Hava Kuvvetleri eski Komutanı Emekli Orgeneral Abidin Ünal, F-16’ları indirmek için yetki almak amacıyla darbe gecesi Başbakan Binali Yıldırım’ı aradığını ancak ulaşamadığını söyledi.
Hava Kuvvetleri eski Komutanı Emekli Orgeneral Abidin Ünal, Genelkurmay Karargahı Çatı Davası’nda müşteki sıfatıyla ifade verdi. Abidin Ünal, F-16’ları indirmek için yetki almak amacıyla saat 24:00 civarında Başbakan Binali Yıldırım’ı aradığını ancak ulaşamadığı söyledi. Cumhuriyet’’te yer alan habere göre, Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Cezaevi’nde görülen 224 sanıklı Genelkurmay Çatı Davası’nda Ünal, müşteki sıfatıyla konuştu. İstanbul’dayken saat 19:06’da hava sahasının kapatıldığı bilgilerini aldığını, 19:26’da bütün birliklere gerekli talimatları ilettiklerini anlatan Ünal, bilgi vermek için aradığı Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a ulaşamadığını kaydetti. Saat 19:26’da Moda Deniz Kulübün’de general Mehmet Şanver’in kızının düğüne gittiğini söyleyen Ünal, “Bana gelen bilgide uçuş faaliyetlerinin durdurulması dışında herhangi bir bilgi verilmedi. Darbeyi ima eden tek bir emare yoktu” dedi.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında derdest edilen Ünal, darbe girişimi sırasında havadaki F-16’ları indirmek için yetki almak amacıyla saat 24:00 civarında Başbakan’ı aradığını belirtti: “Birkaç kez çaldı, ancak hat kesildi. O gün Başbakan’a ulaşamadık.” dedi.‘Darbe girişiminin mimarı’ olduğu belirtilen Akın Öztürk’ü suçlayan Ünal, Akıncı’da darbede aktif rol alan üç komutanın Öztürk’ün ekibi olduğunu kaydetti. Öztürk ise “Bahtın açık olsun Abidin Paşa” karşılığını verdi.
‘İHMAL VARSA BAŞKA DAVA AÇILIR’
Saat 22:10 sıralarında Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda general Cevat Yazgılı ile görüşürken jet seslerini duyduğunu söyleyen Ünal sözlerine şöyle devam etti: “Anormal bir faaliyetin olduğunu, bir darbe girişimi olduğunu o anda anladım. Bunun üzerine Yazgılı’ya Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi’ne gitmesini söyledim. Tümgeneral Şanver’e de ‘Anormal durum var, arkadaşları topla, galiba darbe oluyor’ dedim. Akıncı Üs komutanı Hakan Evrim’i aradım, üçüncüsünde çıktı. ‘Bu uçaklar senin mi diye’ sordum. ‘Görevi ben verdim, mecburdum’ dedi. Ben de ‘Böyle bir mecburiyet yok, derhal indirin’ dedim. ‘İndiremem, durum bildiğiniz gibi değil, benim hayatım sizin hayatınız da tehlikede. Yanımdakiler telefonu kapatmamı istedi’diyerek telefonu kapattı. Havuz başında 24 general olarak toplandık. Bu arada 22:30 gibi Ümit Dündar aradı. ‘Köprüden geçemedim, köprüyü kesmişler’ dedi. ‘Ümit Paşa, bir darbe teşebbüsü olduğunu değerlendiriyoruz, emniyetli bir yere geçin, köprüye gitmeyin’ dedim.
Akıncı Üssü eski komutanı tuğgeneral Hakan Evrim ise Cumhurbaşkanı, Başbakan, MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı’nın darbeye ilişkin emareleri bilmesine karşın birbirlerini aramamasının soru işareti yarattığını belirtmesi üzerine araya giren mahkeme başkanı, “İhmal diye bir şey varsa, ona sonra bakarız. Önce yapanları bir halledelim de. O ayrı dava konusu. Ayrı bir dava açılır…” dedi.