Lübnan İçişleri Bakanı Nohad Mahnuk, Abu
Dabi’den Avustralya’ya giden bir uçağın Lübnanlı bir kişi tarafından
havaya uçurulmak istendiğini ancak Lübnanlı güvenlik güçlerinin bu
saldırı planını engellediğini açıkladı. Reuters haber ajansı, Mahnuk’un Abu Dabi’den Avustralya’ya giden bir
uçağa yönelik saldırı planına yönelik açıklamalarını duyurdu. Uçağın
Lübnanlı bir kişi tarafından havaya uçurulmak istendiğini ancak Lübnanlı
güvenlik güçlerinin bu saldırı planını engellediğini açıkladı.
Lübnan’ın, geçen Temmuz ayında Sidney’den Abu Dabi’ye giden Etihad Hava Yolları’na ait bir uçağa yönelik terör saldırısının önlenmesine önemli bir katkı sağladığı bildirildi.Lübnan İçişleri Bakanı Nihad El-Menşuk, düzenlediği basın toplantısında, temmuz ayında Sidney’den Abu Dabi’ye hareket eden Birleşik Arap EmirlikleriBAE) merkezli Etihad Hava Yolları’na ait bir uçağa yönelik Avustralya’da yaşayan DEAŞ bağlantılı 4 Lübnanlı kardeşin hazırladığı bombalı saldırının önlenmesinde önemli bir rol oynadıklarını söyledi.
Saldırıyı planlayan 4 kardeşten Tarık Ğayat’ın, geçen sene Rakka’ya giderek DEAŞ’a katıldığını ve diğer kardeşlerini de bu kişinin saldırıya ikna etiğini tahmin ettiklerini söyleyen Menşuk, “Kardeşlerden bir diğeri Temmuz ayında Lübnan’a geldi ve güvenlik birimlerimiz tarafından yakından takip edildi. Bu sırada topladığımız bilgileri Avustralyalı makamlar ile paylaştık.” dedi.
Saldırının hedefindeki uçakta bulunan 400 yolcudan 120’sinin Lübnanlı olduğunu belirten Bakan Menşuk, saldırıyı planlayanların tutuklandığı güne kadar Avustralya ile koordinasyon halinde olduklarını ve konu ile alakalı bilgi paylaşımına devam ettiklerini ifade etti.
Avustralya Federal Polisi (AFP), Yeni Güney Galler Polisi ve Avustralya Güvenlik İstihbarat Örgütünün Temmuz ayında Sidney’de düzenlediği operasyonda saldırıyı planlayan Halid Ğayat (49) ve Mahmud Ğayat (32) gözaltına alınmış ve çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanmıştı. Ömür boyu hapis cezası ile yargılanacak sanıkların kasımda yeniden mahkemeye çıkması bekleniyor.
AFP Başkan Yardımcısı Michael Phelan, tutuklanan zanlıların terör örgütü DEAŞ’ın talimatları doğrultusunda IED olarak bilinen patlayıcıyı valiz içinde uçağa yerleştirmeyi planladıklarını, baskın yapılan evlerde ise “çürümüş yumurta gazı” bombasının bileşenlerinin ve kimyasallarının bulunduğunu söylemişti. Olayla ilgili Avustralya basınında çıkan haberlerde, operasyonun başka bir devlet tarafından verilen istihbarat bilgileri sayesinde yapıldığı aktarılmıştı.