23 yaşlarında imam-hatip görevini ifa etmekte iken Risale-i Nur’la tanışma fırsatı bulmuş ve Nur hizmetlerinde ömrünü tamamlamaya çalışan bir insan.
Üstad Hazretleriyle çok anıları var, ama kendisi hatıralardan ziyade hizmetin daha önemli olduğunu düşünür. Belki bu yüzden çok ismi duyulmadı şimdiye kadar.
Üstadın vasiyetiyle rahmetli Sungur Abiden belirli aralıklarla “tayinat” aldı.
Üstad, dedemizi “meselelerini rüyalarla halleden kişi” olarak tavsif etmiş.
Dedemiz Nur Talebeleri arasında ihtilaf olmasını hiçbir zaman kabul edemedi.
Hatta Sungur Abi bir defasında Yalvaç’a ziyarete geldiğinde bu konuyu ıztırapla kendisine ileterek “Bazı arkadaşlar yanıma gelmiyor” diye dertlendi ve kutuplaşmaları bitirmek için çok emek verdi.
Bir ziyaretinde Üstad “İleride sıkıntılı ve büyük bir nifak dönemi gelecek. Tutuklamalar olacak, belki cezaevlerinde yer kalmayacak. Ama Rabbim orada kardeşlerimi muhafaza edecek. Dışardakiler bile çok sıkıntılar yaşayacak. Ama sonra hizmetlerin çok artacağı güzel bir dönem olacak inşaallah. Sen de o dönemi görecek, belki tutuklanacaksın” demiş.
Bu süreç başladığından beri hazır bir şekilde tutuklanmayı bekledi hep ve şu anda babamızla beraber aynı koğuşta.
Tutuklanma sebebi bu konu. Hâkim “Medyada böyle bir bilgi var, sen böyle demişsin, darbeyle ilgin ne?” diye sormuş. Dedemiz “Üstad bana böyle birşey söyledi, ben de bunu zaman içinde anlatmıştım, oradan duyulup söylenmiştir, 86 yaşındayım, ne darbesi?” demiş. “Bunları bildiğine göre demek ki darbeyi buralarda organize ettin” gerekçesiyle tutuklanmış.
Kalp hastası, prostat kanseri. Gözleri yüzde 25 civarı görüyor ve tek böbrekli. 3 heyet raporu var. Buna rağmen tutuklu.
Mesajın özeti bu. “Mağdur falan yok” denilen bir ortamda aktaralım dedik. Tutuklananlar içinde böyle bir insan da var..