Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) mart ayında Bank Asya Genel Müdürlüğü’ne atadığı Abdullah Güzelgüder, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK), 15 Temmuz’daki darbe girişiminin ardından Bank Asya’nın bankacılık lisansını iptal etmesinin yol açtığı belirsizliği itiraf etti. Lisans iptalinden sonra Bank Asya’nın satışının önünde ciddi bir blokaj olduğunu kaydeden Güzelgüder, satışının zorlaştığını, hemen hemen imkansız hâle geldiğini söyledi. Güzelgüder’in bu sözleri Bank Asya’nın BDDK elinde nasıl batırıldığının itirafı olarak nitelendirildi.
Tasfiyenin devlete bakan zorlukları olduğunu belirten Bank Asya Genel Müdürü Güzeldülger, “Ne kadar kısa vadeden baksanız da, ne kadar çözümcü olsanız da bankanın devam eden davaları ve saire baktığınız zaman yine bir zorlu bir süreç bizi bekliyor.” ifadelerini kullandı. Uzmanlar ortakların ve küçük yatırımcıların açtığı davaların nihai adresi olan AİHM’nin Türkiye’yi milyarlarca dolar tazminata mahkum edeceğine dikkat çekiyor.
KATAR’A SATIŞI ERDOĞAN ENGELLEDİ
Oysa 2014’te Katar’dan bir yatırımcı grup Bank Asya’nın tamamı için bağlayıcı teklifte bulunmuştu. Satış bedeli olarak 7 milyar TL rakamı kulislerde geçmişti. Buna mukabil dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, faal durumdaki bankanın battığını iddia etmişti. BDDK bankanın satışına vize vermemişti. Aynı dönemde hükûmete yakın gazete ve televizyonlar üzerinden asılsız haberlerle karalama kampanyası başlatılmış, kamu kurumlarının Bank Asya ile çalışması yasaklanmıştı. Özel şirketlerin de bankadan paralarını çekmesi istenmişti.BDDK’nın Bank Asya’nın yönetimine el koyduğu 3 Şubat 2015’te sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 17’nin üzerinde idi. Bir bankaya el konabilmesi için Bankacılık Kanunu’na göre sermaye yeterliliğinin yüzde 12’nin altına düşmesi gerekiyor.724.com