Sadece 2018’de onkolojik hastalıklar 9.6 milyon
insanın ölümüne neden oldu. Uzmanlar, bunlardan üçte birinin düzensiz
beslenmeden hayatını kaybettiğini belirtiyor.
Seçenov Üniversitesi Onkoloji Kliniği Onkolojik
Cerrahi Bölümü Başkanı Natalya Sukortseva, Sputnik’e konuyla ilgili şunları
söyledi: “Şeker ve suni tatlandırıcılar, tehlikeli gıda
ürünleri listesinde ilk sıradadır. Rafine edilmiş şekerin aşırı tüketimi,
endokrin ve kardiyovasküler sistemlerin kronik hastalıklarına neden olabilir,
ayrıca obeziteye yol açabilir. Şeker ikameleri, yapay renklendiriciler ve
tatlar ve bunları içeren yiyecekler ve içecekler toksin içerir. Larinks ve
özofagusun mukoza zarlarına nüfuz ederek, hücrelerin malign büyümesini
tetikleyebilirler ve sadece obeziteye neden olmazlar. Zararlı ürünlerin
tüketilmesi boğaz, yemek borusu, mide ve diğer organ ve sistemlerin kanser
olmasına yol açar”.
Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) 2015
yılı sonunda, sucuk ve işlenmiş et ürünlerini kanıtlanmış kanserojen aktivitesi
olan ürünler olarak niteledi. IARC uzmanlarına göre, bu ürünlerin sürekli
tüketilmesi kolorektal kanserin gelişimine yol açabilir. Günde sadece 50 gram
işlenmiş et tüketilmesi bile onkolojik hastalıklara yakalanma riskini yüzde 18
arttırır.
Natalia Sukortseva “Yarı mamül ürünler, sosisler,
füme etler ve jambonlar sağlığa zararlı maddeler, fazla tuz ve kimyasallar
içerir. O nedenle eğer düzenli olarak sabah, öğlen ve akşam bu ürünler
tüketilirse, kolon kanserine yakalanma riski artar” dedi.
Fransız
ve Brezilyalı bilim insanları, herhangi bir özel ürünün değil, onların
hazırlanma yönteminin kanser hastalıklarına yol açtığını belirtiyor. Onkolojik
hastalıklara yol açan ürünlerin başında ultra işlenmiş gıdalar, unlu mamüller,
gazlı içecekler, şekerli mısır gevreği, yarı mamül ürünler ve işlenmiş et
ürünleri gelir. Bu tür gıdalar şeker, yağ ve tuz bakımından yüksek, fakat
vitamin ve lif bakımından zayıftır.