ADEM YAVUZ ARSLAN- WASHINGTON Tr724
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Gülen Hareketi’ni kastederek “FBI 15 eyalette soruşturma başlattı, hatta New Jersey başta olmak üzere tutuklamalar var” açıklamasını teyit etmeye çalıştığım saatlerde Ekim Alptekin iddianamesi gündeme bomba gibi düştü. ABD medyasında ‘son dakika’ anonsları ardı ardına dönmeye başladı.
Çavuşoğlu’nun ‘Cemaate yönelik tutuklamalar’ haberini ‘Çavuşoğlu’nun yalan beyanları’ başlıklı ‘büyük dosya’ya atıp Ekim Alptekin’e yönelik iddianameye baktım. Zira Çavuşoğlu bu arada yine yalanlandı.
Gelelim iddianameye…
Aslında ABD Başkanı Donald Trump’ın eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn’in yargılanması başladığı için Ekim Alptekin ile ilgili bir ‘gelişme’ sürpriz değil.
Sadece Çavuşoğlu’nun ‘ilk tutuklamalar başladı’ açıklaması ile aynı güne gelmesi ilginç bir durum oldu.
Washington DC’nin hemen yakınlarındaki Alexandria-Virginia mahkemesine sunulan iddianame de Michael Flynn’in iş ortakları Bijan Rafiekian ve Ekim Alptekin’e Türkiye hükümeti adına Fethullah Gülen’in iadesi için ‘komplo kurmak’ ve ‘yabancı bir devlet adına kayıt dışı temsilci olarak hareket etmek’ suçlaması var.ABD yasalarına göre bir ABD vatandaşı başka bir devletin çıkarlarını temsil etmeye başladığında yani onlar adına lobicilik yaptığında Adalet Bakanlığı’na bildirimde bulunarak kendisini ‘yabancı ülke lobicisi’ olarak kayıt altına aldırmak zorunda. Ekim Alptekin ve Bijan Rafiekian hem bu bildirimde bulunmadıkları gibi hem de FBI’ya bu konuda yalan beyanda bulundular.
Ekim Alptekin’e ayrıca FBI’a yalan beyanda bulunmak da var. Rafiekian için 15, Alptekin için toplam 35 yıl hapis cezası talep ediliyor.
GÜLEN’İ KAÇIRMAK İÇİN TÜRK BAKANLARLA TOPLANTI
İddianamenin temel suçlaması ise ‘komplo kurmak’.
21 sayfalık iddianameye göre Refiekian ve Ekim Alptekin, yönettikleri danışmanlık şirketi ile Fethullah Gülen’in itibarsızlaştırılması ve Türkiye’ye iadesinin sağlanması için Türkiye lehine lobicilik yaptıklarını gizlediler. Alptekin ile Rafiekian arasındaki yazışmalardan örneklere yer veren iddianame Alptekin’in Türk hükümeti ile yakın çalıştığını ortaya koyuyor.İddianamede Türkiye’nin Gülen’in tutuklanması için 19 Temmuz 2016’da, sınır dışı edilmesi için 23 Temmuz’da başvuru yaptığını fakat Türkiye tarafından verilen belgelerin ABD makamları tarafından ‘hukuki standartları karşılamadığı’ gerekçesi ile işleme konulmadığı bilgisi veriliyor.
İddianame de Flynn ve Ekim Alptekin ile Rafiekian’ın ‘Gülen’in iadesi için ABD’li siyasileri ve Amerikan kamuoyunu gizlice etkilemeye yönelik komplo kurdukları suçlaması var. İddianame de ayrıca “Alptekin ve Rafiekian bu çalışmayı Türkiye hükümetinin yönettiğini saklamaya çalıştı” deniliyor.
Hatırlanacağı gibi 2017 Kasım’da Amerikan Wall Street Journal gazetesi ve NBC News kanalı, Flynn’in Türk hükümet yetkilileri ile Fethullah Gülen’in Türkiye’ye gizlice kaçırılması ve İmralı Adası’na götürülmesini planladığını yazmıştı.
Bu iddiaya ilişkin iddianame de detaylar yer alırken toplantıya katıldığı iddia edilen Mevlüt Çavuşoğlu ve Berat Albayrak için “Turkish Minister 1 ve ‘Turkish Minister 2’ olarak bahsediliyor. İddianame de şu ifadeler yer alıyor ; “ Türk kabinesi düzeyindeki yetkililer bu proje için gerekli bütçeyi onayladı. Alptekin de Türk yetkililere çalışmalarla ilgili verip onların talimatlarını Rafiekian, Flynn ve Flynn Intel Group’taki diğerlerine aktardı.”
İddianame de ayrıca Flynn ve Alptekin arasındaki para trafiklerine dair detaylara da yer veriliyor; “Alptekin’in Hollanda’daki şirketi Flynn Intel Group’un müşterisi gibi gösterilerek 600 bin dolarlık ücret Hollanda’daki şirket üzerinden üç aşamada gönderildi. Alptekin ödemeleri Türkiye’deki bir hesaptan yaptı. Ödemeleri alan Flynn Intel Group, ardından Hollanda’daki şirkete iki aşamada yüzde 20’şer komisyon gönderdi.”
Hatırlanacağı gibi FBI’a 4 kez yalan beyanda bulunduğu tespit edilen Ekim Alptekin daha önce ‘parayı kendi cebimden verdim’ açıklaması yapmış ancak özel savcı Mueller ikna olmamıştı. Alptekin mayıs 2017’de ABD’den ayrılarak Türkiye’ye taşınmıştı.
Savcı Mueller ile anlaşıp itirafçı olan Flynn ise verdiği ifadede Trump adına seçim kampanyalarının devam ettiği bir dönemde, Türkiye hükümeti ile doğrudan ilişki kurduğunu ve hükümetin talimat ile yönlendirmeleri doğrultusunda danışmanlık çalışmaları yürüttüğünü doğrulamıştı.
Sonuç olarak Alexandria Mahkemesi’ne sunulan iddianame Erdoğan’ın ABD’de ‘çevirdiği dolaplar’ın kapağını açmış oldu. Flynn’in itirafçı olduğu ve savcıya ‘maksimum derecede faydalı’ olduğu göz önüne alındığında Türk bakanlar Mevlüt Çavuşoğlu ve Berat Albayrak ile bu ekibe yardımcı olan Ekim Alptekin, henüz ismi ortaya dökülmemiş bazı işadamları, Flynn ile ‘belgesel çalışması’ yapan Nedim Şener ve İsmail Hakkı Pekin gibi isimler için de sıkıntılı günler başlıyor demektir.
Mevlüt Çavuşoğlu’nun yerinde olsam ABD’nin Gülen Cemaati’ne yönelik soruşturmalarını değil Flynn’in itirafları sonrası kendisi ile ilgili olanları yakından takip ederdim.