Eğitim en temel bir haktır, devletin bu hakkı herkese sunması, bu hakkı kullanmak isteyenlere asla engel olmaması hükme bağlanmıştır. Anayasa ve Türkiye’nin imzaladığı uluslar arası anlaşmalar OHAL hatta tutukluk süreci dâhil hiçbir dönem dili dini, ırkı, dünya görüşünden dolayı kimsenin ayrımcılığa tabi tutulamayacağını, herkesin eğitim hakkından eşit yararlanacağını, kimsenin eğitim hakkına müdahale edilemeyeceğine emretmektedir. Türkiye’de son dönemde çıkarılan KHK’lar eğitim hakkına öğrenme ve öğretme özgürlüğüne açıkça müdahaledir. KHK’lar okul kapatmakta, atılanların başka yerde görev yapması engellenmekte, kamudan ihraç edilenlerin başka üniversiteye kayıt yaptırmaları bile KHK ile engellenmektedir.
ANAYASADAKİ EĞİTİM HAKKI YOK SAYILIP KHK İLE KAPATILAN KURUMLAR
Hâlbuki AKP iktidarı kişi ve kurumları dünya görüşüne göre fişleyerek, istediğinin eğitim alma verme hakkını engellemekte beis görmemektedir.
Eğitim alanında faaliyet yapan
1064 özel okul,
823 öğrenci yurdu,
283 kurs ve etüt merkezi,
738 dershane,
15 üniversite,
35 sağlık merkezi ve üniversitelere bağlı hastane,
19 sendika,
1.129 dernek ve vakıf dünya görüşünden dolayı fişlemelerle belirlenmiş ve darbe öncesi sonrası düzenlemelerle kapatılmıştır.
Fişleme listelerinde yer almayan eğitim kurumları istihbarat servislerince illegal yollar belirlenip kapatılmakta fişleme işlemi devam etmekte, hala yeni kapatma listeleri yayınlanmaktadır. Kurucuları bir görüşü benimsediği için kapatılan bu kurumlara yapılan tüm uygulamalar Anayasadaki ve uluslar arası sözleşmelerdeki eğitim hakkının ihlalidir. İktidar partisi kurumları kapatmakla kalmamakta aynı KHK’larla kurumların mal varlıklarına da el koymaktadır. Kurucularının eğitim işletmelerine el konulduğu gibi sadece dünya görüşünden dolayı diğer ticari işletmelerine ve tüm mal varlıklarına el koyma işlemi yaygın şekilde kullanılmaktadır.
SERBEST TİCARET HAKKI YOK EDİLEN KURUCULARIN GASP EDİLEN EĞİTİM İŞLETMELERİ
Eğitim alanında faaliyet yapan yayınevleri, dershane, özel okul, öğrenci yurdu, etüt merkezi ve kurs, üniversite, sağlık kurumu ve üniversite hastanesinin sahiplerinin eğitim verme hakkı. OHAL arkasına saklanılarak çıkarılan hukuksuz KHK’larla gasp edilmektedir. Eğitimcilerin sadece eğitim işletmelerine ait binalarının takribi değeri incelendiğinde hukuksuzluğun boyutu açığa çıkmaktadır.
Son dönemde çıkarılan KHK’larla; Her biri 200 milyon civarı 50 den fazla bina(15 üniversite-15 hastane- 20 okul kampusu için),
Büyük şehirlerde her biri 50 milyon civarı olan 100’den fazla bina
Şehirlerde ve büyük ilçelerde her biri 10 milyon civarı olan 500’den fazla bina ya el konulmuş sadece hukuksuz işlemle el konulan mülklerden dolayı eğitim işletmesi sahiplerinin milyarları bulan mülkleri gasp edilmiştir.
Buna işletmelerin yatırımları, birkaç yıldan beri işletme gelirlerinden ortaya çıkan kayıp, işletme sahiplerinin terörist ilan edilmesiyle ortaya çıkan itibar kaybından, tutuklananların haksız tutukluluktan dolayı alacakları tazminatlar, yerel ve ulusal mahkemeler için yaptıkları avukatlık masrafları vb birçok ek masraflar ve tazminatlar eklenirse gasp edilen maddi manevi varlıkların büyüklüğü ortaya çıkar.
Bütün bu insanlık dışı uygulamaların arkasında yatan sebep AKP iktidarının eğitimde hazır işletmelere el koyup aşamalı düzenlemelerle yakın çevresine aktarmak ve ülke kaynaklarını kendi çevresiyle paylaşmaktır.
ÖZEL OKUL AÇILIŞLARINDA GÜVENLİK SORUŞTURMASI
İktidar bir yandan dünya görüşünden dolayı eğitim kurumlarını kapatırken bir yandan da yeni kurumların açılışını engelleyecek düzenlemeler yapmaktadır. 1980 ihtilalından sonra özel okul açılışlarında güvenlik soruşturması yapılır ve bazıları sakıncalı görüldüğü için izin verilmezdi. İstanbul Fatih’te bir özel dershane açılışını bir yıl oyalamış ve izin vermemişlerdi.
İktidar partisi de okul açılışlarında Özal’ın kaldırdığı güvenlik soruşturmalarını geri getirdi. Güvenlik soruşturmasında terör örgütleriyle ilişkisi olanlara izin vermeyeceklerini belirtmişler, gerçekte durum ise çok farklı, nasıl ellerindeki okulları almak için cemaati terör örgütü ilan ettilerse, siyasi veya ticari hedefleriyle örtüşmeyenlerin okul açılışına güvenlik bahanesiyle engelleyecekler. İktidar dünyanın hiçbir yerinde kabul görmeyen hayali bir terör örgütü tanımıyla 3 bine yakın eğitim kurumunu dünya görüşünden dolayı kapatıyor, yerine kendi ticari ya da siyasi hesaplarıyla örtüşen yeni kurumların açılışına izin verecek yollar geliştiriyor. Eğitimin en temel insan hakkı olduğunu unutup her konuda yaptığı gibi eğitimi de kişisel siyasi ve ticari hedeflerine göre yeniden dizayn etmeye çalışıyor. Kapanan ve açılan özel okullara baktığınızda, eğitimde insan hakkı ihlallerinin farklı bir amacı daha ortaya çıkıyor.
DEVLET YARDIMINI KENDİ ÇEVRELERİYLE PAYLAŞMAK İÇİN 1.770 YENİ ÖZEL OKUL AÇILMIŞ
İktidar partisi istemediği okulları kapatmak için düzenleme yaparken eş zamanlı olarak özel okullarda okuyan öğrencilere devlet yardımı yapılmasını yasalaştırdı. Bu yolla kapananlar yerine açılacakları istediği gibi yönlendirerek devlet yardımını kendi kasalarına aktaracak yollar geliştirdiler. Kapananlar yerine bu yıl 1.770 okulun açıldığını övünçle aktarıyorlar.
Bakanlığın listesinde yer alan mevcut özel okulların dağılımına baktığınızda 54 akşam lisesi, 80 yabancı-milletlerarası okul, 994 Anadolu lisesi, 34 özel eğitim okulu, 313 fen-sosyal-spor-güzel sanat lisesi, 387 Anadolu meslek lisesi, 58 Azınlık(Ermeni-Musevi-Rum-Süryani) okulu bulunuyor. Okulların 1.005’i temel lise, 3108’i okul öncesi kurum, 1.536’sı ilkokul, 1.813’ü ortaokul olmak üzere okul sayısı 9.500’e çıkmış.
Son yıllarda sayısı en çok artan okul grubu 387 özel Anadolu meslek lisesi, bunların kurucularının çoğu partilerden oluşuyor. Önemli bir fark ta okul öncesi kurumlarda görünüyor, diğer okul gruplarının iki katına yakın okul öncesi eğitim kurumu bulunuyor. Kuruluşu çok fazla masraf istemeyen devlet desteğine sahip bu okul grubu eğitimden gelir elde etmek isteyenlerin (özellikle partililerin) gözdesi durumunda. Geri kalan artışa baktığınızda, bir iki grup hariç çoğu ya parti kurmaylarının açık gizli ortağı olduğu okullar ya da bir yolla siyasi veya ticari ilişkiler kurmuş kişilerden oluştuğu görülüyor.
HANGİ OKULLARIN ÖNÜ AÇILDI
Okul sayılarını incelediğinizde kapananların yerine hangi okul grupların önünün açıldığı daha açık görülüyor. En kalabalık olanı aynı gruba ait Bahçeşehir’in 303, Uğur’un 224 toplamda 527 okula ulaştığı görülüyor. Doğa 350, Final 329, Bilim 308, Sınav 189, TED 123, Mektebim 110, Açı 109, Fen Bilimleri 108, Çözüm 103, Kültür 100, Bilfen 86, Okyanus 80, Birey 60, Çınar 58, İstek 49, Birikim 38, Hatem 35, Elit 32, Kavram 30, Öncü 29, Kampus 28, Küçük Şeyler 26, Eğitimde Rasyonel Açılım 25, Murat Yıldırım 21 okula sahipler.
Listedeki okulların bir bölümü daha önceden yaygın zincirlerden, bir bölümü ise (özellikle AKP yandaşlarından bazılarının) yıldızı yeni parlamış zincirlerden oluşuyor. Listede hala parti politikalarıyla örtüşmeyen bazı okul grupları varlıklarını sürdürdüğü görünüyor. Radikal İslamcı AKP ülke kaynaklarını kimseyle paylaşmak niyetinde değil. Eğitimde yapılan hak ihlallerini görmezden gelmeleri şartıyla onlara şimdilik göz yumuyorlar. Fark edilmemek için okul zincirlerini ele altından gizli ortakları aracılığıyla satın alıp, devlet kaynaklarını kendilerine akıtmayı planlıyorlar. Önümüzdeki günlerde doğrudan ya da dolaylı ilişki içinde oldukları okul sayısındaki değişme izlenirse eğitimin nereye doğru gittiği daha net ortaya çıkacak. Güvenlik bahanesini kullanıp devlet yardımını sadece partililer arasında bölüşmek için daha geniş kesimleri engelleyecek yollar geliştirmeye çalışıyorlar. Şimdiden çok sayıda okul grubunu el atından üzerlerine geçirdiler.
Yani AKP kurmayları Anayasayı çiğneyerek sadece dünya görüşünden dolayı eğitim işletmelerini kapatırken yerine bir yolla ilişki içinde bulunduğu kişilere ait okulları açarak devlet desteğinin önemli bir bölümünü parti yandaşları yakın çevresi veya ticari ilişki içinde olduğu kişi ve kurumların kasasına akıtacak örtülü açık yollar geliştiriyor. AKP iktidarının 15 yıl bekleyip cemaat okullarını kapatacağı günlerde devlet yardımını yasalaştırması yandaşlara para aktarmak için planlanmış olduğu gün geçtikçe daha net ortaya çıkıyor.