Milletvekili Gergerlioğlu: “Anayasanın 19
ile AİHS’nin 5. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, hamile ve altı aydan
küçük bebeği olanların tutuklanması yasaktır’’ dedi.
HDP Kocaeli Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını Komisyonu Üyesi Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu,
Cezaevinden tahliye edilmeyen hamile kadınların ve yeni doğum yapmış Annelerin
yaşadıkları hak ihlallerinin araştırılması için meclise Araştırma Önergesi
verildiğini açıkladı. Gergerlioğlu: “Hamile ve yeni doğum yapmış kadınların
cezaevlerinde tutulması sadece anneyi cezalandırmak değil; onun bebeğini,
ailesini ve hatta bütün toplumu cezalandırmaktır. Kanunun 16/4 hükmünün
kullandığı dil ile tutuklanan şüphelinin mahkûm oluncaya kadar masum olduğu ve
116. Madde, Anayasanın 19 ile AİHS’nin 5. Maddeleri birlikte
değerlendirildiğinde, hamile ve altı aydan küçük bebeği olanların tutuklanması
yasaktır. Bir suçtan dolayı mahkûm olmuş kişiler için öngörülen yasak,
tutuklama gibi bir tedbir açısından getirilen önlemler de kesinlikle uygulanır.
” dedi.
BEBEKLİ
ANNELERİ CEZAEVİNDE TUTMAK, TOPLUMU CEZALANDIRMAK DEMEKTİR
Cezaevindeki hak ihlallerine
dikkat çeken Gergerlioğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: “ 7 Eylül 2018 itibari
ile tarafıma ulaşan bilgilere göre kadınlar, halen cezaevinde tutulmaktadır.
Sadece tarafıma iletilen sınırlı şikâyetleri bilebiliyorum! Bu komisyon
açılmalı ve kadınlara yönelik bu zulüm sona ermelidir. Hamile ve yeni doğum
yapmış kadınların, cezaevlerinde tutulması sadece anneyi cezalandırmak değil;
onun bebeğini, ailesini ve hatta bütün toplumu cezalandırmaktır. Tutuksuz
yargılanması veya cezasının ertelenmesi gereken hamile kadınların veya yeni
doğum yapmış annelerin yaşadıkları sorunları tespit etmek ve bu sorunlara
çözümler üretebilmek amacıyla, Anayasa’nın 98’inci ve İçtüzüğün 104’üncü ve
105’inci maddeleri gereğince, bir Meclis Araştırması açılmasını teklif ve arz
ederim.
Halkların Demokratik Partisi (HDP)
Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Dr. Gergerlioğlu şu
açıklamada bulundu: “5275
sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması Hakkındaki Kanun, hamile
kadınlara altı aydan daha küçük bebeği olan kadınların tutuksuz
yargılanmasını öngörmektedir. 5275 sayılı Kanunun 16/4
maddesine göre, “Hapis cezasının infazı, gebe olan veya doğurduğu tarihten
itibaren altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında geri bırakılır. Çocuk ölmüş
veya annesinde başka birine verilmiş olursa, doğumdan itibaren iki ay geçince
ceza infaz olunur.” 5275 sayılı Kanunun 116. maddesine göre, yukarıdaki hüküm
“tutuklular” hakkında da uygulanır. Kanunun 16/4 hükmünün kullandığı dil ile
tutuklanan şüphelinin mahkûm oluncaya kadar masum olduğu ve 116. madde,
Anayasanın 19 ile AİHS’nin 5. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, hamile
ve altı aydan küçük bebeği olanların tutuklanması yasaktır. Bir suçtan dolayı
mahkûm olmuş kişiler için öngörülen yasak, tutuklama gibi bir tedbir açısından
getirilen önlemlerde kesinlikle uygulanır. Zira tutuklanan kişinin atılı suçu
işleyip işlemediği henüz bir mahkeme kararı ile tespit dahi edilmemiş yani
henüz masumdur.” dedi.
Cezaevindeki hak ihlallerine dikkat çeken Gergerlioğlu, açıklamışını
şöyle sürdürdü: “Tutuklama
bir tedbir olup ancak CMK md.100 deki tutuklama koşulları ve adli kontrol
tedbirlerinin yetersiz olacağının somut delillerle kanıtlanması durumunda başvurulacak
bir tedbir olmasına rağmen, 7 Eylül 2018 itibariyle tarafıma ulaşan bilgilerde
aşağıdaki kadınlar halen cezaevinde tutulmaktadır ”dedi.
HALEN CEZAEVİNDE OLAN HAMİLE BAYANLARIN İSİM LİSETİ:
Hamile olmasına rağmen, halen cezaevinde tutularak insan
haklarına ayrı ve hukuksuz bir şekilde tutuklayanları açıklayan Ömer Faruk
Gergerlioğlu şu listeyi verdi: “Elif Aydın (6 Aylık
Hamile) Gebze Kapalı Cezaevi: Bütün itirazlara rağmen çocuğuyla beraber
cezaevinde kalmaya devam etmektedir. Kendisi, karnındaki bebeği ve yanında
kalan çocuğuyla 3 kişi cezalandırılmaktadır. Mualla Kübra Alvar (8 Aylık
Hamile) Tarsus Kapalı Cezaevi: Yaz sıcağında hamileliğinin sonunda olmasına rağmen
halen cezaevinde tutulmakta tahliye edilmemektedir. Merve Aydeniz Çokyılmaz (8
Aylık Hamile) Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi: Doktor bir tutuklu olarak
hamileliğinin sonunda halen cezaevinde bekletilmektedir. Emine Ay (4 Aylık
Hamile) Bitlis Kapalı Cezaevi: Bütün çağrılara girişimlere rağmen cezaevinden
çıkartılmamıştır. En son yoğun bakıma kaldırılmış bebeğini kaybetme riskiyle
karşı karşıya kalmıştır.Semra Yılmaz (4,5 aylık bebeği var) Tekirdağ T Tipi
Kapalı Cezaevi: Bebeği 6 aylıktan küçük olmasına rağmen halen cezaevinde
tutulmaktadır. Gülistan Karabulut (7 aylık hamile) Balıkesir Burhaniye Cezaevi:
Eşi ve çocuğuyla Ege de boğulma tehlikesi atlatan ailede; baba ve 7 aylık
hamile anne cezaevine götürülmüş 3 yaşındaki oğulları da yoğun bakıma
kaldırılmıştır. Baba tutuklu çocuk yoğun bakımda olmasına ve kendisi de 7 aylık
hamile olmasına rağmen hakimler Gülistan Karabulut’u tutuklamaktan geri
durmamışlardır.
KOMİSYON KURULMALI VE
BU ZULME SON VERİLMELİ
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması
Hakkındaki Kanunu hatırlatan Gergerlioğlu sözlerini şöyle sürütürdü: “5275
sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması Hakkındaki Kanunun tutuklu
kadın ile ilgili vaz ettiği bu düzenlemedeki amaç, bebeği ve anneyi
korumaktır. İnsanlık var olduğu günden bu yana doğum yapmış kadına
ve hatta doğum yapan bütün canlılara saygıyla yaklaşmıştır. Bu insan
olmanın da gereğidir. Bütün dinlerde bu vardır. Dünyadaki ülkelerin
tamamında ve bunların kanunlarında da yine buna yönelik hükümler
konulmuştur. Ne yazık ki mevcut kararlarda yargı görevlileri adeta düşman
ceza hukuku uygulamaktadırlar. Dünyanın demokrasisi en geride ülkesinde
bile uygulanmayacak bu tutukluluk işlemi maalesef ki Anadolu’nun bu
topraklarında uygulanmakta, doğum yapmış ve hamile kadınlara adeta
acımasızca muamele reva görülmektedir. İşin en kötü yanı ise topluma adalet
dağıtma görevini üstlenen hâkim ve savcılar maalesef böyle vicdanları inciten
yaralayan bu işlemlere imza atmaktadırlar.”
SADECE
HAMİLE ANNE DEĞİL, AİLESİ VE TOPLUM CEZALINDIRIYOR
Kendisine sınırlı sayıda şikâyetlerin
ulaşabildiğine dikkat çeken Milletvekili
Gedgedlioğlu: “Sadece
tarafıma iletilen sınırlı şikâyetleri bilebiliyorum! Bu komisyon açılmalı ve
kadınlara yönelik bu zulüm sona ermelidir. Tarafıma gelen şikayetler doğrultusunda
öğrenebildiğimiz vakalar dışında da cezaevlerinde bu tarz hak ihlallerinin
yaşandığından şüphe duymaktayız. Bu kadınlar bu ülkenin yurttaşları olarak
lehlerine olan bütün yasal uygulamalardan yararlanmaya hak sahibidirler. Hamile
ve yeni doğum yapmış kadınların cezaevlerinde tutulması sadece anneyi
cezalandırmak değil; onun bebeğini, ailesini ve hatta bütün toplumu
cezalandırmaktır. Tutuksuz yargılanması veya cezasının ertelenmesi gereken
hamile kadınların veya yeni doğum yapmış annelerin yaşadıkları sorunları
tespit etmek ve bu sorunlara çözümler üretebilmek amacıyla, Anayasa’nın
98’inci ve İçtüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince bir Meclis
Araştırması açılmasını teklif ve arz ederim.”