ABDULLAH AYMAZ-
Hizmet Hareketi, ülkemizde, boşluğu doldurulamayacak çok hayırlı
faaliyetler sergiledi. En başta eğitim kalitemizin yükselmesinde… “Bizden adam
olmaz” düşüncesinin verdiği ümitsizlik kültürünü, matematik-fizik
olimpiyatlarında dünya çapında birincilikler alan öğrencilerle… Pek çok proje
yarışmasındaki birinciliklerle de
Bu gayretler dış dünyada ülkemizin adını duyururken, içeride herkese ümit
pompaladı. Böylece Hizmet Okullarının dışındaki özel okullar, devlet
okullarımız harekete geçti. Bütün bunlar kim tarafından yapılırsa yapılsın,
EĞİTİM ÇITAMIZIN YÜKSELMESİ demekti.
Abant toplantılarıyla her anlayıştan insanlarımızı bir araya getirip ortak
kararlar alma geleneğini başlattı. Laik ve anti laik kavgalarının önünün
alınmasında, Alevî-Sünnî, Türk-Kürt çatışmalarının önlenmesinde inkâr
edilemez mesafeler alındı. Diğer din mensupları ile yapılan diyalog görüşmeleri
bütün dünyadaki ülkemiz hakkındaki menfî düşüncelere paratöner oldu. Bu süreç
başlayıncaya kadar gerçek bu idi…
Öbür taraftan Ebedî Risalet Sempozyumları ile de Peygamber Efendimiz
(S.A.S.) siyer konularının uzmanları tarafından güzelce tanıtılmış oldu. Bu
atılmış olan önemli adım, daha sonra Diyanet ve İslamî Cemaatler tarafından da
benimsendi ve sâhip çıkıldı. Her ne kadar bu güzelliklerin fikir babası olan
Hizmet bu süreçte, dışlanmaya, hatta unutturulmaya çalışılsa da, asla
zihinlerden silinemez, hele hele Levh-i Mahfuz’dan asla ve kat’a…
Hizmet, Cenab-ı Hakkın verdiği imkanlarla yine faaliyetlerine devam
etmektedir. Bir budanma geçirdiği ortadadır ama bu kış,
sonra gelecek bahar için yepyeni fidanlar ve sürgün verecek dallar için bir
hazırlıktır. Kastamonu Lâhikasında Üstad Hazretlerinin genişçe
üzerinde durduğu “Ümmetimden bir tâife, kıyamete kadar zâhirane
ve gâlibâne faaliyetleri ile hep varlığını devam ettirecektir.”
(Buhari) mealindeki Hadis-i Şerifin müjdesi ile, bu büyük, umumî ve kudsî olan
vazife-i imaniye ve hizmet-i Kur’aniyenin hiçbir kimse tarafından asla önü
alınamayacaktır…
Peygamber Efendimizi (S.A.S.) tanıtmak için senelerdir ülkemizde yapılan
Sonsuz Nur yarışmaları bilindiği gibi çoktan ülkemizin dışına taşmış, bilhassa
Hindistan’da rekor seviyede yüzbin üzerinde insanın bir yarışmasına
dönüşmüştür. İşin garip tarafı katılanların bir kısmı, Müslüman bile değildir.
Yani böylece pek çok Hindû önde geleni, Efendimizi (S.A.S.)
ve İslamiyeti doğru olarak tanıma imkanı bulmuştur.
Evet, bu süreç şiddetli bir karakış gibi Hizmetin karşısına çıksa da, bu
karda ve kışta bile Hizmet kardelenlere benzeyen
güzellikleri karlar –buzlar altından sökün ettirme gayretlerini göstermiştir.
Amerika’da Peygamber Yolu Vakfı tarafından 2015 Eylülünde “Muhammed
Aleyhisselam Kimdir?” diye bir siyer yarışması için adım atılmış. O tarihte de
müracaatlar hemen başlamıştır… Bu on bir müracaatçı, sanki üniversitenin son
sınıfını başarı ile bitirme gayretleriyle Sonsuz Nur ve diğer siyer
kitaplarından ciddi bir çalışma içine girmişlerdir. Nisan 2016’da yapılan
imtihanda ise, bunlar arasından 33 kişi Umre hakkı, 33 kişi Ipad hakkı, 33 kişi
de Amazon’dan alınacak hediye kartı kazanmıştır. Toplam 99 kişi ama… Gerçekte,
bu yarışmanın asla kaybedeni yoktur. Çünkü herkes Efendimizin (S.A.S.) hayatını
öğrenmiştir.
Umre hakkı kazananlar 17 Kasım 2016’da umre yolculuğuna çıkmış, dört gün
Mekke’de, dört gün de Medine’de kalmışlardır. Sonsuz Nur’da okudukları yerleri
gözleriyle gören bu talihlilerin 9 tanesi Türk’tür. Diğerleri, Mısır, Lübnan,
Somali, Pakistan ve Kazakistan’dır. İçlerinde dört tane de genç hafız
vardır…