Diyarbakır Barosu, faili meçhul
cinayetlerle ilgili veri tabanı oluşturdu. Projeyi kendisi de faili
meçhul cinayete kurban giden eski Diyarbakır Barosu Tahir Elçi
başlatmıştı.
Diyarbakır Barosu, 1990’lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayetlerle
ilgili soruşturmalara kaynak sağlaması amacıyla bir veri tabanı
oluşturdu. Faili meçhul cinayetlerle ilgili veri tabanı projesi, kendisi
de bir cinayete kurban giden Diyarbakır Barosu’nun eski başkanı Tahir
Elçi tarafından başlatıldı. Yaklaşık 18 ay süren çalışmada hedef hem
cinayetleri belirlemek hem de faillerini yargı karşısına çıkarmaktı.
Amerika’nın Sesi Türkçe’den Mahmut Bozarslan’ın haberine göre
Diyarbakır Barosu Başkanı Ahmet Özmen, Baronun ve üyelerinin yıllarca
faili meçhul cinayetleri aydınlatmaya çalıştığını söyledi. Özmen, şu
bilgileri verdi:
“Her bir meslektaşımızın, üyemizin bireysel çabasından ziyade, derli
toplu bir projeye dönüştürmeyi amaçladık. Kamu görevlilerinin ağır insan
hakkı ihlali anlamına gelen ve tüm kamuoyunca bilinen 90’lı yıllardaki
birçok ağır vakası var. Bu kamu görevlileri işlemiş oldukları suçlardan
kaynaklı herhangi bir yargılama veya herhangi bir cezai yaptırımla karşı
karşıya gelmemiştir. Türkiye yargı sisteminin en büyük sorunlarından
biri bu bahsettiğimiz cezasızlık sistemidir. Biz de bu cezasızlık
meselesi ile hem bir veri oluşturmak hem de açılmış birkaç davayı takip
etmek, o davalara dahil olmak, o davalarda mağdur tarafın yanında yer
alarak duruşmalara katılmak, geçmişin aydınlatılması, geçmişle
hesaplaşmak ve bu cezasızlık ikliminin ortadan kaldırılmasında fayda
sağlamayı amaçladık.
“BÜTÜN DOSYALARA ULAŞMA İMKANIMIZ YOK”
Türkiye genelinde tespit ettiğimiz farklı farklı kentlerdeki ya da
ilçelerdeki savcılıklar da bin 350 dosya var. Bu dosyaların suçun
işleniş tarihi, nerede, meydana geldiği ve benzer ayrıntılar açısından
da bir veri tablosuna dönüştürdük. Bizim Türkiye’deki bütün dosyalara
ulaşma imkanımız yok bunu ancak Adalet Bakanlığı yapabilir. Adalet
Bakanlığı verileri üzerinden, faili meçhul cinayet rakamını ortaya
çıkarmak mümkün.”
“AMACIMIZ SORUŞTURMALARI YENİDEN AÇTIRMAK”
Özmen, cinayetlerin çoğunun zaman aşımına uğradığına dikkat çekerek,
bu çalışmanın bir amacının da, bu soruşturmaları yeniden açtırmak olduğu
ifade etti. Verileri devletin ilgili tüm kurumlarıyla paylaşacaklarını
anlatan Özmen, “Bildiğiniz üzere 20 yıllık zaman aşımı süresi var.
Mesela Ağustos 1997 tarihinde işlenen bir cinayet, bugün mesai bitimi
itibariyle zaman aşımına uğrayacak. Faili meçhul cinayetlerin yoğun
olduğu 90 ve 95 yıllarıydı. Büyük bölümü zaman aşımına uğradı. Ben
kişisel olarak işkence ve yaşam hakkına yönelik bu tarz ağır insan hakkı
ihlallerinde zaman aşımı kavramının uygulanmamasından yanayım. Bizim
hazırladığımız veri tabanı belki bu yola çıkış için bir nokta olacaktır.
Hangi savcıdan ne kadar dosya olduğunun tespiti açısından önemli bir
belge bu çalışma. Özellikle kamu otoritesinin dikkatini çekmek, Adalet
Bakanlığı’nın dikkatini çekmek ve onları harekete geçirmek, etkili bir
soruşturmayla yürütülerek faillerine ulaşmayı sağlamaktır amacımız”
dedi.
“VERİLERİ HSK’YA SUNACAĞIZ”
Elde ettikleri verileri devletin tüm birimleriyle paylaşacaklarını
belirten Baro Başkanı Özmen, “Bu dosyalara bir hassasiyet sağlamak
anlamında Hakimler ve Savcılar Kurulu’na da (HSK) sunacağız. Bizim
talebimiz yıllardır çok net ve açık: Bu faili meçhul cinayetlerin
aydınlatılması, faillerinin yargı karşısına çıkarılması ve Türkiye’deki
cezasızlık ikliminin ortadan kaldırılması. İnsan hakları ihlali
oluşturan ve kamu görevlileri tarafından işlenen suçların cezasızlığı ne
yazık ki bugün de devam ediyor. Geçmişte de işlenmiş olsa mevcut
iktidar bu cinayetleri aydınlatmaktan sorumludur. Bizim talebimizde
aydınlatılması ve gün yüzüne çıkarılmasıdır” dedi.