• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home YAZARLAR

Elveda Rahmet ayı

Haziran 13, 2018
in YAZARLAR
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Makul yol…

Hak etmeden girilen işten alınan para helal mi?

Bir Yıldız Doğuyor Afrika gecelerine

Kararmış gönülleri aydınlatan, kirlenmiş uzuvları temizleyen, mü’minleri sevindirip şereflendiren mübârek Ramazân-ı Şerif ayını  vedâya az kaldı. O şerefli misâfire sâhip çıkıp, feyiz ve bereketinden istifâde edip, hasret  ve hicranla uğurlayanlar olduğu gibi, Ramazan-ı Şerif’den hiç haberi ve nasîbi olmayan, günah ve haram seylapları içinde ömrünü çürüten insanların sayısının da az olmadığı muhakkaktır.
Bu şerefli misâfirden haberi olmadığı halde, hakikatlere susamış öyle samimi, müsait insanlar vardır ki; bu şerefli misâfiri onlara anlatmak, sevdirmek de bize terettüp eden bir vazîfedir. Bizler birer itfaiye eri gayretiyle, ebedî saadetin kaynağı olan iman ve Kur’an’ın güzelliklerini, huzur kaynağı olduğunu tebliğ ve temsil yoluyla anlatabilsek; zannediyorum ki, binlerce kişi bu hakîkatlerden, Ramazan-ı Şerif’den ve orucun feyiz ve bereketinden, Kur’an-ı Mûciz’ül Beyan’dan istifâde edecekler ve saâdet-i dâreyni elde etmiş olacaklardır. 
Günümüzde maalesef, kıymet ve değeri tam olarak kavranmasa da, muhtevâ derinliğini anlamaya çalışmakta olan ehl-i iman da var.  Ne var ki, onu insanlara sevdirebilme gayreti içinde olan, bundan dolayı da bugüne kadar gece gündüz çile ve ızdırap çeken, şimdi ise hapishânelerde, çilehânelerde yada gurbette meşrû olan bütün haklarından, çoluk-çocuk ve anne-babalarından, hürriyetlerinden, inandıkları gibi yaşamaktan mahrum bırakılan, canlarına kıyılıp arkalarında gözleri yaşlı yetimler bırakan, binbir zahmetle oruçlarını tutup namazlarını edâ etmeye çalışan kadın-erkek gönül mimarı mü’minler ve mü’mineler,  bu mübârek ayda Kur’an’dan azamî istifâde etmeye çalışmaktadırlar.
Karşı tarafın kabul etmesi, sunumun kaliteli ve samimi olmasına bağlıdır. Onun için, şu üç şeye önem verilmesi gerekiyor.
1) Yapılacak her işi Allah için yapmak ve Hz. İbrahim (aleyhisselam) gibi tam tevekkül ve teslimiyet içinde olmak,
2) Elde edilen bütün başarı ve güzellikleri hep  Allah’tan bilmek,
3) Hiç bir zaman ümitsizliğe düşmeden, yapacağı işlerini,  usul ve metota uygun ve kararlılık içinde yapmak.
Çünkü; “İnsanı da, yaptığı işlerini de yaratan Allah’dır.” (Saffet/96) Öyleyse mümin inandığı gibi yaşamalı ve inandığı dâvanın vecibelerine uygun hareket etmelidir. Zirâ Allah, sıfatlara göre muâmele eder.
 Allah, neye değer veriyorsa ona değer vermek, Allah’a saygının ifâdesidir. Peki Rabbimiz neye değer veriyor? Elbette ki imana. Onun için bütün peygamberleri bu iş için göndermiştir. Hatta Efendimiz (sav) için; “(Habibim) senin vazifen tebliğdir.” (Şûrâ/48)buyurmuşlardır.
Müslümanlığın sadece Ramazan-ı Şerif ayına mahsus olmadığı muhakkaktır. Binâenaleyh,  diğer bütün emir ve yasaklara, bir ömür boyu aynı şekilde saygılı olmak zorunda olduğumuzu unutmamak lazımdır. Her vesîleyle İslâm’ın emri olan bu hakîkatleri sevdiklerimize, dostlarımıza, imkân elverdiği ölçüde herkese hatırlatmak vazîfemizdir.
Teşrifiyle bizleri sevindiren, ayrılışıyla mahzun ve mükedder eden, ayrılışı içimizde bir hasret ve hüzün bırakacak olan mübârek Ramazan-ı Şerif’i,  Pazartesi ve perşembe günlerinde tutulacak oruçlarla hatırlamalı ve bir yıl boyu özlemini ruhlarda yaşatmalıyız.
Seneye kime nasip olur veya olmaz onu Allah bilir. Ramazan-ı Şerif’in ayrılıp gitmesi, başta insanlar ve cinler olmak üzere bütün canlıların  dünyâda birer misâfir olduğunu ve bir gün her şeyin ayrılıp gideceğini hatırlatmakta, insanları ciddi bir murâkabe ve muhâsebeye dâvet etmektedir.
Mü’minler, gücü yettiği kadar değerlendirip kazanmaya çalıştıkları bu mübârek Ramazan-ı Şerif’in feyiz ve bereketini zâyi etmemeye gayret etmeli, ayrıldıktan sonra da onun kıymetini bilmeli ve bir yıl hasretiyle yanıp tutuşmalı ve tekrarını beklemelidirler. 
Sayılı günler sür’atle geçiyor! Bayramla şereflenildiğinde, Ramazan’ın ilk gününü hatırlayarak, ‘Allah Allah, ne çabuk geçti bu günler!’ denilecektir.
Mü’minun sûresinde Cenâb-ı Hak;
112 – Sonra Allah cehennemdekilere der ki: “Size kalsa, dünyada kaç yıl kaldınız?” 
113 – Onlar: “Bir gün veya daha da az. Ne bilelim, isterseniz bunu tam tamına aklında tutanlara sor! 
Zira bizim aklımız başımızdan gitmiş durumda.” diye cevap verirler.

114 – Bunun üzerine Allah Teâla şöyle buyurur: “Siz, doğrusu pek az kaldınız.
Bu gerçeği bir bilseydiniz, Bana isyan etmezdiniz.”
115 – “Bizim sizi boşuna yarattığımızı, 
Bizim huzurumuza dönüp hesap vermeyeceğinizi mi sandınız?”
116 – “Öyleyse artık şu gerçeği bilin ki Allah yüceler yücesidir. Gerçek hükümran O’dur. O’ndan başka ilah yoktur. O pek değerli arşın Rabbidir” buyurmaktadır.
Hz.Üstad fâni olan dünyayı ne güzel ifade etmiştir: “Eyvah aldandık, şu hayât-ı dünyevîyeyi sâbit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zâyi ettik. Şu güzerân-ı hayat bir uykudur, rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür bir rüzgar gibi uçar gider.”  (17.Söz)  
       
Dünyânın günleri hızlı bir şekilde geçtiği gibi, âhiret hayâtı yanında dünyânın kendisi de bir gün veya bir günden daha az olduğu görülmektedir. Evet, dünyaya sığmayan nice nemrud, firavun ve deccallar, zâlim ve gaddarlar; bu misâfirhaneyi terk edip gitmişler, sessiz şehirde ses  ve  solukları çıkmadan,  bir metre çukurda yatmaktadırlar. Öyle bir çukur ki, Cehennemden bir çukur..
Cenâb-ı Hak Haşir sûresi 18.âyette: “Ey iman edenler! Allah’ın azâbına mâruz kalmaktan korunun. Herkes yarın âhireti için ne gönderdiğine dikkat etsin. Allah’ın azabına dûçar olmaktan korunun. Çünkü Allah yaptığınız her şeyden haberdardır” buyurmaktadır.   
       
Başta kâinatın yaratılış vesîlesi İnsanlığın iftihar Tablosu Efendimiz Hz.Muhammed (sav) olmak üzere, oraya kim gitmemiş ki biz kurtulalım! O halde bize düşen vazîfe; her an oraya gitmeye hazır olmak ve hazırlıklı bulunmaktır. 
       
Ramazan-ı Şerif’in bu son günlerini bu şuurla değerlendirmeyi, Rabbimiz tarafından affedilmiş, cehhennemden âzât edilmiş ve içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulmuş olarak bayrama ulaşmayı bütün ehl-i îmâna nasip eylemesini diliyor ve duâ ediyorum.
PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

İnce: Saray bahçesine hurma diktirdi, ürün vermeyince yerden ısıtma yaptırdı

SONRAKİ HABER

Muhammed b. Hasan eş-Şeybânî 2

BENZER HABERLER

Sırlı zarf!
Manşet

Makul yol…

Ağustos 11, 2025
Duyarlılık mı riyakarlık mı?
Manşet

Hak etmeden girilen işten alınan para helal mi?

Ağustos 10, 2025
Manşet

Bir Yıldız Doğuyor Afrika gecelerine

Ağustos 10, 2025
Sırlı zarf!
Uncategorized

Önce insan olmak

Ağustos 5, 2025
Manşet

Poşu

Ağustos 3, 2025
Manşet

Sürpriz yumurta: Devlet Bahçeli

Ağustos 3, 2025
    • All
    • Manşet
    Başbakan Albanese’nin iddialarına İran’dan tepki
    Avustralya

    Avustralya Başbakanı Albanese Eylül’de Filistin’i devlet olarak tanıyacağını açıkladı

    by adminzaman
    Ağustos 11, 2025
    0

      Avustralya Federal Başbakanı Anthony Albanese, Eylül ayında Filistin Devleti’ni resmen tanıyacağını açıklayarak;“İsrailliler ve Filistinliler kendi devletlerine sahip olmadıkça barış...

    Sahte pasaportla tıp ve hukuka girmişler

    Ağustos 11, 2025
    İsrail’in katlettiği Filistinli gazeteci: Parçalanan çocuk bedenleri bile vicdanlarını harekete geçiremedi

    İsrail’in katlettiği Filistinli gazeteci: Parçalanan çocuk bedenleri bile vicdanlarını harekete geçiremedi

    Ağustos 11, 2025
    Sırlı zarf!

    Makul yol…

    Ağustos 11, 2025
    İsrail, El Cezire’nin çadırını kasıtlı hedef aldı: 5 gazeteci öldürüldü

    İsrail, El Cezire’nin çadırını kasıtlı hedef aldı: 5 gazeteci öldürüldü

    Ağustos 11, 2025
    Cezaevinden doğumhaneye: 9 aylık hamile Merve Zayım hala tutsak

    Cezaevinden doğumhaneye: 9 aylık hamile Merve Zayım hala tutsak

    Ağustos 11, 2025

    İLETİŞİM

    info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

    Sydney Ofisi telefonu

    +61 02 96496006

    27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

    AVUSTRALYA REHBERİ

     

      • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
      • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
      • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
      • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
    • ANA SAYFA
    • GÜNDEM
    • YAZARLAR
    • DÜNYA
    • POLİTİKA
    • EKONOMİ
    • RÖPORTAJ
    • SPOR
    • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
    • VİDEO HABERLER
    • DİĞER

    Welcome Back!

    Login to your account below

    Forgotten Password?

    Retrieve your password

    Please enter your username or email address to reset your password.

    Log In

    Add New Playlist

    No Result
    View All Result
    • ANA SAYFA
    • GÜNDEM
    • YAZARLAR
    • DÜNYA
    • POLİTİKA
    • EKONOMİ
    • RÖPORTAJ
    • SPOR
    • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
    • VİDEO HABERLER
    • DİĞER
      • UZAK DOĞU
      • AVRASYA
      • AVRUPA
      • AMERİKA
      • AİLEM
      • TEKNOLOJİ
      • KONUK YORUM