Fransız Meclisi, 1 Temmuz’da Ermeni soykırımı iddialarının inkârını suç sayan yasa tasarısını kabul etti. Ancak Türk Dışişleri’nin, skandal bir şekilde olayı Fransız haber ajansı AFP’nin son dakika haberinden öğrendiği ortaya çıktı. Tasarıya tepki de 6 gün sonra geldi. Daha önce Ermeni meselesi sebebiyle Fransa’yla diplomatik ilişkilerini 3 kez askıya alan Ankara’nın dışişleri sözcüsü seviyesinde ‘ifade özgürlüğü’ tepkisi vermesi ise alay konusu oldu. Paris’in, Ankara’nın ‘soykırım’ kararı alan Almanya’ya cılız tepki vermesi üzerine harekete geçtiği öğrenildi.
Terör tehdidi, Euro 2016 turnuvası ve çalışma yasası nedeniyle olağanüstü günlerden geçen Fransa’da Milli Meclis, 1 Temmuz günü öğleden sonra savaş suçlarının inkârını cezalandıran yasa tasarısını oyluyor. Mecliste sadece 21 milletvekili var. Tasarının görüşülmesi esnasında hükümetten gelen bir son dakika değişiklik önergesi ile yasa teklifine “sorumluluları hukuk karşısına çıkarılmamış insanlığa karşı işlenmiş suçların inkârı da dahil…” ibaresi ekleniyor. Tüm siyasi partileri temsilen 21 milletvekilinin parmak kaldırması üzerine yasa oybirliğiyle kabul ediliyor. Ermeni asıllı Fransız Sosyalist Milletvekili Henri Jibayel, oylamanın ardından, “Bu, siyasi kariyerimin en mutlu günü.” ifadesini kullanıyor. Bu sevincin sebebi, yasayı hazırlayan Eşitlik Bakanı Ericka Bereigts’in, “Bu yasa, doğal olarak Ermeni soykırımının inkârını da suç kapsamına alıyor.” sözleriyle anlaşılıyor. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın, 2012’de seçilmeden önce Ermeni diasporasına verdiği sözü tutmak için bu yasayı hazırlattığı ortaya çıkıyor.
Yasa tasarısı son dakika değişikliğiyle Ermeni soykırımı iddialarının inkârının 45 bin Euro para ve 1 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını öngörüyor. Türkiye’nin Avrupa’daki en önemli ticari ve siyasi ortaklarından Fransa’yla diplomatik ilişkilerinin seyrini belirleyen “Ermeni soykırımı” iddialarının cezalandırılmasını öngören yasa tasarısı sessiz sedasız kabul edilmiş oluyor. Türkiye Cumhuriyeti Paris Büyükelçiliği ise Fransız hükümetinin bu girişimini, AFP haber ajansının son dakika haberiyle öğreniyor. 2012’de benzer bir yasa tasarısını büyük bir diplomatik çabayla ve lobi çalışmasıyla Anayasa Mahkemesi’ne götürmeyi başaran Türk diplomasisi, bu sefer tasarıdan haberdar bile edilmiyor. Son 2 yıldır tüm Avrupa’da olduğu gibi Fransa’da da daha çok iktidar muhalifi vatandaşlarını fişleme, resmi muhataplarına şikâyet etme gibi Ankara’dan gelen gündemlere enerjisini sarf eden Türk diplomatlar, AFP’den öğrendikleri haberin şokunu yaşıyor.
ANKARA’NIN TEPKİSİ HABER BİLE OLMADI
2012’de diplomatik ilişkilerin askıya alınması ve Fransa’ya ekonomik boykot uygulanmasına yol açan yasa tasarısının tekrar kabul edilmesine Ankara’dan ilk tepki ise tam 6 gün sonra dışişleri sözcüsü seviyesinde geliyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, salı günü yaptığı açıklamada, “Beklentimiz, Fransız Senatosu’nun tasarıyı, ifade özgürlüğünü sınırlama riski taşıyan unsurlarından arındırmasıdır.” ifadeleriyle Paris’e ifade özgürlüğü uyarısında bulunuyor. Akademisyenlerin imza kampanyası, gazetecilerin yazdıkları haber ve köşe yazısı, sıradan vatandaşların sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklandığı Türkiye’den Fransa’ya “ifade özgürlüğü” uyarısı yapılması Paris’te istihza ile karşılanıyor. Türkiye’nin cılız tepkisi Fransız medyasında haber dahi olmuyor.
Türkiye’nin tasarıya bir hafta sessiz kalması ve sonra Paris’in beklediğinin çok altında cılız bir tepki vermesi Fransız Dışişleri’nde dahi şaşkınlığa yol açtı. Zira, iki ülke 2001, 2006 ve 2012’de Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin yasa tasarıları nedeniyle 3 kez diplomatik ilişkilerini askıya almıştı. Türkiye-Fransa ilişkilerinde 1996-2016 yılları arasına damgasını vuran Ermeni meselesinde Fransa’daki Ermeni diasporası istediğini almaya çok yakın. Milli Meclis’te kabul edilen yasa tasarısının Senato’da kabul edilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Almanya’ya cılız tepki harekete geçirdi
Fransız hükümeti, Ermeni soykırımı iddiasının inkârını cezalandıran yasa konusunda adım atmaya hazırlandığı günlerde Almanya’nın ‘soykırım’ yasasını gündeme alması üzerine beklemeye geçti. Ankara’nın yasa hakkında kürsüden verilen sert mesajlar dışında Berlin’e karşı hiçbir somut yaptırımda bulunmaması üzerine ‘Ermeni soykırımı’ önergesinin hükümet inisiyatifiyle yasa tasarısına eklenmesi kararlaştırıldı. “Eşitlik ve Vatandaşlık” yasasının ilk taslağında ve aylar süren komisyon sürecinde hiç gündeme getirilmeyen ‘soykırım’ önergesi, meclisteki oylamaya dakikalar kala eklendi ve kabul edildi.
Türk diplomasisi çaresiz kaldı
Sessiz sedasız Fransız Meclisi’nden geçen tasarı 2012’deki Türk diplomasisi ile bugünkü arasındaki farkı da ortaya koydu. Rusya, Suriye, IŞİD, İsrail gibi çok sayıda dosyayla aynı anda boğuşan Türk diplomasisi, geçmişte ana gündemlerinden biri olan 1915 olayları konusunda Almanya ve Fransa gibi ülkelerin girişimlerine karşı artık çaresiz. Ayrıca 2012’de soykırım yasasına karşı 35 bin kişinin katıldığı yürüyüş düzenleyen Fransa’daki 600 bin nüfuslu Türk toplumu da tamamen bölünmüş durumda. Diyanet teşkilatı siyasallaşırken, başkonsolosluklar vesilesiyle desteklenen AKP’nin Avrupa’daki paravan dernekleri UETD gibi yapılar Türk kökenli toplumu bir araya getirebilecek güce sahip değil. Yasa tasarısının yeniden Anayasa Mahkemesi’ne takılıp takılmayacağı ya da Fransalı Türklere ne derece menfi etkisinin olacağı henüz belli değil. Ancak Fransa Ermeni Kuruluşları Koordinasyon Konseyi Eşbaşkanı Ara Toranian, şimdiden soykırımı inkâr edenlerin yargı önüne çıkması için Ermeni derneklerinin organize bir çalışma yürüteceğini söylüyor.
EMRE DEMİR PARİS