Donald
Trump, Avustralya Başbakanı
Malcolm Thurnbull ile yaptığı telefon görüşmesinde, ortaya bazı sorunların
çıkmasına neden oldu. Obama döneminde iki ülke arasında yapılmış göçmen
anlaşmasının geçersiz olacağını söyleyen ABD Başkanı, Avustralya’nın bu ülkeye
olan güvenini sarsmış oldu. Bu olgu, Avustralya’nın Çin ile kuşkusuz ki yakınlaşmasına yol
açacak.
Esasen
ABD’ye karşı güven, daha Obama döneminde
az çok sarsılmıştı. Çünkü bu bölgede Çin’in baskınlaşan durumunu engellemeye
çalışan ABD, bunu savaş çıkarmadan yapma yolları arıyor; ama bu, yine de küçük
çapta gerginliklere neden oluyordu. Şimdi Trump’ın davranışı ABD’yi bu bölgede
daha riskli bir müttefik konumuna getiriyor.
Avustralya,
bu bölgede, savaş bir yana her türlü gerginlikten kaçınıyor ve çekiniyor. Çünkü
bölgede, ABD önderliğinde hüküm süren barış ve istikrar ortamından en çok
yararlanan ülke. Şu anda Çin, Avustralya için en büyük pazar. Bu ülke
ihracatının %30’u Çin’e gidiyor ki, bu da ABD’ye yapılan ihracatın 5
katı. Üstelik Avustralya ‘nın dış ticarette Çine’e karşı fazlası
var. Tüm bu nedenlerle Trump çizgisinin bu bölgede yaratacağı gerginlik Avustralya için olağanüstü sakıncalı görünüyor.
Böyle giderse önümüzdeki dönemde iki taraflı olarak ve çok taraflı anlaşmaların
tarafları olarak Çin ile Avustralya arasındaki ilişkilerde daha da olumlu
gelişmeler beklenebilir.