MEHMET NESIMI
Ben Topal Hafız: Yaşadım bana
anlatılanları
Ben Topal Hafız, Yalvaçlı, Karahanlar’ın Ali Osman’ı.
1930 tevellüdüm.
Siz deyin 87, ben deyim 88, farıdık, kocadık.
Yazını, kışını, soğuğunu, sıcağını gördük, bahtı kara toprakların.
Bekleyiş miydi bilemem,yürekleri terketmeyen,bir kırağı korkusu hep.
Yapanlar yapıyordu, zihinlerde daim ‘bozacaklar’ korkusu.
Ben ve can dostlarım, O büyük Münzevi, Everest
yürekli,
Nurslu Nurlu’dan almıştık dersimizi, içmiştik Nur
çeşmesinden
ve ondandır, her sualle, belki bir vesilecik, şöyle
dillenir olmuştuk zahir:
“Bismillâh her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona
başlarız.
Bil ey nefsim! Şu mübârek kelime
İslâm nişanı olduğu gibi,
bütün mvcudâtın lisân-ı haliyle vird-i
zebânıdır.
Bismillâh ne büyük tükenmez bir kuvvet,
ne çok bitmez bir bereket olduğunu anlamak
istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak, dinle.”
Kimbilir yüzleşsek Münker ve Nekir’le, dökülür belki
dilimizden aynı satırlar.
Bahtı kara topraklar dedim, az götürdü, uz götürdüler, lakin çuvaldız
boyunu aşamadı, allayıp pulladıkları.
Kem talihimiz diyelim, gün geldi, zemheriye boğuldu her yan,
bu o gündü, bana anlatılan kara gün.
Baharlar kışa teslim, sınanmalar vaktiydi.
Öncesiyle anlatacağım, aziz dostlar, geçmiş gündü, talihimiz yaverdi.
Öyleydi, gönlümüzü hoplatacak, gözümüzü yaşartacak bir aydınlık
kapıdaydık, varmıştık Pir Mugan’ın iklimine.
Serapa süzmüştü, gaybaşina bakışlarla bizleri,
şöylece tembihlemişti ben fakiri:
“İleride sıkıntılı ve büyük bir nifak dönemi
gelecek.
Tutuklamalar olacak, belki cezaevlerinde yer
kalmayacak.
Ama Rabbim orada kardeşlerimi muhafaza edecek.
Dışardakiler bile çok sıkıntılar yaşayacak.
Ama sonra hizmetlerin çok artacağı, güzel bir dönem
olacak inşaallah. Sen de o dönemi görecek,
belki tutuklanacaksın”
Üzerinize afiyet, kalp hastasıyım, prostat var, zayıf
düştü gözlerim, böbrek tek. Üç heyet raporum var, anlayacağınız.
Çantam hazır, bekliyorum, Öyle demişti, kalbime Nuru
saçan.
Demişse olacaktı, gelecekti o zifiri gün, O’nun
kardeşleri,
çekeceklerdi, sonraki güzel günler için, yaşayacaklardı,
Ol ne murad etmişse…
Hasılı aldılar beni, Yaşadım bana anlatılanları.
Ben Topal Hafız, Yalvaçlı, Karahanlar’ın Ali Osman’ı.
Ve diyeceğim, can dostlar, kardeşlerim, bu
aşıklık bir mihnettir,
bize Hakk’tan emanettir.
Bu yıl ıraktır, menzili çoktur, sabreyleyen, erer menzile vessalam…