• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Genel Gündem

CEMİL TOKPINAR: SÜREÇ NE ZAMAN BİTECEK?

Temmuz 6, 2018
in Genel Gündem, KONUK YORUM
1
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

Cemil Tokpınar-tr724.com

Yaklaşık beş yıldan beri en çok muhatap olduğumuz soru bu:Süreç ne zaman bitecek? Masumlar ve mazlumlar ne zaman rahat bir nefes alacak, her gün her gece ağlayanlar ne zaman gülecek?

En sonda yazacağımı en başta söyleyeyim: Bu zulüm ve istibdat süreci bütün dünyayı kaplayıp kıyamete kadar da devam etse, hak bildiğimiz yoldan asla dönmeyeceğiz. Sabır ve tahammül göstererek dua ve tazarru ile Rabbimize iltica edip hizmet ve ibadetle Onun rahmet ve inayetini istirham edecek, iman ve Kur’an davasına sebat ve sadakatle hizmete devam edeceğiz, inşallah.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Utanç davası: Hidayet Karaca, Silivri’de 12. yıla giriyor!

Simurgu arayanlara!

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı-2

Ama öyle inanıyoruz ki, zulmün ömrü kısaldı, gücü azaldı ve kısa bir müddet sonra süreç son bulacak. Bir gün karlar eriyecek, bahar gelecek, kardelenler açacak, yangın sönecek, hizmet adına kaybettiğimiz her şey inşallah on katıyla telâfi edilecek.

Peki, hem kıyamete kadar da razıyız diyoruz hem de kısa bir müddet sonra bitecek diyoruz, bu bir çelişki mi?

Hayır, asla çelişki değil. Çünkü biz Rabbimizin hikmetine, takdirine, istihdamına inanıyor, güveniyor, boyun eğiyoruz. Ondan şikâyetçi olamayız, kaderi tenkit edemeyiz, İlâhî takdiri sorgulayamayız. Bizim imanımızın, teslimiyetimizin, tevekkülümüzün gereği, takdire boyun eğeriz. Tabiî bunlara inandığımız kadar Onun rahmetine, inayetine, adaletine de inanıyoruz.

Ezelî hikmet, hizmet hareketi hakkında, tüm zamanlar içinde eşine ender rastlanan bir imtihan takdir etti. Yaşadıklarımız, bir yönüyle Asr-ı Saadetin Mekke dönemindeki işkence ve mahrumiyetlerini, bir yönüyle Medine’deki sıkıntıları, başka bir yönüyle Emevîler döneminde Ehl-i Beyt’e yapılan zulümleri hatırlattığı gibi, insanlık tarihindeki farklı zulüm ve istibdat dönemlerindeki uygulamalara da benziyor.

Bir şekilde taraftar olan veya gönül verenlerin sayısı milyonları bulan bir hareketten söz ediyoruz. Zulümler ise envaiçeşit. Mahpus, mazlum, mahrum, mevkuf, muhacir, maktul, mecruh olduğu gibi parçalanmış aileler, malları gasp edilenler, işleri, meslekleri ellerinden alınanlar ve bu zulümden etkilenenler milyonları aşmış durumda.

Sürece bütüncül bakılmalı

Peki, neden kader buna fetva verdi? Niçin Rabbimiz bu zulümlere izin veriyor? Kısaca, süreç niçin başladı ve devam ediyor?

Bunun belki yüzlerce sebebi var. Bir sebebe indirgersek, bütüncül bakmazsak yanılırız. Bu sebepleri detaylarıyla ele almak çok uzun olur. Ancak sınıflandırmak gerekirse, sürecin maddî sebepleri var, manevî hikmetleri var, imtihan yönü var, küresel ve ülke içindeki güçlerin payı var, bizim eksik ve hatalarımız var, hatalara keffaret yönü ve dereceleri yükseltme yönü var. Bunlar bugüne kadar çok işlendi, tek tek detaylarıyla saymayacağım. Ama bazen yapılan bir hata var: Küllî bakmamak, bütüncül ele almamak!

Süreç bir şekilde açıklanamaz, sadece bir sebebe odaklanılmaz, birisi bir sebebi anlattığında diğerlerini inkâr ediyor anlamı çıkarılmaz.

Bu arada bize bakan yönüyle yapılan bir hata da var.

Hizmet hareketinden bazı kardeşlerimizin, “Ne yaptık da herkesi kendimizden bu kadar nefret ettirdik?” sorusunu asla doğru bulmuyorum.

Neden?

Çünkü biz bu ülkeye ne kötülük yaptık ki? Ülkeyi ıslah için baştan başa okul, yurt, sendika, hastane, vakıf, dernek gibi hizmet kurumlarıyla donatmaktan başka ne yaptık? Evde anne ve babasının eğitemediği çocukları, maddî ve manevî yönden eğitip şefkat ve sevgiyle kucaklamaktan başka ne yaptık?

Devlet gücüyle en iğrenç ve pespaye bir şekilde yalan ve iftiralarla, komplo ve kumpaslarla yürütülen bir algı operasyonuna mağlup olan milletin bir kısmı Hizmet hareketini yanlış değerlendiriyorsa suç cemaatte midir? Birileri habbeyi kubbe, pireyi deve yapıyorsa, sorumlu biz miyiz?

Bunu söylemek, hiçbir kusurumuz, eksiğimiz, hatamız yok demek değildir. Elbette ülkesel ve küresel bir hizmetin içinde elbette bazı problemler ve hatalar olabilir. Bunlar da insaf, hikmet ve objektiflik içinde değerlendirilmeli, ders çıkarılmalı, tedbir alınmalı, ayrı konu.

Ama şunu bütün zerrelerimle kâinata haykırabilirim ki, Hizmet hareketi mensupları şimdiki zulmü hak edecek bir şey yapmadı. Yaptıkları, bütün ülkeyi ve dünyayı saran bir eğitim, barış, iyilik seferberliğiydi sadece.

Fert seviyesinde hatalar varsa da, “suçun şahsîliği” kuralınca genelleştirilemez, sadece evrensel hukuk kuralları içinde ve adil bir şekilde gereken cezası verilebilirdi.

Her neyse…

Tekrar başa dönelim: Süreç ne zaman bitecek?

Süreç, imtihanın hikmetini anlayıp uygun hareket ettiğimiz zaman, Rabbimiz takdir ettiği neticelerin gerçekleştiğini kabul edip “yeter” dediği zaman, zalimlerin haddi aşma sınırları gayretullaha dokunma seviyesine geldiği zaman, zulümde birleşen menfaat ve güç odakları birbirine düştüğü zaman, bugün Allah’ı, ahireti, ölümü, hesabı, azabı düşünmeden zulmeden azgın azınlık tökezlediği zaman bitecek…

Sürecin bitmesi için neler yapılmalı?

Burada bize bakan yönü, imtihanın hikmetini anlayıp uygun hareket etmektir.

Bunlar nelerdir?

  1. Tam bir ihlâs, samimiyet, sebat ve kardeşlikle hizmete sarılmak,
  2. Rahatımızı bozacak ve canımızı acıtacak seviyede mağdur ve mazlumların muavenetine koşmak,
  3. Dua, ibadet ve evraddaki kusurlarımızı gidermek, eksiklerimizi tamamlamak, keyfiyetimizi arttırmak,
  4. Birbirimize düşmemek, tam ittifakı sağlamak, bir olup rahmet ve inayeti celp etmek,
  5. Zulmü bütün dünyaya duyurup evrensel bir duyarlılık oluşturmak,
  6. İlk yılların saffet ve samimiyetine benzer bir şekilde uhrevî boyutlu düşünmek gibi hususlardır.

Ehl-i kalp bir kardeşimiz “süreç ne zaman bitecek” diye niyetlenerek bir istihare yapıyor. Kendisine genel anlamda tevbe etmek, helâlleşmek, kardeşliği tesis etmek tavsiye ediliyor. Tabiî ki bu da yapılacakların tamamı değil, sadece bir tanesidir.

Peki sürecin bitmesine zaman verebilir miyiz?

Bugüne kadar kim vermiş ki… Kim verebilir ki…

Bugüne kadar görülen binlerce rüya ve yakazada verilen müjdeler, tamamıyla sahihtir, sadıktır, gerçektir.

Ancak verilen müjdeler, bazı şartlara bağlıdır. O şartlar gerçekleşmezse müjdeler de ertelenir veya gerçekleşmez.

Konumuzla ilgili Hocaefendi’nin 2014 Şubat’ında yaptığı sohbetten bir örnek:

“Başımıza gelen musibetlerden murâd-ı ilâhî bizim kendisine yürekten dönmemiz ise, döneceğimiz âna kadar o musibetler gırtlağımızı sıkar ve devam eder. Kendisine dönmemiz için o musibetleri salması bile bir yönüyle rahmetin ayrı bir tecellî dalga boyudur. Kullarını Kendisine döndürmenin bir vesilesi onları ızdırar içinde bırakmak ve bütün sebepleri ellerinden almaktır; ta ki nur-u tevhîd içinde sırr-ı ehadiyeti duysun, görsün ve hissetsinler. Yunus ibn Mettâ (alâ seyyidinâ ve aleyhisselam) gibi ‘Lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn’ desinler. Geceleri yataklarından fırladıklarında abdest alsın, başlarını yere koysunlar. Gözleri yaşarmıyor ve ağlamıyorsa, kendilerini levmetsinler; ‘Yuh bana, bu kadar da katı kalblilik olur mu?’ desinler. Gözlerinin yaşlarını salabiliyorlarsa, o esnada ellerini Allah’a açsınlar, ‘Allahım bütün ümmet-i Muhammed’den belaları, musibetleri def eyle, hususiyle memleketimizde bozulan vifak ve ittifakı temin buyur; çünkü o, Senin tevfîkinin en büyük vesilesidir’ desinler.” (Osman Şimşek, Ağlayın Su Yükselsin, 23 Şubat 2014)

Evet, süreçte duanın hakkını vermek, bitmesine vesile olacak şartlaardan sadece birisi, belki de en önemlisidir. Belki duanın hakkını verenler, başta hapistekiler olmak üzere zulmü en çok çekenler ve bunların aileleri. Hepimiz acıyı yüreğimizde hissedip duanın hakkını versek, namaz, dua, tesbihat ve evradlarımıza sarılsak, sürecin ömrü kısalmaz mı?

Görülen rüyalardaki müjdelerde hep yakında zulmün biteceği söyleniyor. Bu yakını, “yarın” anlamamak gerekir. Peygamberlerin (a.s.) gördüğü bazı rüyalar bile bazen aylar yıllar sonra gerçekleşmiştir.

Cenab-ı Hak, en sevgili kullarına vermediğini bize vermez.

Özetlersek, zulüm kıyamete kadar da sürse biz haktan yüz çevirmeyeceğiz, ama çok kısa bir zamanda biteceğini ümit ediyor ve dua dua yalvarıyoruz.

Acılarımızı dindirmek veya azaltmanın bir yolu da, paylaşmak, dualaşmak, muavenete koşmak, kardeşliğimizi bu yönüyle de ispatlamaktır.

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

ZAMAN davasında konuşan Şahin Alpay:Digiturk aboneliğini iptal nasıl müebbetlik suç olabilir?

SONRAKİ HABER

Güney Afrika’da kaçak gergedan avcılarını aslanlar yedi

BENZER HABERLER

Kılıçdaroğlu’na haber verin: Hidayet Karaca, Mustafa Ünal neden içerideyse Osman Kavala da o nedenle tutuklu!
KONUK YORUM

Utanç davası: Hidayet Karaca, Silivri’de 12. yıla giriyor!

Aralık 14, 2025
Belçika’nın önemli gazetesi De Morgen: İslam’da biz Batılıların kucaklayabileceği bir akım varsa, o da Fethullah Gülen’in akımıdır
KONUK YORUM

Simurgu arayanlara!

Aralık 3, 2025
Gıyabi cenaze namazı kılındı: Hocaefendi, vefat eden kadim dostu Erdoğan Tüzün ile kamp hayatını anlattı
KONUK YORUM

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı-2

Ekim 30, 2025
Dumankaya: ‘Malınızın yüzde 50’sini verirseniz şirketler iade edilebilir’ dediler
KONUK YORUM

Dumankaya Holding muhbirinin hazin sonunu yazan Uğur Dumankaya: “O kayboldu, biz hayatta kaldık.”

Ekim 16, 2025
Kemal Gülen, ‘Asuda Mekan’ı ziyaret etti : Mukaddes yük ve güçlü omuzlar
KONUK YORUM

Asrın Mazlumu ve Düşünce Mimarı 1

Ekim 15, 2025
Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti
Genel Gündem

Yarın tahliye olacaktı: Cezaevinde kalp krizi geçiren KHK’lı polis, vefat etti

Ekim 7, 2025
  • All
  • Manşet
Genel Vali Mostyn’dan Ahmed Al-Ahmed’e destek ziyareti: Kral Charles’ın özel mesajını iletti
Avustralya

Genel Vali Mostyn’dan Ahmed Al-Ahmed’e destek ziyareti: Kral Charles’ın özel mesajını iletti

by adminzaman
Aralık 16, 2025
0

Bondi’deki silahlı saldırı sırasında canı pahasına saldırganı etkisiz hale getirerek çok sayıda insanın hayatını kurtaran Ahmed Al-Ahmed’i, Avustralya Genel Valisi...

3S rejimi: Sömüren, Semiren ve Söven rejimi!

Bondai ateşini söndüren ‘Hero Ahmet’…

Aralık 16, 2025
Cezaevi firari 2 kişiyi öldürdü, AKP’li Yerlikaya Cemaat operasyonu paylaştı

AİHM’den, 2 bin 420 kişi için rekor ihlal kararı: “ByLock, Sendika üyeliği, Bank Asya hareketleri’ delil olamaz”

Aralık 16, 2025

Levent Gültekin AKP’ye: “Muhafazakâr diye aldığınız çocukların tamamı pudracı çıktı

Aralık 16, 2025
15 Temmuz’un kilit ismi Zekai Aksakallı yönetiyor: 130 şirketten sadece 2’sindeki yolsuzluk 175 milyon lira

15 Temmuz’un kilit ismi Zekai Aksakallı yönetiyor: 130 şirketten sadece 2’sindeki yolsuzluk 175 milyon lira

Aralık 16, 2025
Devletin zirvesinden Ahmet’e ziyaret: Avustralya ‘Bondai kahramanı’ Suriyeliyi bağrına bastı

Avustralya kahramanı ilan etti:Suriyeli göçmen Ahmed el-Ahmed’e bağış rekoru

Aralık 16, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM