Tarsus’ta hapishane
müdürü, kadın mahpusları “Burası Afrin değil, ama Afrin gibi
yapacağım” diyerek tehdit etti.
Tarsus T Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki kadın mahpuslar, koğuş aramaları ve ayakta
sayımın kameralar eşliğinde yapıldığını belirterek, hapishane müdürünün “Burası
Afrin değil, ama Afrin gibi yapacağım” şeklinde tehdit ettiğini aktardı.
Mezopotamya
Ajansı’nın haberine göre;Tarsus T Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu’nda kalan mahpuslarla görüşen Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifi üyesi
Ahmet Oğuz, kadın tutukluların maruz kaldığı hak ihlallerini anlattı. Oğuz,
tutukluların yoğun bir baskının olduğunu ve 3 arkadaşlarının başka cezaevlerine
sevk edildiğini anlattığını söyledi.
‘Fiziksel şiddet
uygulanıyor’
Oğuz, tutukluların
anlatımlarını şöyle aktardı:“Üzerimizde yoğun
bir baskı var. Keyfi olarak koğuşlar aranıyor. Aramalar ve ayakta sayım
sırasında gardiyanlar ellerinde kamera ile içeri giriyor. Karşı çıkanlar
kameraya alınarak cezalar veriliyor. Her gün ayakta sayım için fiziksel şiddet
uygulanıyor. Cezaevi müdürü, ‘Hepinizi sıraya dizeceğim. Burası Efrin değil,
ama Efrin gibi yapacağım’ diyerek tehdit ediyor.”
‘Sistemli bir baskı
uygulanıyor’
Rize Kalkandere L
Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sıddık Batur ise ailesiyle 20 Şubat’ta
gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde birçok hak ihlaliyle karşı karşıya
bulunduklarını söyledi. 26 yıldır cezaevinde bulunan Batur, görüşmesinde,
“Cezaevi idaresi mektup ve kitaplara el koyuyor. 26 yıldır cezaevindeyim; ama
hiçbir zaman bu kadar baskı ve ahlaksızca üzerimize gelindiğini görmedim.
Eşyalarımızın hepsini aldılar sadece üzerimizdeki elbiseleri bıraktılar.
Ailelerimiz tarafından bize yollanan hiçbir eşya verilmiyor. Sistemli bir baskı
uygulanıyor. Keyfi olarak saat başı koğuşlara baskın yapılıyor. Disiplin
cezaları veriliyor” dedi.
Parası olmayana kitap
yok!
Öte yandan Antalya L
Tipi Kapalı Cezaevi de; tutuklulara, aile ve müdafi tarafından gönderilen
kitapları reddediyor. Kurum İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının almış olduğu
12 Aralık 2016 tarihli kararında, “Terör suçlarından kurumumuzda bulunan
hükümlü ve tutuklulara, ders kitapları niteliğinde olan yayınlar hariç (aktif
öğrencisi olduğu bölüm ile ilgili), dışarıdan yakınları tarafından gönderilen
veya getirilen yayınlar kuruma kabul edilmemektedir. Anayasa, TCK, CMK gibi
yazılı mevzuatları ya da kurum kütüphanesinde bulunmayan kitaplar ve OHAL
Kararnamesi gibi bilgisayar ortamından çıktı alınabilecek mevzuatların ise
ücretleri hükümlü ve tutukluların emanet para hesabından karşılanması koşuluyla
ceza infaz kurumumuz idaresi tarafından, terör suçlarından olan tutuklu veya
hükümlüye verilmektedir” gerekçesini ileri sürdü.Karar, özellikle “örgüt üyeliği”nden
tutuklu bulunanlara dönük olduğu belirtildi. Kararla birlikte emanette parası
olmayan tutuklunun kitap alma şansı kalmıyor.