Hizmet Harketi Cemaatine yakın şirketlerin el konulan mallarıyla birilerin cebini doldurduğu, buna da şirketlere atanan kayyımların ve TMSF’nin öncülük ettiği iddia edildi. Oda Tv, yaptığı çarpıcı bir haberle bu iddiayı gündeme taşıdı.
Gülen Cemaati’nin öncülük ettiği önemli kuruluşlarından TUSKON’un üyelerinden Kavurmacı ailesinin sahibi olduğu Aydınlı Grup’a mahkeme tarafından kayyım atandı ve şirketlerin yönetimi TMSF’ye devredildi.
Aydınlı Grup’a kayyım atanmasının ardından şirketin ortaklığı bulunduğu yatırımlarda da sıkıntı çıkmaya başladığı belirtildi. İstanbul’un en büyük projelerinden olan Artaş-Aydınlı-Invest-AFK Ortaklığının yürüttüğü Vadi İstanbul’da, Aydınlı Grup’un hisselerinin olması bankalar ve kamu kuruluşlarında sıkıntı yaratmaya başladığı konuşuluyor. Projenin ortakları, sözleşmesinin feshedileceği, ortaklığın sona erdirileceği, tüm ortaklığın taraflarının zarara uğrayacağı gibi gerekçelerle, Kavurmacı’dan ortaklıktaki hisselerinin devrini talep ettiği iddia ediliyor.
Kavurmacı ise bir yıl içinde ortaklığa geri dönme şartı ile ortaklık hisseleri, gerçek hesapların yapılması beklenilmeden, sembolik denilebilecek bir değer üzerinden Artaş Grubu’na devretti.
Aradan geçen 1 yılın ardından, Vadi İstanbul’daki Kavurmacı ailesinin hisseleri Artaş tarafından geri verilmedi. Kavurmacı ailesi ise dava açtı ve TMSF Fon Kurulu kararı ile hisse devri iptal edildi.
TMSF’NİN ZARARINA SATIŞI
Oda Tv‘nin aktardığına göre, TMSF Vadi İstanbul’daki Kavurmacı ailesine ait hisseleri geri aldıktan sonra, projedeki temsil hakkını hiç kullanmadı. Hatta, Vadi İstanbul projesinde yüzde 40 hissesi bulunan Kavurmacı ailesinin hissesini tekrar Artaş Grubu’na sattı.
Kavurmacı ailesi adına avukat Coşkun Atılğan, bir ihtarname çekti. İhtarnamede, “Projenin en büyük hissedarlarından Aydınlı Gruba kısa vadede satışı yapılarak nakde çevrilmesi mümkün olmayan ofisler ve bir miktarda konut teslimi yapılarak ortaklıktan çıkarılmıştır” denildi.
Haberde, ihtarnamede ayrıca, “VADİSTANBUL Projesinden şirketin kira ve satış gelirleri ile kazanç elde edeceği zaman, hiçbir nakit ödeme alınmadan, adi ortaklık hisselerinin, projeden elde edilebilecek karın yarısı gibi bir değere satılması yasalara aykırıdır” ifadeleri yer aldı.
113 MİLYON 150 BİN 880 DOLARLIK ZARAR
Projenin en büyük hissedarlarından Aydınlı Gruba, satış karşılığı nakit ödeme yapılmadı. Biten projeden, kısa vadede satışı yapılarak nakde çevrilmesi mümkün olmayan ofisler ve bir miktarda konut teslimi yapılarak ortaklıktan çıkarıldı.
İhtarnamede yer alan bilgilere göre TMSF bu satışı neden yaptığına dair de bir gerekçe sunmadı. Vadi İstanbul’u yapan ortaklığın 19 Nisan 2016’da BESFİN isimli şirkete yaptırdığı ve bankalara sunduğu değerleme raporuna göre Kavurmacı ailesinin hisseleri 186 milyon 750 bin 880 dolar değerinde. Ancak kayyım heyeti hisseleri 73 milyon 600 bin dolarlık taşınmaz karşılığında sattı. Yani kayyım, şirketi 113 milyon 150 bin 880 dolar zarar ettirdiği iddia ediliyor.
KAYYIMIN ALDIĞI RAPOR
Temmuz 2018’de kayyım heyeti uluslararası bağımsız denetim şirketi KPMG’ye Vadi İstanbul Ortaklığındaki hisse değerinin tespiti için rapor hazırlatmıştı.
İhtarnamede söz konusu raporla ilgili ise şu satırlar yer aldı:
“Bu rapor tamamen Aydınlı Grubun hisselerini devir alan Artaş ve İnvest inşaatın firmaya sunduğu tek taraflı teyide muhtaç verilere göre hazırlamasına rağmen raporun 8. Sayfasında hisse bedeli nakit değeri 166.900.000 dolar olarak tespit edilmiştir. Üstelik bu bedelin içindeki otel değeri eksi 3.500.000 $ hesaplanarak toplam rakamdan düşülmüştür. 166.900.000 $ nakit hisse değeri ile 73.600.000 dolar taşınmaz karşılığı yapılan hisse devir bedeli arasındaki farka göre de Aydınlı Grubu 93.300.000 dolar zarara uğratılmıştır.”
Yani, kayyım heyetinin elindeki raporda dahi hisselerin 166 milyon 900 bin dolar olduğu yazıyordu. Kavurmacı ailesi, avukatı aracılığıyla çektiği ihtarnamede, tek kuruş nakit dahi alınmadan ve de büyük zararla yapılan satışın iptal edilmesini istiyordu.
HİSSELERİ ALAN İSMİN TUSKON İLİŞKİLERİ
Vadi İstanbul’daki hisseleri Artaş Grubu devraldı. Şirketin sahibi Süleyman Çetinsaya’nın Ömer Faruk Kavurmacı’nın tutuklu baba Mustafa Şevki Kavurmacı’nın ise tutuksuz yargılandığı TUSKON’un kurucu yönetim kurulu üyesi olduğu ortaya çıktı.
Çetinsaya, 2014 Mart ayındaki Genel Kurul’a kadar da Yönetim Kurulu Üyeliğini sürdüren bir isim. TUSKON’a yönelik Gülen Cemaati soruşturmasında gözaltına alınmadı. Davanın sanıkları arasında yer almıyor.
SORULMASI GEREKEN SORU: NEDEN SATILDI
Haberde şu sorulara yanıt arandı:
“Kayyımın görevi, devraldığı şirketi en iyi şekilde yönetmekken, kayyım neden AVM hisselerini, hem de günümüz Türkiye’sinde gayrimenkul satmak çok zorken, nakit almadan üstelik bir başka TUSKON’cuya sattı. Şirket zor durumda mıydı? O zaman 6 ay önce TMSF Başkanı Muhiddin Gülal’ın yaptığı açıklamaya bakalım. Gülal, Aydınlı Grup’u devraldıkları 2017 Ocak’tan beri şirketin cirosunu ve ihracatını artırdıklarını belirterek, “2018’in ilk yarısında 2017’nin aynı dönemine göre cirosal bazda yüzde 37,4 artış var. 588 milyon lira olan ciro 809 milyon liraya yükseldi. Yılsonuna kadar bunu 1,8 milyar lira seviyesinde kapatmayı hedefliyoruz.” demişti.”kronos17.