• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Genel Gündem

1994-2016: KÜRT MESELESİ SİL BAŞTAN, 1990’LARA GERİ DÖNDÜK

Kasım 5, 2016
in Genel Gündem, RÖPORTAJ
Avustralya’daki sığınmacıların durumu, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşındı
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

[KEMAL AY-TR724.COM]

“Meclis’te PKK’nın barındığı bir gölge vardır, bunu Meclis’in üzerinden kaldırmakla yükümlüyüz” sözünü sizce kim söylemiştir? Ya da şunu: “Eşkıyayı Bekaa’da (Kandil’de) aramaya gerek yok. Maalesef bunların bir kısmı Yüce Meclis’in çatısı altındadır.”

HDP Eş Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın yanı sıra, HDP’li 11 milletvekilini gözaltına alıp 9’unu tutuklayan bugünün Türkiye’sinde siyasetçiler ya da güvenlik bürokrasisi tarafından söylense, sırıtmayacak sözler bunlar.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

‘İnançlı değilim’ diyen Yazar Altan: Kötülük yapan, başkalarına acı veren insan gerçekten dindar değildir

Namaz kıldığı için TSK’dan ihraç olan Ahmet Ünal: Kırk yıl önce “YAŞzedeydim, şimdi KHKzedeyim”

Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti

Ancak bu sözlerden ilkinin sahibi, 1993’te Başbakan olan Tansu Çiller. Turgut Özal’ın ani ölümü sebebiyle Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı olunca, iktidar ortağı DYP’nin başına o dönem Hazine’den sorumlu devlet bakanı Tansu Çiller getirilmişti. Boğaziçi mezunu, Amerika’da iktisat profesörü olarak lanse edilen Çiller, ilk yurt dışı gezisinde Kürt meselesiyle ilgili (İspanya’daki) “Bask modeli”ni önermişti ancak sonrasında çabucak ülke iklimine uyum sağlamıştı.

1990’lara da büyük umutlarla girilmişti

1980’lerin sonunda, Turgut Özal liderliğindeki Türkiye yine bir ‘demokratik açılımlar’ ülkesiydi. Medyada hemen her konu konuşuluyor, tabular bir bir yıkılıyordu. 12 Eylül darbesiyle kapatılan CHP’nin yerine kurulan Erdal İnönü liderliğindeki SHP, Güneydoğu’da Kürtlerle işbirliği yapmıştı. Kürt siyasetçiler, SHP yönetiminde söz sahibi olmuşlardı. 1960’lardaki Türkiye İşçi Partisi deneyimi, Erdal İnönü’yle yeniden yaşanıyordu.

Ancak her şeye rağmen iklim gelgitliydi. 1984’te başlayan PKK terörü, kamuoyunda Kürt siyasetçilerle ilgili olumsuz imaj oluşturuyordu. 1989’da SHP, hayli özgürlükçü bir Güneydoğu Raporu hazırlamıştı fakat kısa süre sonra aralarında Ahmet Türk’ün de olduğu Kürt siyasetçileri partiden ihraç edecekti.

Kürtçe Meclis’te

Yine de Erdal İnönü, 1991’deki seçimlere, SHP’den ayrılan siyasetçilerin kurduğu HEP’le birlikte girme iradesi gösterdi ve böylece Güneydoğu’dan milletvekili çıkarmayı başardı. O milletvekillerinden birisi Leyla Zana’ydı. 1991’de Meclis’teki yemin törenine sarı, kırmızı ve yeşil saç bandıyla gelen Zana, yeminini ettikten sonra, Kürtçe olarak “Bu yemini Kürt ve Türk halklarının kardeşliği adına yapıyorum” deyiverdi.

Bu durum hayli tepki çekse de, o yasama döneminde SHP ile DYP koalisyon kurmaktan geri durmadı ve sağ-sol dayanışması, toplumda bir anda büyük bir umut olarak görüldü.

Ne var ki, 1992 ve 1993’te önce terör tırmandırıldı, ardından toplumdaki kutuplaşma arttırıldı. PKK meselesini ‘silahla’ çözebileceklerini düşünenlerin sözü geçmeye başladı. Medya bu yönde yayın yaptı, toplum buna hazırlandı. İşte yukarıdaki ikinci cümleyi, o sırada Genelkurmay Başkanı olan Doğan Güreş söyleyecekti. Güreş’in Çiller üzerinde hayli etkili olduğu, daha sonra DYP’den milletvekili olmasıyla da güçlenen bir iddiaydı.

Faili meçhuller ve tutuklamalar

1990’da HEP’in Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın, İnsan Hakları Derneği’nin Genel Kurul’unda Kürtçe bir konuşma yaptı. Daha sonra bu konuşmadan ötürü yargılandığı davada da savunmasını Kürtçe olarak dile getirdi. Meşhur, “anlaşılmayan bir dilde savunma yapıldı” cümlesi ilk kez orada kayda geçti. 1990’ların ilk faili meçhul cinayetine kurban gidecekti Vedat Aydın, Temmuz 1991’de işkence edilmiş cansız bedeni sokakta bulundu.

1993’te bu kez HEP kapatıldı. Partileri kapatılan Kürt milletvekilleri DEP’i kurdular. 2 Mart 1994’te ise Leyla Zana, ABD’de yaptığı bir konuşma gerekçesiyle Meclis çıkışında gözaltına alındı. Bir gün sonra Meclis’te milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Bunu gören DEP’li vekiller, Meclis’ten çıkmayarak tepkilerini gösterdiler. Ancak iki gün sonra, polis Meclis’e girerek DEP’li vekilleri yaka paça emniyete götürdü.

O zamanlar da “Milli Mutabakat” vardı. Terör saldırıları ve medyanın kışkırtıcılığı sebebiyle Kürtlere yönelik toplumsal nefret artmıştı. Devletin resmi Kürt politikasına aykırı bir şeyler söylemek, “PKK’ya yardım” olarak mimleniyordu. Birileri Tansu Çiller’e, “milliyetçi oylara oynarsan, yükselirsin” demiş olmalıydı ki, Çiller’in DYP’si giderek daha milliyetçi bir çizgiye kaydı.

1994’te hızlıca işleyen ‘yargı’, 1991’de milletvekili olan Leyla Zana, Mahmut Alınak, Hatip Dicle, Orhan Doğan, Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş’ın tutuklanmasına karar verdi. Ardından kısa sürede Demokrasi Partisi (DEP) kapatıldı. Yerine Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) kuruldu.

‘Sıkıyönetim varmış gibi’

1993 için gazeteci Muhsin Öztürk, “Adı konulmamış darbe” ifadesini kullanıyor. 1993’te olup biten olaylar alt alta dizildiğinde gerçekten de bir “darbe süreci”nin işlediği görülebilir. Öyle ki, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, yapabildiklerini gazeteci Fikret Bila’ya şöyle anlatmıştı: “[Siyasetçiler] her istediğimi yapabilecek bir ortam veriyorlardı bana. Fiilen dolduruyordum. Sanki sıkıyönetim varmış gibi fiilen dolduruyorduk. Öyle çalışıyorduk. (…) Demirel de memnundu. Valilerin hiçbiri bana bir şey demiyordu. Yetki sende değil, demiyorlardı. Hepsi ne dersem yapıyorlardı…”

1990’lı yıllar, bu olayların devamında, faili meçhul cinayetlere, Kürt işadamlarının infazına, bölgede “Türk PKK’sı” olarak anılan JİTEM’in kurulmasına, Kürt siyasetçilerin sıklıkla mahkemelere çağrılmasına sahne oldu. 76 HEP ve DEP üyesi cinayete kurban gitti, 1994’te DEP’in sekiz binası bombalandı. Yeni kurulan HADEP birkaç seçimi boykot edince, sürpriz bir şekilde bölgedeki siyasal boşluğu Refah Partisi dolduracaktı. Bu da Kürt meselesinin bugününe bakan bir işaretti.

Kasım ve Aralık 1998’de ise HADEP’e yönelik operasyonda 3 bin 215 kişi gözaltına alındı. Buna rağmen 1999’daki yerel seçimde 37 belediye kazandı HADEP. 2000’de bu belediye başkanlarından Hüseyin Yılmaz, İçişleri tarafından görevden alındı.

Avrupa’dan dönen Kürt politikası

2001’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kürt vekillerin tutuklanmasını bireysel hakların ihlali olarak gördü. Tekrar Yargıtay’a intikal eden dosya, 2004’te bozuldu ve infazın durdurulması kararı çıktı. Ancak 2003’te Anayasa Mahkemesi, HADEP’in de kapanmasına karar vermişti.

Kürt siyaseti o süreçten olgunlaşarak çıktı. Türkiye’nin geri kalanında “şok” etkisi yapan söylemler terk edildi. Abdullah Öcalan’la ve PKK ile belirli bir mesafe oluştu. Hatta bir “Kürt partisi” değil “Türkiye partisi” olma hedefi konuldu. Halkların Demokrasi Partisi (HDP), Selahattin Demirtaş liderliğinde 7 Haziran 2015 seçimleri öncesi büyük sempati topladı. 1990’larda yüzde 4 civarı olan oy oranı, yüzde 13’e yükseldi.

Devletin de buradan “dersler çıkardığı” varsayıldı uzunca bir süre. Özellikle Öcalan’ın tutuklanması, devletteki teröre karşı “özgüveni” yerine getirmişti.  1999-2004 arası ateşkes, terörü gündemden indirmişti. Mesut Yılmaz 2001’de, “AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer” diyerek, aykırı bir söylem geliştirmişti.

Çözüm Süreci’nden 7 Haziran’a

2005’te Erdoğan’ın Diyarbakır mitingi, 2009’da Demokratik Açılım Süreci ve nihayet 2013’te resmi olarak Çözüm süreci, Kürt meselesinde bir paradigma değişikliğini öngörüyordu. Aralarda KCK operasyonları, Habur krizi gibi düşüşler yaşansa da, AKP içinde Öcalan’ın ‘rehberliğine’ inanan, PKK’lı militanlarla ‘empati yapabilen’ söylemler yeşermeye başlamıştı. PKK’nın “sebep değil sonuç” olduğu topluma kabul ettirilmişti. Ancak 7 Haziran 2015’e giden yolda HDP’nin Meclis’e parti olarak girme kararı ve ‘milliyetçi oylar’ın kaybedilmesiyle her şey ‘sıfırlandı’.

7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar geçen sürede HDP’li vekiller, “Barış elçisi” pozisyonundan “Vatan haini” pozisyonuna düşürüldü. Oysa öncesinde de sonrasında da politik duruşları belliydi. Hatta denilebilir ki, Kürt siyasetçileri bugün, eskiye nazaran daha fazla PKK’ya itiraz ediyordu. Ancak 7 Haziran’dan sonra PKK eski hüviyetine kavuştu, HDP’nin alanı daraltıldı. Buna rağmen 1 Kasım’da HDP yine Meclis’e girmeyi başardı.

1994’te Kürt vekillerin tutuklanması, beraberinde faili meçhulleri, bombaları, yaşanmaz bir Türkiye’yi getirmişti. Bugün, hâlihazırda yaşanmaz hâldeki Türkiye’de Kürt vekillerin tutuklanması, durumu daha kötü hâle getirecek. Zira artık kötülüğün kaynağını dizginleyebilecek herhangi bir unsur görünmüyor. “Siyasette serbest düşüş” tabiri, böyle zamanlar için.

hdp-figen-yusekdag
Fotoğraf: AFP – DBP Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel’in de aralarında olduğu 10 kişi yaka paça gözaltına alındı
PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Slovakya Dışişleri Bakanı Laycak: Kazakistan Orta Asya’nın lider ülkesi

SONRAKİ HABER

2. Dünya Savaşı’nın dehşet görüntüleri, Avustralya ordusunun arşivlerinden çıktı

BENZER HABERLER

‘İnançlı değilim’ diyen Yazar Altan: Kötülük yapan, başkalarına acı veren insan gerçekten dindar değildir
Manşet

‘İnançlı değilim’ diyen Yazar Altan: Kötülük yapan, başkalarına acı veren insan gerçekten dindar değildir

Aralık 4, 2025
Namaz kıldığı için TSK’dan ihraç olan Ahmet Ünal: Kırk yıl önce “YAŞzedeydim, şimdi KHKzedeyim”
Gündem

Namaz kıldığı için TSK’dan ihraç olan Ahmet Ünal: Kırk yıl önce “YAŞzedeydim, şimdi KHKzedeyim”

Kasım 21, 2025
Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti
Genel Gündem

Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti

Ekim 7, 2025
Silivri’de Altaylı’ya röportaj veren İmamoğlu: Sayın Demirtaş da ben de siyasi hesaplarla içeri alındık
Manşet

Silivri’de Altaylı’ya röportaj veren İmamoğlu: Sayın Demirtaş da ben de siyasi hesaplarla içeri alındık

Ağustos 19, 2025
Türkiye’nin en önemli kalp cerrahlarından biriydi: Prof. Dr. Mehmet Ateş’in ‘İzmir-Atina hattında’ki sürgün romanı
Manşet

Türkiye’nin en önemli kalp cerrahlarından biriydi: Prof. Dr. Mehmet Ateş’in ‘İzmir-Atina hattında’ki sürgün romanı

Haziran 8, 2025
Hacer Korucu: “Eşim gazeteci olduğu için tutuklandım, 8 ay rehin tutuldum, nezarette ölümle pençeleştim”
Manşet

Hacer Korucu: “Eşim gazeteci olduğu için tutuklandım, 8 ay rehin tutuldum, nezarette ölümle pençeleştim”

Mayıs 3, 2025
  • All
  • Manşet
Victoria Premier Ligi’nde 2026 Fikstürleri belli oldu
Avustralya

Victoria Premier Ligi’nde 2026 Fikstürleri belli oldu

by zmnaus
Aralık 10, 2025
0

Victoria Premier Ligi’nde 2026 sezonu Şubat ayında başlıyor. Futbol Victoria tarafından yapılan yazılı açıklamada VPLM1 ve VPLM2 sezonları 13 Şubat...

CHP’li Emir’den AKP’li Ala’ya: 15 Temmuz’da 2 saat Gürcistan hava sahasında dolaştınız mı?

CHP’li Emir’den AKP’li Ala’ya: 15 Temmuz’da 2 saat Gürcistan hava sahasında dolaştınız mı?

Aralık 10, 2025
Yandaş’ın gizemli 4.4 milyonluk transferi?

Yandaş’ın gizemli 4.4 milyonluk transferi?

Aralık 10, 2025
Suçun üstünü örtmenizden dolayı yargılanacaksınız: AKP ve MHP, ‘çıplak arama’nın araştırılmasını reddetti

AKP’li Özlem Zengin, liyakatsiz işe alımları böyle savundu: “Utanmıyoruz, gurur duyuyoruz!”

Aralık 10, 2025
DEM Partili Sakık, Hakan Fidan’a Kürtçe seslendi: Şam’a değil Rojava’ya git

DEM Partili Sakık, Hakan Fidan’a Kürtçe seslendi: Şam’a değil Rojava’ya git

Aralık 10, 2025
VICTORIA’DA KAMU ÇALIŞANLARI KRİZİ: HÜKÜMET ÜZERİNDE BASKI ARTIYOR

VICTORIA’DA KAMU ÇALIŞANLARI KRİZİ: HÜKÜMET ÜZERİNDE BASKI ARTIYOR

Aralık 10, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM