Balıkesir’de Hizmet Hareketi’ne yönelik ilk davaya işkence anlatımları
damga vurdu. 4 gün kesintisiz devam eden davada anlatılanlar dinleyenlerin
tüylerini ürpertti. Mahkemede savunma yapan sanık M.B. Balıkesir Emniyet Müdürü
Cengiz Zeybek’e bağlı polislerin kendisine yaptıkları işkence yaptığını ve
ifadelerinin geçersiz olduğunu söyledi.
Sanık M.B. yaklaşık 5 ay önce gözaltında olduğu süre içerisinde polislerin kendisini dağa kaldırmasından başlayarak tecavüz tehditlerine kadar birçok işkence ve kötü muamelesini tek tek mahkemede dile getirdi.M.B. mahkemede polislerin kendisini soyduklarını, gözlerini bağlayıp dağ başı gibi bir yere götürdüklerini ve polisler tarafından kafasına silah dayandığını ifade etti. Polislerin kendisine “kanını içeriz, karına kızına tecavüz ederiz, dediğimizi yaparsan sana yardımcı oluruz” dediklerini anlatarak mahkeme heyetini şoka sokan M.B. kendisine yapılanlardan sonra polislerin eline verdiği yazılı metni aynen ifadesinde anlatmaya mecbur kaldığını ifade etti. Polislerin kendisine “bunu ezberle, avukat gelince bu ifadeleri vereceksin” demeleri üzerine bu metni imzaladığını ve baskı altında bu ifadeleri verdiği için mahkemede bu ifadelerinin geçersiz olduğunu belirtti.
İŞKENCE İDDİALARI ÜZERİNE 32 TAHLİYE
İçlerinde Emniyet Müdüründen Polis Memurlarına kadar birçok sanık bulunan dosyada 32 kişinin M.B.’nin ifadesini işkence altında verdiğini ifade etmesi sonrasında tahliye edilmesine karar verildi.
İŞKENCE SANIK M.B. İLE SINIRLI KALMAMIŞ
Aynı dönemde gözaltına alınan birçok kişinin benzer yöntemler ile işkenceye maruz kaldığı ortaya çıktı. AİHM, AYM ve Yargıtay içtihatlarına göre işkence fiili olarak kabul edilen birçok kötü muamelenin gözaltında bulunan tüm şüphelilere uygulandığı anlaşıldı.
21 Ocakta son oturumu yapılan mahkemede yaşananlardan ulaşabildiğimiz bilgilere göre yine sanık M.B.’nin gözaltında olduğu dönemde avukat talebinin kanuna aykırı olarak karşılanmadığı, gözaltındaki şüphelilere tuvalet ihtiyaçlarını karşılamaları için kasıtlı olarak çok geç yardımcı olunduğu, şüphelilerin uyumaması için ise demir parmaklıklara vurularak ses çıkarıldığı ifade edildi. Tecavüz tehdidi, çıplak soyma, eşe tecavüzle tehdit, dayak, ölümle tehdit ve gözaltındaki kişiyi gözaltı merkezinden çıkartarak açık arazide işkence etme resmi olarak mahkeme kayıtlarına girdi.
Böylelikle özellikle 15 Temmuzdan sonra artan işkence iddialarına dair en somut ifadeleri mahkeme kayıtlarına girmiş oldu. Hukukçuların önemle üzerinde durduğu bir diğer nokta ise işkence suçunun zaman aşımına tabi olmadığı, bu nedenle böyle yollara tevessül eden kamu görevlilerinin her zaman soruşturulabileceği oldu.