CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugünkü partisinin grup toplantısında 15 Temmuz sonrası hukuksuz tutuklamalara ve yaşatılan mağduriyetlere dikkat çekti.
Biz darbe girişimine karşıyken 16 Temmuz’da sivil darbenin gerçekleştiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Yine onların ifadelerine göre at izi it izine karıştı. Binlerce masum insan hapse tıkıldı. Başörtülü bir kadın gözaltına alınıyor, yeni doğum yapmış. İtiraz ettim. Hemen ‘Sen fetö’cüsün’ diye bizi suçladılar. Bu çocuğun anne sütüne ihtiyacı var. Belli saatlerde en azından annesine teslim edilmesi lazım. Vicdan denen bir şey var. Çocuğun günahı ne? Bu çocuğun anne sütüne, sevgisine ihtiyacı yok mu? Büyük mücadeleler sonunda bu gerçekleşti” ifadesini kullandı.
Gözaltına alınan, ailelerinin haberi olmadığı insanlar nerede?
Siyah transporter’larla kaçırılan insanlara da dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Adalet tecelli ederse başımızın üstünde yeri var. Faili meçhul doğru değil. Gözaltına alınan, ailelerinin haberi olmadığı insanlar nerede? Ben bunu dile getirmeyecek miyim? Bu insan adalet, hak, hukuk istiyor. İnsanlara adalet ile hükmedeceksiniz. Karşınızdaki kişi kim olursa olsun. Aksi halde devlet, devlet olmaktan çıkar.” ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, darbe veya darbe girişimi kimden gelirse gelsin karşı çıktıklarını belirterek, “Türkiye’nin güçlü bir anayasaya ihtiyacı var. Hiç kimse, hiçbir grup ‘Ben Anayasa değişikliğinin dışında kaldım’ demeyecektir. İnsanların eline aldığında ‘Bu Anayasa korunmalı’ diyeceği bir Anayasa’ya ihtiyacımız var” dedi.
Sözde f..ö’nün siyasi ayağının nerede olduğununa yönelik soru yönelten Kılıçdaroğlu, “15 Temmuz’da başarılı olsalardı herhalde başbakan, bakan adayları vardı. Nerede bunlar? Baklavacıyı, işçiyi, akademisyeni buldun ama en güçlü adamları bulamadın. Kim engelledi? 251 şehidin kanı yerdedir.” diye konuştu. MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın Erdoğan’ın talimatı ile Meclis Araştırma Komisyonu’na gelmediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Neden gönderilmediler? Bunu bilmiyoruz, fetö’ye karşıyız, darbeye, darbe girişimine karşıyız doğru. Peki darbe girişimini özendirenler kim?” diye sordu.
Kılıçdaroğlu’nun konuşması şöyle:
“Eren Erdem fetö’den hapiste. Osman Kavala, Musa Kart, Hakan Kara, Güray Öz, Önder Çelik, Emre İper, Mustafa Kemal Güngör hapiste. Neden? Füsun Üstel hapiste, neden? Bu insanların hapiste ne işi var. 251 şehidimiz vardı. Hepsini anıyoruz, anmaya da devam edeceğiz. 251 şehit demokrasi güçlensin diye verilmiş bir bedeldir. Şehit ve şehit yakınları için yardım kampanyası açtılar. 27 Ocak 2017’de bakana ne kadar bağış toplandığı soruluyor. Bakan soruya ‘2016’da 309 milyon toplandı’ yanıtını veriyor. 2017, 2018 yılında toplanan paralar nerede? 309 milyon nerede? Bu para arttı mı düştü mü? Toplanan bağışları neden ailelere vermiyorsunuz? Ailelere 1 milyon TL verilse bile bu paradan artıyor. Şehitler arasında ayrım olmaz. PKK, IŞİD mücadele etmiştir, şehit düşmüştür. Şehit 82 milyonun şehididir. Paraların akıbeti konusunda araştırma komisyonu kurulsun.15 Temmuz’u Milli Birlik ve Beraberlik günü ilan ettik. Vatandaş, milletvekillerinin nasıl mücadele ettiğini görmüştür. Bu Meclis’in yetkileri törpülendi. Sormak lazım Meclis’in yetkileri neden elinden alındı.Sayın Erdoğan, 15 Temmuz’un yıl dönümü öncesi gazetecileri davet ediyor. Ama yalnızca havuz medyasını çağırıyor. Sözcü, Cumhuriyet, Fox TV’yi çağırmıyor. Hani milli birlikti? Neden davet etmiyorsun, işine gelmiyor. Hangi milli birlik? Bir kişi kendi vatandaşlarını ayırıyorsa gayrimillidir.
Dış politika için 5 öneri
Türkiye’nin temel sorunlarından biri de dış politikadır. Dış politika maceracı heveslerle yapılmaz. Dış politika ülkenin çıkarları üzerine inşa edilir, milli olmak zorundadır. Buradan yeni uyarılar yapmak istiyorum.
1- İhvan kardeşliğinden vazgeçmesi gerekiyor. Türkiye’nin çıkarları her şeyin üzerinde.
2- Mısır’la barışacaksın. Bu kavganın faturası ağır. Mısır’ın demokratikleşmesi için elimizden gelin yapmalıyız elbette. Bir milletle kavga edilmez. Neden büyükelçimiz yok.
3- Suriye ile resmî görüşme yapılmalı. Neden dolaylı görüşüyorsunuz. Suriye’nin toprak bütünlüğü Türkiye için önemlidir.
4- Libya’ya silah göndermekten vazgeçin. Libya’dan ne istiyorsunuz? Aracı olmak varken, savaşı bitirmek varken düşmanlığı körüklüyorsunuz?
5- Orta Doğu’da barış ve işbirliği teşkilatı kurulmalı.
400 milyar TL’yi kim ödeyecek?
Meclis’e bir kanun getirdiler. Bazı iş adamları zor durumdaymış 400 milyar TL verilecekmiş. Şimdi soruyorum, sormak da zorundayım, 400 milyar TL’yi kim ödeyecek. Sanayicisi, esnafı, işçisi, emeklisinin vergisini bir avuç kişiye verecekler.Tüccar geleceği hesaplamak zorundadır. Batıranı kurtarıyorsun, peki çiftçi. Çiftçinin 118 milyar TL borcu var. Vatandaşın borcu var. Vatandaşı neden kurtarmıyorsun? Faturayı vatandaş ödüyor. Adaletin olmadığı ülkede yaşıyoruz. 260 bin işçinin toplu iş sözleşmesi var. Türk-İş’in genel başkanını çağırdılar ‘Yüzde 5 zam yapacağız’ diye. Yüzde 5 zam bu sikleti kaldırmaz. Türk-iş de ben de takip ediyorum.Hakkı, hukuku ve adaleti sağlamak için elimizden geleni bütün çabaya göstereceğiz”