YÜRÜYÜŞE KİTLENİN KATILMASI ENGELLENDİ
Diyarbakır ve İstanbul’un ardından Van’ın devraldığı Vicdan ve Adalet Nöbeti yürüyüşle başladı. Sabah saatlerinden itibaren yurttaşların geldiği HDP il binasını TOMA, zırhlı araç ve çevik kuvvet otobüsleriyle ablukaya alan polis, kitlesel yürüyüş yapılmasını engelledi. Engellemeye, “vicdan ve adalet” sloganları atarak tepki gösteren bir yurttaş polislerce gözaltına alındı.Engelleme üzerine HDP Sözcüsü Osman Baydemir’in de aralarında bulunduğu HDP’li vekiller Musa Anter Barış Pakı’na doğru yürüyüşe geçti. Polisin “Alkış çalmak yok” tehditlerine rağmen vekiller yol boyunca alkışlarlarla karşılandı.
SARI BASIN KARTI ŞARTI
Bariyerlerle çevrilen parka ulaşan vekiller, alkışlar eşliğinde nöbetin tutulacağı alana geçti. Alkış çalan bir yurttaş da parkın girişinde tartaklanarak gözaltına alındı. HDP il ve ilçe yöneticilerinin alınmadığı parka, “Sarı Basın Kartı” olmayan hiçbir basın çalışanının girmesine veya çevresinden görüntü almasına izin verilmiyor. Gelen yurttaşların polislerce uzaklaştırıldığı parka giren vekiller, basının dahi alınmadığı alanda grup toplantısının yapılıp yapılmayacağını tartıştı.
FİGEN YÜKSEKDAĞ’IN MESAJI OKUNDU
Vicdan ve Adalet Nöbeti Musa Anter Barış Parkı’nda HDP’nin grup toplantısıyla başladı. Toplantı sınırlı sayıda gazetecinin alınması sonrası gecikmeli olarak başladı. HDP Sözcüsü Osman Baydemir’in açılış konuşması yaptığı toplantıda Kandıra 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde bulunan eski Eş Genel Başkan ve Van Milletvekili Figen Yüksekdağ’ın gönderdiği mesaj okundu. Eylemi selamlayan Yüksekdağ’ın mesajı Van Milletvekili Bediha Özgökçe tarafından okundu.
Yüksekdağ’ın kürsüde okunan mesajı şöyle:
“Değerli halkımız, sevgili arkadaşlar,
Onur, vicdan ve adalet yolundan ayrılmayanlar; hepinize merhaba! Her türlü baskı, yasak, abluka koşullarında adalet mücadelesinden vazgeçmeyen sizleri selamlıyorum. Amed ve İstanbul’dan sonra Van’da da yaşamınıza kurulan hapishanelere inat, halkın özgür iradesini büyüteceğinize inanıyorum. Hiçbir hapishane düzeni baki değildir. Kendisi için sınırsız serbestlik, halklar içinse itaat ve esaret isteyen hiçbir iktidar kalıcı olamaz. Bugün Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni demir bariyerlerle, halkın seçilmiş temsilcileri, gazetecileri, kamu emekçilerini, demokratik siyasetçilerin çevresini taş duvarlar ile kuşatanlar da kalmayacaklar. Her yerde ve her demokratik biçimde direnmeyi bilenler, bütün kuşatmaları kaldırmayı da bilir. Diyarbakır’dan İstanbul’a, Van’dan İzmir’e el ele veren halkımız, demokratik birliği ile adalete giden yolu açacaktır.
Bugüne kadar haksızlığın, adaletsizliğin, ölümün ve zulmün binbir çeşidi ile karşılaşan Van halkının Vicdan ve Adalet hareketimizde yeni ve güçlü bir dönemeç yaratacağına inanıyorum.Van’ın en zor şartlar altında onurlu duruşunu kırmaya çalışanlar, bugüne kadar başaramadıklarını bundan sonra da başaramayacaklardır. Bütün belediyelerine el konulan, seçimle göreve gelen eşbaşkanları tutsak edilen ve iki milletvekilliği gasp edilen bir kent olarak Van, adaletsizliğin zirvesini yaşamıştır ve adalet mücadelesini de zirveleştirmek durumundadır. Van’a reva görülen zulüm ve haksızlık, HDP’ye oy versin ya da vermesin, bütün Vanlılara yapılan bir hakarettir. Zorla, hukuksuzlukla elde ettikleri gücün sarhoşu ve kibrinin esiri olan iktidar sahipleri bilmeli ki; mazlumun hakkı zalime kalmaz. Elbette, bizlerin ellerinde ve mücadelesinde adalet yerini bulur.
Bugün işte bu inançla el ele vermenin, hakkı gasp edilen ve onuruyla, vicdanıyla yaşamak isteyenlerin, adalet çağrısına her yerde ses olmanın zamanıdır. Birlikte başarabiliriz, yine hep birlikte adaleti kazanabiliriz. Bu inançla değerli Vanlıları, il-ilçe yöneticilerimizi, destek veren tüm demokratik kurumları saygıyla selamlıyorum.Figen Yüksekdağ-Kandıra 1 No’lu F Tipi Hapishanesi”(Dihaber)