Son Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdülhamit Bilici, youtube üzerinden yayın yapan ve Erkam Tufan Atay’ın sunduğu 30 Dakika programına katıldı. Programda geçtiğimiz hafta içi 2 farklı davada 37 gazetecinin 3 müebbetle yargılanması konuşuldu.
İddianamelerde gazetelerde yazılan yazılar dışında delilin bulunmadığını söyleyen Bilici, “Savcı bu yazılar için ‘her ne kadar suç unsuru olmasa da bile…’ demiş. Delil yok sadece suçlama var. Bu dönemde iddiaları dikkate alırken, Kabataş yalanının nasıl ortaya atıldığı, uydurulduğu ve savunulduğu akıldan çıkarılmamalı. Ayrıca Sümeyye suikastı unutulmasın. Bunlar ne kadar doğruysa bu da o kadar doğrudur. ” dedi.
Fikirlerini beyan eden gazetecilerin 3 müebbetle yargılandığını söyleyen Bilici, “Bu yargılamaların talimatla yapıldığını bütün dünya ve Türkiye’deki demokratik insanlar biliyor. Türkiye’de maalesef demokrasi şemsiyesi kalkınca herşey suça dönüştü. Demokratik dünyada bu söz konusu olamaz.” dedi. Bilici, sürecin hapisteki gazetecilerin değil Türkiye’nin aleyhine gittiğini de anlatttı.
“Zaman Gazetesi şeytanlaştırmanın merkezine kondu”
Zaman Gazetesi duruşmalarına insanların korkudan gidemediğini anlatan Bilici, “Maalesef yargılamalarda bile Zaman çalışanları eşit değil. Bir şeytanlaştırma var. O duruşmalara gidenler hakkında dava açılabilir, mallarına el konulabilir.” dedi.
“Bu iddianameye cevap bile verilmez, tükürmek lazım”
Bilici şöyle devam etti: “Bu iddianameye cevap vermeye değmez. Buna tükürmek lazım. Savcı delil olarak sadece yazıları almış. ‘Her ne kadar suç unsuru olmasa da bile…’ diye garip bir ifade kullanmış. 17-25 Aralık yolsuzluk haberleri ve yazıları darbeye zemin hazırladığı iddia edilmiş. O haberleri o gün Türkiye’deki tüm gazeteler yazdı. Onlara sorulmadı. Türkiye şu anda amuda kaldırıldı. Soruşturmayı yapan polisler, haber yapan gazeteciler içeride, suç işleyenler dışarıda. Fakat hukukun işlediği ABD’da Zarrab ve Çağlayan’la ilgili iddianame hazırlandı. ”
“Kabataş yalanı, sümeyye suikastı ne kadar doğruysa bu iddianameler de o kadar doğru”
“Bu dönemde iddiaları dikkate alırken, Kabataş yalanının nasıl ortaya atıldığı, uydurulduğu ve savunulduğu akıldan çıkarılmamalı. Ayrıca Sümeyye suikastı unutulmasın. Bunlar ne kadar doğruysa bu iddialar da o kadar doğrudur. İddianamede darbeye zemin hazırlama suçlaması var. 15 Temmuz’da darbe olmuş ondan aylar öncesinden 4 Mart 2016’de Zaman’a kayyım atanmış. O zaman kayyımlar suçlansın. Ayrıca yazılar basın kanuna göre suçlama konusu. 4 ay içinde dava açılmalıydı. O da para cezası olur. Böyle müeebbetle, ağır ceza mahkemelerinde yargılanmayla olmaz.”
İşte programın videosu;