CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Kurultayı’nın ikinci gününü, Çanakkale Savaşları sırasında İngiliz ve Anzak güçlerine karşı savaşan ve tamamı hayatını kaybeden 57. Alay’ın katettiği yolu adımlayarak başlattı.
Yaklaşık 5.5 kilometre yürüyen Kılıçdaroğlu’na milletvekilleri ve kurultay için Çanakkale’de bulunan vatandaşlar katıldı. Yürüyüşün sonunda 57. Alay’ın son tayınını temsilen kendisine ikram edilen somun ekmeği kabul eden Kılıçdaroğlu, “Tarihimizi iyi bilmeliyiz eğer 57. Alay’dakiler bize güzel bir Türkiye bıraktılarsa hepimiz bu güzel ülkede adalet içinde, birlikte ve huzur içinde yaşamalıyız” dedi.
CHP’nin Çanakkale’nin Kocadere mevkinde düzenlediği Adalet Kurultayı’nın ikinci günü, sabah 06.00’daki 57. Alayı Anma Yürüyüşü’yle başladı. Yürüyüşe başlamadan önce çorba için ve hava aydınlanmadan önce yola çıkan CHP Genel Başkanı ve beraberindekiler, Kocadere Kamp Mevkii’nden Conkbayırı’na uzanan 5.5 kilometrelik yolu yaklaşık 1 saatte kat etti. Yolun iniş çıkışlı güzergahı bazı katılımcıları zorlarken, Kılıçdaroğlu ise temposunu hiç bozmadan yürüyüşünü devam ettirdi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklanan Hava Harp Okulu öğrencisi oğlu için adalet talebiyle Adalet Yürüyüşü’nde yer alarak Ankara’dan İstanbul’a kadar yürüyen Veysel Kılıç da Kılıçdaroğlu’na yürüyüşte eşlik etti.
“57. Alaydakiler bu ülkenin geleceği için canlarını verdiler”
Conkbayırı’na ulaşılmasının ardından anıta üzerinde ‘adalet’ yazan bir çelenk bırakan ve bir açıklama yapan CHP Genel Başkanı, “57. alaydakiler sabah kalktılar, buğday çorbası içtiler, şekersiz üzüm hoşafı ve yarım ekmekle sabah kahvaltılarını yaptılar. Ve bugün geldiğimiz yoldan buraya geldiler. Gazi Mustafa Kemal Atatürk onlara “Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum” dedi ve 57. alaydakiler hayatlarının topraklar için verdiler. Bayrakları için anneleri, babaları, çocukları, torunları ve bu ülkenin geleceği için canlarını verdiler. Onları rahmetle anlıyoruz onlar bize güzel bir Türkiye’yi emanet ettiler” dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“’Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın’ diyen Çanakkale Destanı bir anlamda. burada yatanların destandır. Bütün Türkiye’nin destanıdır. Çanakkale Destanı’nı Çanakkale’nin geçilmez olduğunu bize anlattı bir başka destanı yazdı. O destanın kurtuluş Savaşı destanıydı. 26 Ağustos’ta Büyük Taaruz başladı ve 30 Ağustos’ta Türkiye düşmanı denize dökerek bağımsızlığını kazandı.
“Onlar hayatlarını verdiler, biz de çocuklarımıza güzel bir gelecek vermeliyiz”
Tarihimizi iyi bilmeliyiz eğer bize güzel bir Türkiye bıraktılarsa hepimiz bu güzel ülkede adalet içinde yaşamalıyız. Güzel ülkede hepimiz birlikte yaşamalıyız. Bu güzel ülkede huzur içinde yaşamalıyız. Adalet kurultayımızın teması da budur. Mehmetçiklerimizi andık, komutanlarımızı andık. Onların yaşadıkları savaştıkları topraklarda yürüdük, sabah yine onların kalktıkları saatlerde kalktık, yarın içtiği çorbaları hoşafları içerek buralara geldik. Biz bu ülkede hep birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz. Onlar hayatlarını verdiler, biz çocuklarımıza güzel bir gelecek vermeliyiz. Benimle beraber bu yürüyüşe katılan bütün arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Bu hayatını veren erine, komutanına yeniden şükran borçluyuz onları her zaman, Her ortamda saygı ve minnetle anacağız. Hepsine allah rahmet eylesin.”
Seçimde ve inançta adalet konuşulacak
Adalet Kurultayı’nın ikinci gününde “Seçimde Adalet” ve “İnançta Adalet” başlıklı iki oturum yapılacak. “Seçimde Adalet” panelinde “Erol Tuncer, Fethi Açıkel, Ersin Kalaycıoğlu ve Melek Demir konuşacak.