Bir hakimin, duruşması için adliyeye gelen oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ ile fotoğraf çekilmesi ve büyük ihtimalle adliye çalışanları olduğu tahmin edilen kişilerin damardan arabesk fonlu tik tok videoları epey konuşuldu.
Yapılan resmi açıklamaya göre fotoğraf çekilen hakim, Tatlıtuğ’un davasına bakan 13’ün değil 12’nin hakimimiymiş çok şükür. Bütün kalem fotoğraf çekilirken o da çekilmiş. Tabii kürsüde olması hem de cübbesi ile biraz abartmış rahatlığını ama olsun bu özgüvene çok ihtiyacımız var her alanda. Apartman binasına tabela asıp hukuk fakültesi diye yazarsan karşına da bunlar çıkar.
Öyle de olsa, böyle de olsa valla benim için hiç sorun değil. Adliyedeki tek sorun bu olsun. Genç ve tecrübesiz bir hakimin üzerine yargının bütün sorunlarını boca ettiler. Sanki geçmişte ifadeye, duruşmaya gelen ünlüler hakim-savcı odalarında ağırlanıp, 2 dakika katibe ifade aldırıp sonra onlarla çay kahve eşliğinde muhabbet edilmemiş gibi bir de eski hakimlerden görüşler almışlar haberlerde. Bilmesek…
Adliyede kimler kaldı ki zaten? Çalmaz-çaldırmazları bir gecede işten attılar, kin duyduklarını hücreye. Yerine aldıkları kimler? IŞİD kafalı, 30 IQ’lu, 3 satır iddianame ya da karar yazınca 30 tane hukuk katliamı yapan gerizekalılar. Perinçek’in “köpeklerini” de ekleyince malzeme bu zaten. O sebeple bu tik tok hakimleri tek kurtuluşumuzdur ve hepsinden ehvendir.
Akşam evinde dizi izleyip paralel hayatlar yaşayan, apolitik, Instagram’da ünlü takip eden, facebook’ta dedikodu kovalayan hakimleri diğerlerine bin kere tercih ederim.
Herkes adliyeden şikayetçi, herkes çok adalet peşinde de bir gecede 4 bine yakın hakim-savcı nasıl işinden olur diye soran yok. Elbette samimiyetsizler. Ağızlarında aynı sakız, ama kumpas davalarında…Sosyal medyada sesi çok çıkan bu tiplerin tahmin edilenden fazla kişiyi etkilediklerini görmek hayal kırıklığı. Hiç ummadık insanlar bile bu ilizyonu satın almış. Ama yakında çok inanıyorum ki kumpas diye itibarsızlaştırılan davalardaki karanlık adamların kim olduğunu çok daha yakından göreceğiz. Zaten kendilerini de tutamıyorlar fırlamak için. İşkenceci bir tanesi kendini patlattı geçenlerde hatırlarsınız.
Ergenekon’un ergeni, teğmen bozuntusu, kontenjandan talimatla milletvekili, geçen seçimlerde sandık güvenliği diye bir şeyin ucundan tutup o gece saniyesinde çöken sistemin sorumlusu, adaletin zerresinin olduğu bir ülkede ceza almaması mümkün olmayan adam bir hakimin haksız yere rekor ceza almasını sevinç çığlıkları ile paylaşmıştı. Süzme Ergenekoncunun paylaştığı videoda bahsi geçen hakim “Mehmet Ali Bey lütfen, Celal Bey lütfen” diye nezaketten kendisini paralıyor. Ergenekon davalarını sürekli takip edenler o gün ile bugün arasında kıyas bile kabul olmaz diyor ama nafile. Avukatları bile ‘İtiraf etmeliyiz bu kişilere yapılanlar bize yapılmadı’ diyor.
Ergenekoncuları yapılanlar kesmemiş olmalı ki sitelerinden hala atılması lazım gelen sayılardan bahsediyorlar. Hatta AKP’nin kendi aldığı isimler bile var istedikleri arasında. Bu dönemin iğrenç insanlarından Abdülhamit Gül’ün polemiklere hedef olmasında bunun da etkili olduğu söyleniyor. Ergenekon dikensiz gül bahçesi teslim almak istiyor anlayacağınız.
Türkiye’de bir yargı reformu ya da adalet diye bir şey beklenmez. Çünkü insanlar hukuk gereği değil siyasi olarak tutsaklar. Hal böyle olunca yine dışarı çıkmaları siyasi bir kararla olur. Toplumda giderek biriken gaz, siyasetin böyle bir karar almasına sebep olabilir. Şartı şurtu, arkasındaki esas gaye ne olursa olsun insanların cezaevlerinden çıkmasını sağlayacak her türlü girişimi desteklemek gerekiyor. Özgürlük esastır. Gerisi halledilir.
Bitirirken, şu ünlü oyuncu ile fotoğraf çekilen hakimi görünce aklıma şey geldi. Hani şike davasının savcıları Aziz Yıldırım ve arkadaşları ile halı saha maçı yapmışlar, o zaman dahi onları soruşturuyorlarmış. Aziz Yıldırım nasıl da sitem ediyordu ‘arkadaş niye haber vermediniz’ diye.Ya böyle oldu bu ülkede, Aziz Yıldırım gibiler mağdur, biz de tik tok işlerle uğraşır olduk.