• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Genel Gündem

NİCE GENÇ KIZIN GELİNLİK HAYALLERİ KABUSA DÖNDÜ…

Mayıs 6, 2017
in Genel Gündem, KONUK YORUM
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

[GURBETÇİ HİKÂYELERİ – HASAN CÜCÜK- TR724.COM]

İç Anadolu’nun Avrupa’ya en çok gurbetçi gönderen ilçelerinden birinde doğmuş biri olarak izin mevsimini esnafın nasıl iple çektiğine şahit olurdum. Ben de bir gurbetçi çocuğuydum. Herkes gibi ben de izin mevsimini beklerdim. O yıllarda babam iki yılda bir izne gelirdi. İzin mevsimi başlayınca esnaf bayram eder, fiyatlar anormal derecede yükselirdi. Esnaf içinde özellikle sarraflar bu 2-3 ayda neredeyse yıllık cirolarını yapardı. Bir de ilçede yazın davul, zurna eksik olmazdı. Gurbetçilerin şatafatlı düğünleri bitmek bilmezdi.

O yıllarda evlenme çağında oğlu ya da kızı olan gurbetçilerin havasından geçilmezdi. Gurbetçilerin çoğunda, oğlu için ‘pasaportunu göndersem istediğim kızı alırım’ nobranlığı, kızı için ‘damat beğenmeme’ tavrı vardı. Oğlu olanlar ‘Biraz da bize Alman Mark’ı nasip olsun’ diye kızı olan gurbetçilerin kapısını aşındırır, kızı olanlar ise kapısını evlenecek oğlu olan bir gurbetçinin çalmasını beklerdi. İlçede yaz mevsimi bir peri masalı gibiydi. Avrupa’ya gelin ya da damat gitmek, sihirli bir değneğin dokunuşuydu sanki…

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Utanç davası: Hidayet Karaca, Silivri’de 12. yıla giriyor!

Simurgu arayanlara!

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı-2

‘Avrupalı Türklerin utanç verici suiistimal listesi’ başlıklı yazıma çok sayıda geri dönüş aldım. Çoğu ‘Aynen bizim hemşerileri anlatmışsın’ şeklindeydi. Hem gurbetçi çocuğu olmam hem de uzun yıllar Avrupa’da gazetecilik yapmamdan dolayı yaşananların öncesi ve sonrasına bizzat şahitlik ettim. Suiistimal listesindeki ‘evlilikler’ kısmına kısaca değinmiştim.

GENÇ KIZLARDAN ÇOK AH ALDILAR

Avrupa’daki Türk ailelere gelin olarak gelen çoğu genç kız için 1990’lar hayatlarının kâbusa döndüğü yıllardır. Çünkü nice hayallerle gelen bu genç kızların birçoğu birkaç ay sonra boşanarak anavatanın yolunu tutmuştu. Muhtemelen resmî bir istatistik yok ancak boşanma oranları hayli yüksekti. Ailesini ve akrabalarını Türkiye’de bırakan gariban ‘gelin’, Avrupa’nın hızlı hayatına dalmış eşinden gördüğü baskı ve şiddetin yanı sıra bir de kaynananın ‘dilinden’ çekiyordu. Çaresiz kalıp boşanan ve Türkiye’deki köyüne dönen kızların kaderiyse genelde yaşlı bir dul adamın karısı olmaktı. Boşanmalar gençlerin hayatında bir drama dönüştüğü gibi, ailelerin de küslüklerine sebep oluyordu. Nice akrabalar ve dostlar, bu sebeple ömür boyu küs kalacaktı.

Sadece ‘gelinler’ değil, ‘damatlar’ da benzer bir sorun yaşadı o yıllarda. Avrupa’ya getirilen damatlar, köle gibi görülüyordu. Eşinin veya ailesinin sözünden çıkması durumunda süresiz oturumu olmadığı için Türkiye’ye kolayca sepetleniyordu. Buna karşılık bu damatlar, süresiz oturumu alır almaz ailedeki konumunu yeniden tesis edip o güne kadar sustukları ne varsa fitil fitil muhatapların burnundan getiriyordu. Bu da çoğu zaman boşanmalara yol açmıştı. Bazıları ise kalıcı oturumu beklemeden, duruma isyan edip anavatanın yolunu tuttu.

Yazdıklarımı abartılı bulanlar, 90’lı yılları Avrupa’daki Türkler arasında yaşamış olanlara rahatlıkla sorabilir. Özellikle genç kızların çok ahını aldılar. Bir genç kız, hem hayallerinin yıkıldığını görüyor, hem ‘dul’ damgası yiyor, üstüne bir de ‘vardır bir kusuru ki boşadılar’ ithamına maruz kalıyordu.

AİLE BİRLEŞİMİ YASALARI CAN SİMİDİ OLDU

2000’li yıllarda bu genç kızların imdadına Avrupa ülkeleri yetişti. 2002’de Danimarka, ilk Göçmen Yasası’nı kabul etti ve aile birleşiminin önüne aşılması hayli zor engeller getirdi. Danimarka’yı Hollanda ve diğer ülkeler takip etti. Oturum almak, aile birleşimi yapmak zorlaşınca gurbetçilerin Türkiye’den kız almaları azaldı. Tabi boşanma oranlarının yüksekliğinin de ailelerin tereddüt etmesinde payı büyüktü.Artık Avrupa’ya gelin veya damat getirme furyası geride kaldı. Evlilikler daha ziyade Avrupa’da bulunulan ülkeden yapılır oldu. Ekonomik gerekçelerle yapılan evlilikler tarih oldu ama maalesef buradaki Türkler arasında boşanma oranları hala yüksek. Danimarka’daki Türklerin boşanma oranı yüzde 37 seviyesinde. Bu konuda Danimarkalıları yakaladık, bu hızla gidersek korkarım ki yakında geçeriz.

Danimarka: Aile birleşimi bir hak olmaktan çıkarılırken, evlilik yaşı hem erkek hem de kadın için 24 oldu. Bu yaştan küçük evlenenlerin oturum müracaatları, 24 yaşı dolmadan dikkate alınmıyor. Danimarka’ya gelmek isteyenlerden istenecek şartlardan öne çıkanlar şunlar: Üniversite veya dengi yüksek okul diploması; son 3 yılda en az 2,5 yıl iş tecrübesine sahip olmak; Danimarkaca, İsveççe, Norveççe, İngilizce, Almanca, Fransızca ve İspanyolca dillerinden en az birini bilmek; kendi ülkesinde sosyal yaşama aktif olarak katılmış olmak.

Hollanda: Danimarka’nın izinden giden ilk ülke oldu. Evlilik yaşını tıpkı Danimarka gibi 24’e yükseltirken, ülkeye aile birleşimi yoluyla geleceklere Hollandaca bilme şartı getirildi. Eşini getirmek isteyenlerin gelirinin asgari ücretin yüzde 120’si olması gerekiyor. Ülkeye gelecek eşin belirli bir eğitim alma şartı bulunurken, yapılacak uyum sınavında başarısız olanların oturumları iptal edilecek.

Belçika: 15 Eylül 2006 tarihinde onaylanan kararname ile yabancı kökenlilerin aile birleşimi şartları yeniden düzenlendi, AB üyesi olmayan ülke vatandaşlarından biriyle evlenme yaşı 18’den 21’e çıkarıldı, evliliğin sözde evlilik olmadığını anlamak için evli çiftlerin üç yıl boyunca izlenmeleri ve sahte evlilik yaptıkları anlaşıldığında oturma izinlerinin iptal edilmesi kararlaştırıldı. Belçika’nın üç farklı toplumdan oluşan yapısı nedeniyle aile birleşimi konusunda da farklı uygulamalar bulunuyor. Flaman bölgesinde, evlilik yolu ile gelenler bir yıl boyunca Flamanca kursuna tabi tutuluyor, bu kursta başarısız olanların ilave dil kursu alması gerekiyor. Başarılı olanlar iş imkanına kavuşuyor.

Avusturya: Avusturya’da 1 Ocak 2010’da yürürlüğe giren Yabancılar Kanunu’na göre, evlenenlerin eşlerini yanlarına getirebilmesi için 21 yaşını doldurmaları gerekiyor. Türkler tarafından ‘insan hakları ihlali’ olarak nitelendirilen Yabancılar Yasası’nın en ilgi çeken başlıklarından biri, aylık gelir sınırının en az 1158 Euro olması. Ayrıca her çocuk için 80 Euro fazla hesaplama da yapılıyor. Oturumların uzatılabilmesi için dayatılan gelir sınırlarında, ev kiraları gibi bazı temel giderler de hesaplanmıyor.

Fransa: Fransa Göç ve Ulusal Kimlik Bakanı Brice Hortefeux tarafından 2009’da hazırlanan yeni Aile Birleşimi ve Uyum Yasası’na göre, yeni evliler Fransa’da mecburi 2 aylık uyum ve 400 saatlik Fransızca dil kursuna katılacak. Kurslara katılmayan ve başarısız olanlara Fransa’da geçerli oturum vizesi verilmeyecek. 2 ay süren Fransızca ve “Fransa Cumhuriyeti’nin Değerleri ve Fransa’da Yaşamak” kurslarında başarılı olan yabancılara sertifika veriliyor. Sadece sertifika alabilenler süresiz oturum başvurusu yapabiliyor. Dil engelinin yanı sıra evlenecek kişinin maddi imkanları da önemli rol oynuyor.

Almanya: Avrupa’da en çok yabancının yaşadığı ülke olan Almanya’da ‘Göç Yasası’ 2007’de kabul edildi. Yasa, evlilik yoluyla aile birleşimi için yaş sınırının 18’e yükseltilmesi, yabancı eşlerin 300-400 kelimelik Almanca bilgisini kanıtlaması, entegrasyon kurslarına katılmayanlara yaptırım uygulanması, vatandaşlığa geçişin gelir düzeyinin belirlenmesi gibi şartlar aranarak zorlaştırılması, sınır dışı etmenin özellikle suç işleyen gençler için kolaylaştırılması, kalıcı oturma izinleri için yine dil ve gelir düzeyi gibi kriterler istenmesi Göç Yasası’nın önemli maddeleri arasında bulunuyor.

İsveç: Avrupa’da yabancılar aleyhine esen rüzgârın fazla etkilemediği ülkelerden biri olan İsveç, 2009’da aile birleşiminin önüne bazı şartlar getirdi. Eşini ve çocuğunu İsveç’e getirmek isteyen göçmen, kendini geçindirecek kadar bir gelir ve bir eve sahip olduğunu ispatlamak zorunda. Ayrıca evliliğin sahte olmadığını da ispat etmesi gerekiyor.

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Herkes niye ağlıyor? Ayşenur Parıldak’ın dayanışmaya ihtiyacı var

SONRAKİ HABER

Hizmet Okulları’nın devrini isteyen Binali Yıldırım’a, mevkidaşından tokat gibi cevap: Şunu anlamalısınız ki, ülkemizin kendi yasaları var

BENZER HABERLER

Kılıçdaroğlu’na haber verin: Hidayet Karaca, Mustafa Ünal neden içerideyse Osman Kavala da o nedenle tutuklu!
KONUK YORUM

Utanç davası: Hidayet Karaca, Silivri’de 12. yıla giriyor!

Aralık 14, 2025
Belçika’nın önemli gazetesi De Morgen: İslam’da biz Batılıların kucaklayabileceği bir akım varsa, o da Fethullah Gülen’in akımıdır
KONUK YORUM

Simurgu arayanlara!

Aralık 3, 2025
Gıyabi cenaze namazı kılındı: Hocaefendi, vefat eden kadim dostu Erdoğan Tüzün ile kamp hayatını anlattı
KONUK YORUM

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı-2

Ekim 30, 2025
Dumankaya: ‘Malınızın yüzde 50’sini verirseniz şirketler iade edilebilir’ dediler
KONUK YORUM

Dumankaya Holding muhbirinin hazin sonunu yazan Uğur Dumankaya: “O kayboldu, biz hayatta kaldık.”

Ekim 16, 2025
Kemal Gülen, ‘Asuda Mekan’ı ziyaret etti : Mukaddes yük ve güçlü omuzlar
KONUK YORUM

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı 1

Ekim 15, 2025
Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti
Genel Gündem

Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti

Ekim 7, 2025
  • All
  • Manşet
Sydney’de hayatını kaybedenlerin biri çocuk sayı 16’ya yükseldi
Avustralya

Sydney’de hayatını kaybedenlerin biri çocuk sayı 16’ya yükseldi

by adminzaman
Aralık 15, 2025
0

Sydney’de Bondi Beach’te düzenlenen silahlı saldırının ardından acı bilanço ağırlaştı. Yetkililer, saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısının 16’ya yükseldiğini, ölenler arasında bir...

NASA’da bilim adamı, Türkiye’de “terörist”: Serkan Gölge cezaevi hücrede yaşadıklarını anlattı

NASA’da bilim adamı, Türkiye’de “terörist”: Serkan Gölge cezaevi hücrede yaşadıklarını anlattı

Aralık 14, 2025
Dünyanın en iyi tatlıları belli oldu: Antakya Künefesi ve Türkiye tatlıları zirvede

Dünyanın en iyi tatlıları belli oldu: Antakya Künefesi ve Türkiye tatlıları zirvede

Aralık 14, 2025
İstihbarat Başkanı doğruladı: Bondai şüphelilerden biri güvenlik birimlerinin bilgisi dahilindeydi

İstihbarat Başkanı doğruladı: Bondai şüphelilerden biri güvenlik birimlerinin bilgisi dahilindeydi

Aralık 14, 2025
Kılıçdaroğlu’na haber verin: Hidayet Karaca, Mustafa Ünal neden içerideyse Osman Kavala da o nedenle tutuklu!

Utanç davası: Hidayet Karaca, Silivri’de 12. yıla giriyor!

Aralık 14, 2025
Kız Çocukları Davası’nda kızı sebebiyle tutuklandı: Baba Mehmet Çataklı, Silivri kalp krizi sonucu vefat etti

Kız Çocukları Davası’nda kızı sebebiyle tutuklandı: Baba Mehmet Çataklı, Silivri kalp krizi sonucu vefat etti

Aralık 14, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM