Levent Kenez-tr724.com
Erdoğan’ın Millet İttifakı’na hakaretler sıraladığı tweetine büyük tepkiler yağdı. Bütün gün meydanlarda söylediklerini bir de tweet atmış. Açıkçası yeni bir şey söylemiyor. Bunların çok daha ağırlarını televizyonda çok daha geniş kitlelere devamlı söylüyor zaten. Havuz medyasının özellikle televizyonlarının Millet İttifakı aleyhinde yaptıkları yalan haberler yalan olduğunu bilerek izleyen insanı bile hayrete düşürecek cinsten.
Erdoğan’ın seçim stratejisi öncekiler gibi kutuplaşmaya ve nefrete dayalı. Milliyetçi ve dini duyarlılığı olan kitlenin kendisine seçim kazandırdığı bildiği için karşı tarafı ne kadar din düşmanı, ne kadar Kürt dostu gösterirse, ne kadar büyük yalanlar söylerse dayandığını tabanın kendisine destek vereceğine oynuyor. Bu düşman siyasetinin bir karşılığının olması acı olduğu kadar bir Türkiye gerçeği. Ve Türkiye eninde sonunda bunun bedelini ödeyecek. Ekilen ve her gün özenle sulanan bu nefret tohumlarının başak vermemesi mümkün değil.
Erdoğan’ın bunları neden yaptığı da malum. Yerel seçim de olsa eğer bir gün seçim kaybederse bu demokratik ülkelerdeki gibi bir koltuk devir teslimi olmayacak çünkü. Erdoğan’ın koltuktan hayattayken inmesi demek kendisinin, hanedanın ve çevresindeki hırsız ve memurların işlediği suçlardan yargılanması demek ki Erdoğan’ın seçimle gideceğini herhalde düşünen kalmamıştır. Kaybetmek neredeyse ölmekle eşdeğer olduğu için Erdoğan gerekirse iç savaş çıkartmaktan ve yine örgütlü-silahlı olmanın avantajıyla bunu göze almaktan çekinmeyeceğini unutmamak gerekiyor.
Her ne kadar Cemaat ve PKK’yı aynı düzlemde kullansalar da bu seçimin argümanı yine PKK. Çünkü cemaat ile ilgili mağduriyetlerin ciddi bir siyasi karşılığı yok. Fetöcü suçlamaları da artık eskisi kadar prim yapmıyor. PKK HDP dışında herkesin ittifak edeceği düşman olduğu için muhalefeti bununla dövmek çok kolay.
Erdoğan’ın bu taktiklerini çok önceden tahmin etmesi gereken muhalefetin bir kez daha bu kutuplaşma oyununa düşmeden hamasi lafların domates kuyruklarını, artan fiyatları ve kötüye giden ülkeyi unutturmaması gerektiğine çalışması lazım ama bir bir kapatılırken seyrettiği hatta zımni destek verdiği televizyonları mumla arıyor. Her seçime hazırlıksız giren muhalefetin en büyük avantajı artık destekçilerine hiçbir beklentiye girmemeyi öğretmiş olması.
HDP’nin ve cemaatin şeytanlaştırıldığı ve kimsenin bu ikisi ile beraber yan yana görünmek istemediği malum. Propaganda makinesi ve emrindeki yargı ile bunu başardı. HDP’nin, yapılan operasyonlarla güçsüzleştiği, Demirtaş’ın yerine aynı performası sağlayacak bir liderlik tesis edemediği malum. HDP kemik tabanını oyunu almakta zorlanmayacak ama 7 Haziran’da yakaladığı rüzgarı mevcut şartlarda bir daha yakalaması imkansız.
Demirtaş’ın dokunulmazlığının kaldırılmasını sağlayan kimdi? Tabii ki CHP’nin ta kendisi. CHP tabanındaki Kürt alerjisinin azımsanmayacak sayıda olduğunu unutmamak lazım. Milliyetçi bir parti olan İYi Parti daha geçen gün Ardahan’da HDP kazanmasın diye seçime girmeyeceğini açıkladı. Yani siz bu kadar savunmada kalır bu kadar aman laf söz gelmesin, aman şunu da demesinler diye kutuplaşma siyasetinin bir parçası olursanız bedelini de ödersiniz. Cumhurbaşkanlığı adayı hapisteyse biz de aday çıkarmıyoruz hayalini gerçekleştiremediğini için. Ev hanımlarına terörist diyemezsin, hamile kadınları hapse tıkamazsın diyecek cesaretiniz ve tıynetiniz olmadığı için.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura gidememesinin en temel nedeni Akşener, Demirtaş ve Karamollaoğlu’nun beklenen oyu alamamış olmasıdır. Seçim sonuçlarını hileli olduğunu bilip de seçim oranları üzerinden yorum yapmak çok doğru değil ancak muhalefet sayesinde elimizde başka bir veri yok. Her birinin istenen oyu alamamış olmasının tek sebebi de kutuplaşma siyaseti. Ancak hala bu gerçeği gören yok.
Son olarak muhalefetin kendilerine terörist denmesine bozulmasına da anlam vermek mümkün değil. 150 bine yakın kişi terörist diye kamudan atılırken sesiniz çıkmıyor, milyonlarca mensubu olan bir terör örgütü olduğuna inanıyorsunuz, her gün orduya operasyon üzerine operasyon yapılırken bunları izliyorsunuz da sizin terör ittifakı kurmanız neden inandırıcı olmasın ki?