Gazeteci Ece Sevim Öztürk, 15 Temmuz darbe girişimine yönelik sorgulamalarını sürdürüyor. Öztürk, ‘Ben gazeteciyim; amacım tarihe not düşmek, darbe teşebbüsünün karanlıkta kalan noktalarını aydınlatmak.’ notuyla yayınladığı haberde, Marmaris kumpasını deşifre etti.
işte Ece Sevim Öztürk’ün kişisel sitesinde yayınladığı o yazı:
Fotoğrafta gördüğünüz Marmaris’e giden ekipteki Binbaşı Şükrü Seymen gibi, “darbeciyim ancak örgüt üyesi değilim” diyen Gökhan Şahin Sönmezateş’e bir mektup yazdım ve “Kim sizi Çiğli’de bekletti” diye sordum.
Konuşmamayı tercih etti.Bugün kimse konuşmasa da bir gün Marmaris kumpası aydınlanacak. Ve 15 Temmuz aydınlandığı gün biz ülkece huzurlu, OHAL’siz günlerimize yeniden kavuşacağız.
Darbeleri Araştırma Komisyonu Raporunda 01:30’da iki polisin şehit olduğu, 25 polisin ve 1 özel güvenliğin yaralandığını belirtmişlerdir. Oysa ki Sönmezateş ve ekibinin Marmaris’teki Turban otele girişi 03:38’dir. Bu iki polisi bahsettiğimiz ekibin öldürmediği %100 ortada.Gariplikler bununla sınırlı değil. Şehitlerden Nedip Cengiz EKER’in ölüm saati tüm belgelerde 00:43 ve ölüm nedeni de kesici / delici alet yaralanması sonucu ölüm olarak belirtiyor ve bu belgeleri bizzat olayın içinde bulunan Ahu Hastanesi Doktoru Erdal DOĞRU imzalıyor.İfadelerini duruşmada da tekrar eden doktorlar, şehidin sol göğsü üzerinde çıplak gözle bile anlaşılan -ateşleme sonucu olması imkansız- 8-9 cm büyüklüğünde kesici aletle oluşmuş yaralanma olduğunu belirtiyor.
Şehidi olay yerinden alan Dr. Erdal DOĞRU da, otopsisine giren Dr. İsmet ENGİNSU da aynı tanıyı koyduğu; yani kesici / delici alet yaralanması sonucu öldüğünü belirttikleri halde, duruşmalar sırasında şehidin ölüm saati önce 03:43 ilan ediliyor, sonra “pardon” denilip 04:42 yapılıyor.Ayrıca yine ambulans ekibi ifadelerinde şehit M. ÇETİN’i odada yatakta saatlerce bekletildiğini söylüyorlar. Tanık ve müşteki ifadelerine, delilere bakıldığında tüm ifadelerin birbirini açıkça desteklediği görülüyor.
Peki ekibinin otele gelmesine saatler varken 2 polisi şehit edip, suçu da bu ekibin üzerine atan, kumpası kuranlar kimler?
Hava Rapor Kayıtları ve MASE kayıtlarında Sönmezateş ekibinden önce yani 00:00 – 02:00 arasında bölgede 3 adet helikopterin dolandığı tespit ediliyor.
O gece Sönmezateş ekibinden önce polisleri şehit eden, otelleri tarayan helikopterler kayıtlarda da 00:35 – 00:38 saatleri arasında görülüyor. Hepsi klasörlerde mevcut.
Helikopterlerin Antalya’dan kalktığı, Marmaris’e geldiği ve en son Milas’ta olduğu görüldüğünü tespit ettim.
Yine Darbe Araştırma Raporunda 03:20’de Sönmezateş ekibinin Turban’a indiğimiz ve sonrasında sadece 5 polisin yaralandığı belirtiliyor.
Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığından kalkışımız 02:15 olan bu ekibi bir güç 4 saat bekletip boş otele gönderiyor. CB çoktan ayrılmış!
Cumhurbaşkanı İstanbul’a indiğinde, Sönmezateş ekibi daha Marmaris’e varmamışken nasıl oluyor da “suikast” suçunu işlemiş oluyorlar sizce? İşin garip tarafı iddianamede bu ekipten önce oteli tarayan grubun varlığına dair tek satır yok, belli ki korunuyor!
15 Temmuz 2016 tarihinde Marmaris’e gönderilen ekibe (ÖKK, MAK, SAT) büyük bir tuzak kurulduğu ortada. Nedenini bilmem, bu memleketin ekmeğini yiyip, suyunu içen namuslu savcıları vardır elbet. Yalnızca bir gazeteci olarak değil, vatandaş olarak da araştırmalarını bekliyorum.
Ben savcılara yardımcı olmaya devam edeyim…
15 Temmuz 2016 tarihinde Marmaris’e gönderilen ekibe (ÖKK, MAK, SAT) büyük bir tuzak kurulmuş ve mahkeme nezdinde de halen kurulmaya devam etmekte. Zira ekibin oteller bölgesine girme saati 03:38.
İddiaya göre Cumhurbaşkanının Marmaris’ten ayrılma saati, bir kısım yakın korumaya göre 23:30, bir kısım yakın korumaya göre de 01:00. Onların ifade de farklı. Ki ben CB’nin ayrılışı noktasındaki saat sıkıntısını kaleme almıştım:
Şöyle ki:
Erdoğan’ın 15 Temmuz’da, Marmaris’i terk etme saati:
-TBMM Komisyon Raporuna göre: 00.11
-CHP’nin şerhine göre: 00.30
-Vali’ye göre: 01.20
-Kamera kayıtlarına göre: 00.45
Yani Cumhurbaşkanının ortalama ayrılma süresi 23:30 – 01:00 arasında. Ve CB yine iddiaya göre Dalaman’a gidiyor ve Dalaman’dan kalkışı 01:43 olarak belirtiliyor. İddia diyorum, çünkü CB’nin hiçbir görüntü ya da videosu mahkemeye sunulmadığı gibi görüntülere yayın yasağı var.
CB otelden ayrılır ayrılmaz otele bir saldırı düzenleniyor ve 2 polis şehit oluyor, 25 polis yaralanıyor ve 1 özel güvenlik görevlisi yaralanıyor. Yani bunlar saat 01:30’da oluyor. Şehidin ölüm saatini bile ekibin oraya varış saatine çekiyorlar, hepsi dosyada mevcut.
Ayrıca yine şehidi inceleyen doktorlar vücudundaki yarada hiçbir barut izi ve yanık olmadığını söylemelerine rağmen, bu delil dosyada ateşli silah yarasına çevrililiyor. Ben gazeteci olarak çok kumpas dava gördüm ama böylesini inanın görmedim.
Polis memurları A.O., T.A., M.G., N.Ç., D.Ö., S.Ö., S.D. tarafından tutulan olay – araştırma tutanağında 00:30 saatlerindeki çatışmada polis arkadaşlarının şehit olduğunu belirtiyorlar. Oysa ki; o saatte Sönmezateş ekibi Çiğli’de bekliyor.
Oldukça sarih yani!
Yine ayrıca şehit Mehmet ÇETİN’i o gece olay yerinden alan ambulans ekibi de (Dr. S. B.K., A.A.T., şoför K.D.) saat 01:00 sularında Turban’a gittiklerini ve şehidi orada üzerine çarşaf örtülmüş şekilde ve ölmüş şekilde bulduklarını söylüyorlar.
Sanık askerler duruşmada şöyle diyorlar:
“Olay sonrası bizim olduğu iddiasıyla gösterilen deliller içerisinde, bize ya da polise de ait olmayan, tabancalar, tüfek, şarjörler, gaz maskeler, kimi teçhizat ve silahlar bizim gibi gösterilerek iddianameye eklenmiştir.”
O gün Marmaris’te tatilde olan eski futbolcu Ertuğrul SAĞLAM ifadesinde 01:30’da saldırıların olduğunu ifade ediyor. Yine AKP Muğla Milletvekili Nihat ÖZTÜRK de verdiği ifadede “Cumhurbaşkanı 00:15 – 00:30 gibi ayrıldı. Ortalama 45 dk sonra otele darbeciler saldırdı” diyor.
Cumhurbaşkanı da “15 dakika daha kalsam beni öldüreceklerdi” diyor. Erdoğan’ın en geç 01.30’da Dalaman’dan ayrıldığını düşünürsek, neredeyse 04.00 sularında Marmaris’te olan Sönmezateş ekibi değil de başka bir ekip ona suikast girişiminde bulundu demektir bu.
Müşteki F.Ö. darbe teşebbüsünün ertesi günü 01.30’da helikopterden ateş edildiğini ve canını zor kurtardığını söylüyor. Bir yıl sonra duruşmada ifadesinde sadece saati değiştirerek 03.30’a çekiyor. Kim bu vatandaştan ifadesini değiştirmesini istediyse onlar koruyordur gerçek katilleri.
yrıca bir el tarafından, daha doğrusu Sönmezateş ekibine bu kumpası kuran el tarafından kimi 112, 155, 156 kayıtları siliniyor. O gece 22:00 ile 06:00 saatleri arasında toplam kayıt sayısı 8105 olması gerekirken toplam 4719 kayıt bulunuyor. Gerçek katillerin gizlenmesi için ne kadar kapsamlı bir çalışma yapıldığını görüyor musunuz?
İzmir Özel Harekat Şube Müdürü M.T., Özel Harekat timini 22:00’da yanına çağırarak; “Cumhurbaşkanının Marmaris’te olduğunu ve bir grup asker tarafından ona suikast yapılacağını” söylediği sanıklar tarafından dillendiriyor.
Bir yürekli savcı çıkarsa eğer, müdüre o saatte saldırı olacağını nereden bildiğini de sorsun.