğlu’nu ‘ihanetle’ suçlayan ‘Pelikan Dosyası’ Ankara’nın gündemine oturdu. Salı günü ise Davutoğlu, 28 dakikalık en kısa grup konuşmasını yaptı. ‘Görevi bırakabileceği’ sinyalini verdi bu konuşmada. Ertesi gün ise Saray’da Erdoğan ile görüştü. Kulislere yansıyan bilgilere göre Davutoğlu, Erdoğan’a MKYK’da yetkisini alınmasını sordu. Ardından da olağanüstü kongre kararı alındı. Bu Başbakan’ın görevinin bittiği anlamına geliyordu.
İstifasız yumuşak geçiş
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu görüşmesinden olağanüstü kongre kararı çıkması sonrasında başbakanlık değişiminin nasıl olacağı merak konusu. Davutoğlu’nun istifa etmeyip yumuşak bir geçişle görevi devredeceği bekleniyor. Davutoğlu kongrede aday olmayacak. Kongrede genel başkanlığı devrettikten sonra ise başbakanlığı bırakacak. Erdoğan ise hükümeti kurma görevini genel başkan seçilen isme verecek.
Kongre süreci
AK Parti’deki olağanüstü kongre 22 Mayıs’ta yapılacak. Davutoğlu, kongrede aday olmayacağını açıkladı. AK Parti tüzüğüne göre, kongreye genel başkan veya MKYK’nın ya da delegelerinin en az 5’te birinin yazılı talebi ile gidiliyor. MKYK olağanüstü kongreyi bir hafta içinde ilân etmek durumunda. Kongrenin en geç çağrı tarihinden itibaren 45 gün içinde yapılması gerek.
ERKEN SEÇİM Mİ?
Kulislerde Erdoğan’ın, AK Parti’deki genel başkan değişiminin ardından Ekim-Kasım gibi erken seçime gitmeyi düşündüğü iddiaları konuşulıyor. Başkanlık sistemini getirebilmek için ihtiyaç duyulan vekil sayısına ulaşmak amacıyla baskın seçim yapılabilir. Ancak bu da AK Parti’nin diğer partilerin durumunu göze alarak ‘ince hesap’ yapmasını gerektiriyor. MHP’deki kongre süreci ve terör olayları üzerinde durulması gereken unsurlar.
BAŞKANLIK VE MHP
AK Parti içerisinde başbakanın değişmesi MHP’deki kongre süreci de konuşuluyor. Zira bir anlamda başkanlık sisteminin gelmesi MHP kurultayına bağlı. Anketlere göre lider değiştiren bir MHP % 25 oy alabiliyor. Bu şekilde AK Parti sistem değişikliği için gereken çoğunluğu yakalayamıyor. Erken seçimin, lider değiştiremeyen, iç kargaşa yaşayan MHP’nin zayıfladığı, hatta baraj altı kalacağı, terörle mücadelenin yoğunlaştığı bir dönemde de HDP’nin barajı aşamayacağı, bu durumun da AK Parti’de oy artışı yapacağı düşünüyor.
KENDİ KARARI
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Erdoğan’ın programında yer almayan bir buluşma gerçekleşti. NTV’nin haberine göre, Cumhurbaşkanı, bazı Meclis komisyonu başkanları ile milletvekillerini ağırladı. Görüşmede AK Parti’nin kongre kararı için Erdoğan’ın ‘’Hayırlı olsun. Başbakan’ın kendi kararı’’ dediği öğrenildi. AK Partili Aydın Ünal ise Güçlü cumhurbaşkanı ve güçlü başbakanın iyi sonuçlar doğurmadığını gördük” dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Başbakan Ahmet Davutoğlu, görevi bıraktığına dair açıklama yaparken Davutoğlu’nun danışmanı eski Konya Milletvekili Kerim Özkul ile Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu gözyaşlarını tutamadı.
SARAY DARBESİNE BOYUN EĞDİ
Davutoğlu’nun açıklamalarının ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu’na hakkını helal eden Kılıçdaroğlu, “Sayın Davutoğlu’nu savunmak da bize düştü” dedi. Davutoğlu’nu başbakanlığa kendisinin de sıklıkla vurgu yaptığı milli iradenin getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu 4 Mayıs Saray darbesine boyun eğerek dikta rejimine zemin hazırlamıştır diye konuştu.