Anadolu’dan,
Avustralya’ya gelişin 48.yıldönümü (2):
Turgut Özal Gelibolu Camii’inde soydaşlarımıza
hitabederek: “Sydney’deki vatandaşlarımızın,
soydaşlarımızın büyük çoğunluğunun bulunduğu bu mekanda, bir araya gelmek nasip
oldu. Bundan dolayı, Allah’a hamdediyorum. Bakın, artık Türkiye’nin
Cumhurbaşkanı, bakanları ve yöneticileri eskiden gelemediği Yeni Zelanda ve
Avustralya gibi uzak yerlere rahatlıkla gelebiliyorlar. Sizden önemli bir isteğim
var. Bir arada olduğunuz zaman, birliğiniz olduğu zaman, yani aranıza ihtilaf
girmediği zaman, birbirinizle sırt sırta verdiğiniz zaman, sayınız fazla olmasa
da, sözünüz buradaki yetilirler tarafından dinlenir. Şimdi bakınız, dışardan
gelirken gördüm. Bu cami, camiler minareleriyle daha önem kazanır. Minareler
dış âleme yukarıya uzanmış füzeler gibi duruyor. Bu öyle mi değil
mi?” dedi.
Merhum
Turgut Özal, 1989 yılında Avustralya’ya Cumhurbaşkanı düzeyinde yapmış olduğu
ilk resmi ziyaret çerçevesinde, Sydney’de Anadolu’nun çeşitli yerlerinden gelen
vatandaşlarımıza hitabetti. Turgut Özal,
Sydney’de Türk toplumunun ağırlıklı olarak ikamet ettiği Auburn bölgesinde
yaptığı duygu dolu konuşması, vatandaşlarımız tarafından sevgiyle karşılandı.
Hem Osmanlı Mimarisi’ne uygun olması, hem de Gelibolu ismini taşıması nedeniyle
sembolik bir özelliğe sahip olan Auburn Gelibolu Camii’nin, o dönemde
tamamlanamamış ve inşaat halindeki bölümünde, toplumumuza hitap eden Özal,
konuşmasında şunları dile getirdi:“Avustralya’da yaşayan mukim, sevgili
vatandaşlarımız ve soydaşlarımız; Hepinize sevgiler, saygılar sunuyorum. Bir
çoğunuzun, buraya gelişi yıllar olmuştur. Çok uzun yıllar bunlar. Hatta burada
ikinci jenerasyon doğup, büyüyüp okudu. Bizler devlet adamları olarak, Türkiye’mizin
içinde bulunduğu şartlardan dolayı, uzun zaman bu uzak mesafelere gelemedik.
Ama Allah’a hamd olsun, bugün buradayız. Bu Allah evinin çatısı altında.
Sydney’deki vatandaşlarımızın, soydaşlarımızın büyük çoğunluğunun bulunduğu bu
mekanda, bir araya gelmek nasip oldu. Bundan dolayı, Allah’a hamdediyorum.
Bakın, artık Türkiye’nin Cumhurbaşkanı, bakanları ve yöneticileri eskiden
gelemediği Yeni Zelanda ve Avustralya gibi uzak yerlere rahatlıkla
gelebiliyorlar. Bu oldukça önemli bir hadisedir. Artık burada yalnız
değilsiniz. Burada başınız dara düştüğü zaman arkanızda koskoca 56 milyonluk
bir Türkiye var. Dünyada itibarı artmış, sözü geçen, komşularından durumu çok
daha iyi vaziyette olan, koskocaman bir Türkiye var. Bir şey daha söyleyeyim,
buraya Türkiye ve Kıbrıs’tan göç etmiş kardeşlerimiz var. Buranın vatandaşları
olsanız da, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilirsiniz. İkinci vatandaşı da
olabilirsiniz. Yani çifte vatandaşlık veriliyor. Böyle bir hakkınız var.
MİNARELER, DIŞ ALEME YUKARIYA UZANMIŞ FÜZELER GİBİDİR
Sizden önemli bir isteğim var. Bir arada olduğunuz
zaman, birliğiniz olduğu zaman, yani aranıza ihtilaf girmediği zaman,
birbirinizle sırt sırta verdiğiniz zaman, sayınız fazla olmasa da, sözünüz
dinlenir. Şimdi bakınız, dışardan gelirken gördüm. Bu cami, camiler
minareleriyle daha önem kazanır. Minareler dış âleme yukarıya uzanmış
füzeler gibi duruyor. Bu öyle mi değil mi? Bizim kültürümüzün başka kültürlerin
arasında sağlam durması için, Türkiye’nin buralara elini uzatması gerekiyor. Buna
daha çok ihtiyaç vardır. Hiç şüpheniz olmasın. Bakınız bugün, bu ziyaret
sırasında bunu konuştuk. Bunların havayolları bizim buraya gelmemize mani
oluyordu. Ama ilk defa, farklı bir muamele gördük. THY’nin
ulaştırma bakanımızın gayretiyle, buraya Singapur üzerinden gelmek
üzere Charter seferlerini başlatıyoruz. Türkiye’nin daha fazla elini
uzatmasına ihtiyaç var. Buradan Türkiye, Türkiye’den buraya kargo taşınacak,
eşya taşınacak, yolcu taşınacak. Ve inşallah yolcu sayısı artarsa, bu seferler
normal uçak seferlerine başlayacak. Buradan çocuklarınızın gelip Türkiye’yi
gezip görmelerini istiyorum. Unutmayınız, Allah’ın izniyle bizlerin desteği ve
sizlerin gayretleriyle yarım kalan Gelibolu Camii inşaatını bitireceğiz.
Size doyum olmaz. Yolumuz uzun. 17 saat yol gideceğiz. Türkiye’de bekleyenler
var. Elinizdeki afişi gördüm. Okul isteğiniz üzerindeki talebinizin üzerinde
hassasiyetle duracağım. İnşallah yakın zamanlarda, arkadaşlarımızı buralarda
daha sık göreceksiniz. Hepinize saygılar sunuyorum.”
Özal’ın konuşması sık sık kesen vatandaşlar, sevgi
gösterilerinde bulunarak “Artık başımız dik…” “Gittiğiniz yoldan şaşmayın
Cumhurbaşkanım…”” sözleriyle karşılık veriyor.