Türkiye’deki yaşanan darbe girişimi ve darbeden sonra Hizmet hareketinin suçlu olarak gösterip Almanya’daki Hizmet gönüllülerine ve Hizmet kurumlarına yapılan saldırılar Alman gazetelerinde geniş yankı buluyor.
Berliner Zeitung gazetesi yazarı Maritta Taklec Türkiye’de yaşanan olaylarla alakalı yayınladığı bir haberde Berlin’deki Türklerin durumunu değerlendiriyor. Taklec haberinin başlığı “Berlin’deki Türkler Müslümandan Müslümana nefret söylemleri”. Haberin içeriğinde ise Taklec House of One adlı projeden bahsediyor. Taklec proje kapsamında Müslüman tarafı temsil eden Forum Dialog e.V. başkanı Celal Fındık’ın açıklamalarına yer veriyor. Fındık yaptığı açıklamada Güleni sevdiğini ve yaşanan olaylardan dolayı şoke olduğunu söylüyor. Fındık darbe girişiminden hemen sonra Hizmet hareketinin düşman olarak ilan edilip linç kampanyasının başlatılmasını anlamadığını dile getiriyor. Aynı kampanyaların Almanya’da sosyalleşmiş bazı Türkler tarafından yapılmasını ise hiç anlayamadığının altını çiziyor.
Focus dergisi yayınladığı bir haberde Almanya’da Erdoğan’a “hainlik” yaptığı iddia edilenlerin listesinin belli olduğunu yazıyor. Focus Almanya’daki Erdoğan sempatizanlarının listeler hazırlayıp sosyal medya üzerinden yaydıklarını dile getiriyor.Listelerin amacını yazan dergi listelerle Hizmet hareketine yakın olan kurumlar ve şirketlerin Erdoğan taraftarları tarafından boykot edilmesinin hedeflendiğini söylüyor.Listede en baş sıralarda ise Jettingen’de bulunan bir Özel Kız koleji geliyor. Kolejin müdiresi Monika Weltz’in açıklamalarına yer veren dergi, Weltz’in yaşananları anlamadığını ve okuluna karşı sürdürülen bu çirkin kampanyalara ve saldırılara anlam veremediğini yazıyor. Weltz ayrıca okulunda bulunan kız öğrencilerin Gülen ismi ileverilen eğitim ve örgenciler ve okulun birbiriyle nasıl bağdaştırıldığını anlamadığınısöylüyor. Weltz verilen derslerin hiç birinde Gülen yâda ona yakın olan kişi ve kurumların hiçbir düşüncesinin aktarılmadığının altını çiziyor.
Süddeutsche Zeitung yayınladığı bir haberde Almanya’daki hizmet hareketinin Türkiye’deki yaşananları anlatmak için günah çekisi olarak kullanıldığını ifade ediyor. Haberde Hizmet hareketinin Almanya’da çok sayıda eğitim kurumlarının olduğuna dikkat çekiliyor. Bu kurumların Alman kurumları ile hiçbir farkının olmadığının altı çiziliyor. Kurumların Alman yasalarına uygun ve denetim halinde olduğu da ifade ediliyor.Haberde Almanya’nın Agusburg şehrinde Türkiye’deki darbe girişiminden sonra bir yuvanın camlarının taşlanmasına ise anlam verilemediği ifade ediliyor. Haberde son olarak ise çocuk yuvasına yapılan bu saldırının anlamsız olduğuna dikkat çekiliyor. Yuvaya giden çocukların ne tür bir darbe girişimi ile alakasının olabileceğine anlam verilemiyor.
Berliner Morgenpost gazetesi yazarı Paul Nehf yazdığı haberde Erdoğan’ın Fethullah Gülene karşı sürdürdüğü savaşın Almanya’ya kadar uzandığını yazıyor. Nehf geçtiğimiz haftalarda çeşitli Hizmet kurumlarına yapılan saldırıları ele alarak şiddetin hiç bir şeye çözüm olamayacağını yazıyor. Nehf Zaman Almanya genel yayın yönetmeni Dursun Çelik’in Taz gazetesine yaptığı bir demeçten yola çıkarak Hizmet gönüllülerinin yanı sıra normal gazete abonelerine bile baskı yapıldığını ifade ediyor.
WELT gazetesi yayınladığı son haberde Almanya’daki işadamlarına karşı yapılan nefret kampanyasına değiniyor. WELT Almanya’da sosyal medya aracılığıyla hizmet hareketine yakın olan şirketlerin isimlerinin liste halinde dağıtıldığına dikkat çekiyor. Bu listelerdeki şirketleri boykot etme çağrısında bulunan şahısların bazılarının ise şirket sahiplerini bizzat ölüm ile tehdit ettiklerine de dikkat çekiyor. Almanya’nın Gelsenkirchen şehrindeki bir dükkan sahibinin açıklamasına yer verilen haberde, dükkan sahibinin bugün Almanya´da yaşananlarla 1930 yılında Almanya’da Yahudilerin yaşadıkları arasında benzerlikler olduğunu söylediğini sayfalarına aktarmış.
BERLİN ZAMAN