ARTI GERÇEK- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğuna hemen son verilmesi yönünde karar aldı. Yüksek Mahkeme, Demirtaş’a 3 ay içinde 25 bin Euro da manevi tazminat ve masraf bedeli ödenmesine hükmetti.Karardan sonra Demirtaş’ın avukatları mahkemeye tahliye başvurusu yaptı. Ancak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Karar bizi bağlamaz. Karşı hamlemizi yapar işi bitiririz” dedi.Erdoğan’ın “karşı hamlesi”nin ne olduğu ve “işi bitiririz” ifadesinden ne kastettiği Artı TV’de gazetece Musa Özuğurlu’nun hazırlayıp sunduğu “Bu Arada” programında ele alındı.Programa Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Avukat Ercan Kanar ve CHP eski milletvekili-hukukçu İlhan Cihaner katıldı.
KARAMAN: BU AŞAMADAN SONRA KİMSE CUMHURBAŞKANI’NIN ÇİZDİĞİ ÇERÇEVENİN DIŞINA ÇIKAMAZ
Avukat Mahsuni Karaman Erdoğan’ın “işi bitiririz” sözlerini, Demirtaş hakkında başka bir dosyadan verilen verilen mahkumiyet kararının bir an önce onaylanması şeklinde değerlendirdiklerini söyledi.Karaman, “Serbest bırakılma kararının uygulanmaması halinde yeni bir başvuru olacak mı? sorusuna şu cevabı verdi:”AİHM kararı açıklandıktan sonra Türkiye’de kararın uygulanmaması yönünde bir tartışma olmadı. ‘Kararı tanımıyoruz’ diye kimsenin aklından bir şey geçmemiştir. Ancak serbest bırakmama tartışmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan başlattı. Cumhurbaşkanı bu çerçeveyi ortaya koyduktan sonra devletin diğer organları bunun dışına çıkamaz. Bu şartlar altında mahkemelerin bağımsız hareket etmesi beklenemez…. Barolar Birliği’nden de toplumun hukuka güvenini tesis edecek bir açıklama yapılmadı.”
KANAR: YASAMA DOKUNULMAZLIĞININ İHLAL EDİLDİĞİNE DEĞİNİLMEMESİ EKSİKLİKTİR
Avukat Ercan Kanar ise AİHM kararının ne anlama geldiği hakkında şunları söyledi: “AİHM bu kararla Türkiye’de yargının bağımsız olmadığını ikrar etmiştir. Ancak kararda yasama dokunulmazlığının ihlal edildiğine değinilmemiştir. Yasama dokunulmazlığı diye evrensel bir hak vardır. Bu milletvekilliği sonrası için de geçerlidir. Bu hak bir lütuf değildir. Halkın iradesinin tesisi için verilmiş bir haktır. Fakat bu hak kaldırıldı. AYM’ye itiraz yolu da kapatıldı. AYM başvuru incelemesinde gecikti. İç hukuk yolları etkili şekilde işletilmedi. Bu açılardan da ihlal kararı verilmeliydi.”
CİHANER: ÇOK GECİKMİŞ BİR KARAR
Hukukçu İlhan Cihaner de seçme seçilme hakkının ihlal edildiğini ifade ederek AİHM’in kararında bunu dikkate almamış olmasını eleştirdi. Cihaner şunları söyledi: “Çok gecikmiş bir karar. Dokunulmazlıkların kaldırılma yöntemi tartışılmamış. AİHM’in benzer bir tutumunu Kanun Hükmünde Kararnameler ile yapılan ihraçlar konusunda da gördük. AİHM iktidarın ajandasına uygun kararlar verdi. Muhtemelen iş yükünden kurtulmak için…. (Hükümet) muhtemeldir ki hapis/ceza kararını kesinleştirip süreci sıfırlamak istiyor.. AİHM kararları içtihat kararlarıdır. Demirtaş’ın derhal serbest bırakılması gerekir. AİHM’in Türkiye’yi bu hukuksuz düzenden koruyamadığını görüyoruz. Yeni evrensel bir hukuk ve insan hakları mekanizması oluşturmak gerekir. Eğer tahliye edilmezse 18. madde ihlali (siyasi hakların kısıtlanmasının sınırlarıyla ilgili) olduğu için AİHM yapılacak olan ikinci bir başvuruyu daha kısa sürede karara bağlayacaktır.”