Yıldırım, Nusaybin’de bir köye 10 gündür ulaşılamadığı iddialarına rağmen resmi yetkililerden herhangi bir yanıt alamadıklarını belirterek, “Unutulmamalıdır ki Cizre toplumun belleğine kazınmıştır.
. Nusaybin’de yeni
bir Cizre yaşanıyor” dedi.HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, Mardin’in Nusaybin
ilçesine bağlı Koruköy’de (Xerabê Bava) 10 gündür devam eden abluka iddialarına
yönelik Meclis’te basın toplantısı düzenledi.
“Yeni bir Cizre”
Yıldırım’ın konuşması şöyle:“Nusaybin’den hastaneye ulaşabilenlerin
vücudunda ağır işkence izlerine rastlanmaktadır. Okuma yazma bilmeyen
kadınlara, ne olduğunu bilmedikleri belgeler imzalatılmaktadır. Milli Savunma
Bakanı ve İçişleri Bakanı’na soruyoruz; köyden çıkmak isteyenlere neden izin
verilmemektedir. Çıkışı kabul edilmeyenlere imzalattırılmak istenen kağıtların
içeriği nedir? Unutulmamalıdır ki Cizre toplumun belleğine kazınmıştır.
Nusaybin’de yeni bir Cizre yaşanıyor.”
“Askere dokunulmazlık getirenler…”
“Hukuktan kopmuş, insanlık dışı
uygulamalara imza atmış komuta kademesine askerlere dokunulmazlık getirerek 15
Temmuz’un alt yapısını oluşturdunuz. O gün Haziran ayının başında Cizre’yi
Nusaybin’i, Sur’u bu hale getiren askeri personele dokunulmazlık getirerek
iktidar darbenin zeminini hazırladı. Askere dokunulmazlık getirenler, ondan 10
gün önce de HDP’lilerin dokunulmazlıklarını kaldırmakla meşguldü.”
“Gidicisiniz”
“AKP böyle bir süreçte referanduma
gitmek istiyor ama referandumdan ‘Hayır’ da çıksa ‘Evet’ de çıksa gidicisiniz.
Bu toplumun feraseti ve vicdanı güçlüdür. 16 Nisan’da hepimiz şahitlik edeceğiz
ki; hem de anlamlı bir farkla ‘Hayır’ çıkacak. O zaman da Binali Yıldırım kendi
siyasi hayatını bitirmiş olacak. Zaten kendisi itiraf etti sistemin bittiğini,
bu sistemle devam edilemeyeceğini. Dolayısıyla Binali Yıldırım siyasi mevta
olacaktır. Aynı geçen yıl Cizre, Sur, Silopi konusunda esip gürleyen Davutoğlu
gibi gidecektir. Siz Cizre ile özdeşleşmiş olan Davutoğlu gibi olacaksınız.
Davutoğlu iyi kötü bir seçim kazanmıştı. Siz neyi kazandınız? Bu gibi olayların
bir kara delik olduğunu başta da bu olayların çatışmaların sorumlularını
yutacağını bir an olsun Başbakan aklından çıkarmamalıdır.”
“Her eve neden ayrı ayrı gidilerek işkence
yapılıyor”
“Vicdan sahibi olan herkes, tüm sivil
toplum örgütleri ‘Nusaybin’de ne oluyor?’ diye sormalı. Her eve neden ayrı ayrı
gidilerek işkence yapılıyor? Bütün köyün bütün yetişkin erkekleri neden
gözaltında? Kadınlar çocuklarını neden doyuramıyor? Köydeki 5 bin hayvan neden
telef olmakla yüz yüze? 2017 Türkiye’sinde oluyor bunlar.”
“AKP’nin Mardin milletvekillerinden birine
sesleniyorum”
“AKP’nin Mardinli milletvekillerinden
birine sesleniyorum; siz 1992 yılının Eylül ayında bilge insan Musa Anter’le
birlikte kurşunlandınız. Kurşunlanan bir gelenekten, kurşunlayan bir iktidarın
mensubu olmaya nasıl devam ediyorsunuz? Seçim bölgenizde bir köyde işkence
uygulanıyor. Bundan haberiniz var mı? Varsa neden susuyorsunuz? Bu zulmün bu
katliamın müessibbi misiniz? Mensubu olduğunuz iktidar seçim bölgenizde
seçmenlerinizi kurşunluyor.”
“Baluken ve Encü ile ilgili tutuklama kararı hangi
maddeye göre çıkarıldı?”
“Milletvekillerimiz hukuk garabetine
tekabül edecek şekilde tutuklanıyor. Sonra tahliye edilerek, hiçbir hukuka
sığmayacak şekilde yeniden tutuklanıyorlar. Baluken ve Encü ile ilgili
tutuklama kararı hangi maddeye göre çıkarıldı? Zaten tutuklu olan birinin
tahliyesinden bahsediyoruz. TCK’de böyle bir usul yok. Anlaşılan o ki gözünü
referandumda baskıyla zorla ‘Evet’ çıkarmaya kilitlemiş olanlar HDP’yi kendine
büyük bir rakip olarak görüyor. HDP önemli bir ‘Hayır’ kampanyası yürütüyor.
Cumhurbaşkanı bu seçimin belirleyeninin CHP ve MHP değil, HDP olduğunu çok iyi
anlamış. Dün istemeye istemeye HDP’li seçmenden oy istedi. Cumhurbaşkanı bunu
anlamış ve istemeye istemeye HDP seçmenine sesleniyor. 2 yıldır zulmettiğiniz
halka işinizin düşeceğini önceden bilmeliydiniz. Tespitiniz doğru, ama geç
kaldınız. Ne diyor; ‘Oy verin’ diyor. Doğru tespit etmiş Cumhurbaşkanı. HDP çok
güçlü bir katılımla ‘Hayır’ oyu verecek. Öyle gidip Elazığ’da Kürt şehirlerinin
kıyısından köşesinden dolaşarak HDP ve seçmeninden oy istemek, öyle mi? Hiç
tereddüt etmeyin, bizim seçmenimiz ve tabanımız zerre tereddüt etmiyorlar. Hem
de çok güçlü bir ‘Hayır’ oyu verecekler. İddia ediyoruz etkinliğimizin yüksek
olduğu illerde Türkiye’deki en yüksek ‘Hayır’ oyu çıkacak.”
“Siyasi iktidar kendi paketine güvenmiyor”
Bütün bunlar Anayasa paketiyle ilgili. Ne
diyor Cumhurbaşkanı, Başbakan? Bizim adımızı ağzına alarak bizim ‘Hayır’
dediğimizi hatırlatıyor. Bu da partimizin nasıl doğru bir çalışma yaptığını
gösteriyor. 3 yıldır başkanlık istiyorsun ve bunu mütemadiyen dile
getiriyorsun. Bu paket 1.5 ay önce gündeme geldi. Bütün kanalları teslim
aldınız, allayıp pulladınız bu paketi. 18 maddeden 1 maddeyi bu halka sunamıyor
musunuz da biz ‘Hayır’ dediğimiz için ‘Hayır’ diyorsunuz. Bugüne kadar bir
madde bile tartışmaya açtıklarını ve halkı bunun üzerinden ikna ettiklerini
gördünüz mü? Varsa yoksa ‘HDP hayır diyor’ Siyasi iktidar paketine güvenmiyor.
Siyasi iktidar kendi paketine ‘Evet’ dedirtecek bir argüman üretemiyor.”