İLKER DOĞAN -TR724.COM
Türkiye’deki tutuklu gazetecilerin sesini duyurmak için Frankfurt Kitap Fuarı’nda eylem yapıldığı gün, bir başka gazeteci Nurcan Baysal’ın evi ‘savaş karşıtı’ paylaşımları nedeniyle eli silahlı 30 polis tarafından basıldı. Baysal yurt dışında bulunduğu için gözaltına alınamadı. Aynı günün akşamı Mücadele Birliği Gazetesi muhabiri Özlem Oral, Baysal’la aynı gerekçeyle gözaltına alındı. Artık Türkiye, AKP rejimini eleştirenlerin açılan ‘Kafkavari’ davalarla tutsak edildiği, en ufak bir eleştirinin bile ‘gözaltı ve tutuklama’ gerekçesi yapıldığı bir ülke.
‘Savaşa hayır’ diyenler bile ‘terörle’ suçlanıyor. Demokrasi ve hukuk toprağa gömüldü. Despotizm her geçen gün ağırlığını daha da fazla hissettiriyor. Mülteci ‘korkusu’ nedeniyle AB’nin de ‘sessiz’ kalmayı tercih etmesi, AKP rejiminin iştahını daha da kabartıyor. Ulusal ve uluslararası basın örgütlerine göre Türkiye’de cezaevinde bulunan gazeteci sayısı 125’le 228 arasında değişiyor. Her ay yüzlerce habere erişim engelleniyor. AKP rejimi, ülkeyi gazeteciler ve muhalifler için yaşanmaz hale getirdi!
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, ‘bakanlık olarak bütün amaçlarının tutuklu ve hükümlülere kitap sağlayıp, okumalarını teşvik etmek’ olduğunu söyledi geçtiğimiz hafta. ‘Bütün amaçları’ buymuş! Keyfi/delilsiz tutuklamalar, 7 kişilik koğuşlarda 35-40 kişinin kalması, cezaevinde büyüyen 864 bebek, esir alınan 200’den fazla gazeteci, sağlık hizmetlerine ulaşamayan tutuklular ya da müebbet hapis cezası alan 18-19 yaşındaki harbiyeli öğrenciler Adalet Bakanı’nın gündeminde bile değil!
53 GAZETE, 34 TELEVİZYON KAPATILDI!
Önceki gün Almanya’da bir grup sürgün gazeteci, Türkiye’deki dostları için için eylem yaptı. AKP rejimine muhalif bir gazetede çalıştığı, sosyal medyada bir tweet paylaştığı ya da köşesinde Erdoğan rejimini eleştirdiği için tutuklanan arkadaşlarının tahliyesini istediler. Dağıtılan el broşüründe Türkiye’de an itibariyle 228 gazetecinin tutuklu bulunduğu, 15 Temmuz sonrası 53 gazete, 6 haber ajansı, 20 dergi, 29 yayınevi, 34 televizyon, 37 radyo kanalının kapatıldığı belirtiliyor.
AKP REJİMİ YAŞANMAZ BİR ÜLKE İNŞAA ETTİ
Almanya’da bir grup aktivist, tutuklu gazeteci arkadaşları için eylem yaparken, sosyal medyaya yeni bir haber daha düştü. Gazeteci ve insan hakları savunucusu Nurcan Baysal’ın evi 05.00 sıralarında 30 silahlı polis tarafından basılmış ve arama yapılmıştı. Gerekçe Baysal’ın Suriye’ye yönelik operasyonu eleştirmiş olması. Yurt dışında olduğu için gözaltına alınamadı. Ancak bir başka gazeteci Özlem Oral o kadar şanslı(!) değildi. Onun da evi tıpkı Baysal gibi ‘Suriye’ye yönelik operasyonu eleştiren haberler paylaştığı’ gerekçesiyle basıldı. Oral gözaltında. AKP Türkiye’sinde, kamuoyunu ilgilendiren olayların haber yapılması ‘terörizmle’ anılmanız için yeterli bir sebep!
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ENDEKSİNDE ‘DİP’ YAPTI
Washington merkezli düşünce kuruluşu Freedom House’un 2010 yılına dair ‘Dünya Basın Özgürlüğü’ listesinde Türkiye, 196 ülke arasında 106. sırada yer alıyordu. Basını ‘kısmen özgür’ olan ülkeler arasındaydı. Ancak AKP rejimiyle birlikte basın özgürlüğü de bitti. 17/25 Aralık’ta ‘hukukun içinde kalarak kurtulamayacağını’ anlayan AKP, Anayasa’yla birlikte ‘ifade örgürlüğünü’ne askıya aldı. 2014’te Türkiye, ‘basını özgür olmayan’ ülkeler kategorisine geriledi. 42 ülkenin yer aldığı Avrupa’da ‘basın özgürlüğü’ konusunda son sırada yer aldı. 2015’te Pakistan ve Malezya’yla birlikte 142. sıraya yerleşti. 2017’de ise 199 ülke arasında 163. sıraya kadar düştü. Angola, Myanmar, Çad ve Zimbabve’nin bile gerisine!
180 MEDYA KURULUŞU KHK’YLA KAPATILDI
Freedom House ‘Özgürlük ve Basın 2019’ başlıklı raporunda, Türkiye gibi basın özgürlüğünün kısa zamanda çok büyük gerileme gösterdiği ülkelerde, artık halkın sadece dörtte birinin basına güven duyduğu vurgulanıyordu. Raporda Türkiye’de, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Olağanüstü Hal (OHAL) süreciyle birlikte yaklaşık 150 medya kuruluşunun kapatıldığı, yüzlerce gazetecinin hukuki dayanak olmaksızın teröre destek suçlamasıyla yargılandıkları hatırlatıldı. Uluslararası Af Örgütü’nün verilerine göre ise özellikle 15 Temmuz sonrasında 180’den fazla medya kuruluşu kapatıldı.
CEZAEVLERİ GAZETECİLERLE DOLU
AKP rejimi gazeteciler için ülkeyi tam anlamıyla açık cezaevi haline getirdi. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) verilerine göre 125 gazeteci cezaevinde. Çağdaş Gazeteciler Derneği’ne (ÇGD) göre ise 140 gazeteci tutuklu ve hükümlü olarak yargılanıyor. Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) verilerine göre de cezaevindeki gazeteci sayısı 161. Bağımsız Gazetecilik Platformu P24’ün internet sayfasında ise en az 184 gazeteci ve medya çalışanının cezaevinde olduğu aktarılıyor. İsveç merkezli Stockholm Center for Freedom (SCF) adlı sivil toplum kuruluşunun isim isim belirlediği listeye göre ise 228 gazeteci cezaevinde tutsak alınmış durumda.
130 TUTUKLUDAN 110’U TÜRKİYE’DE!
Avrupa Konseyi, Şubat 2019’da açıkladığı basın özgürlüğüne dair raporda, “Türkiye dünyada en fazla gazetecinin hapiste olduğu ülke” ifadesi yer almıştı. Konsey’in raporuna göre 2018 sonu itibarıyla Avrupa Konseyi üyesi ülkelerde toplam 130 gazeteci cezaevinde. Bu gazetecilerden 110’u Türkiye’de!
RSF: Bunlar Kafkavari tutuklamalar!
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütüne göre, Türkiye cezaevinde bulunan gazetecilerin sayısının en yüksek olduğu ülkelerden biri. Örgütün hazırladığı 2018 Basın Özgürlüğü Yıllık Bilançosu’na göre, Türkiye, hapisteki profesyonel gazeteci sayısı bakımından ise ilk sırada yer aldı. Raporda bu durum, “Türkiye’nin despot rejimi, dünyada en fazla sayıda profesyonel gazeteciyi hapse atma unvanını sürdürdü.” ifadeleriyle anlatılıyor. Türkiye’de 2018’de 80’den fazla gazetecinin, “terör propagandası”, “Türk kimliğini aşağılamak” ve “cumhurbaşkanına hakaret” gibi suçlardan uzun süreli hapis cezalarına çarptırıldığı belirtiliyor. Raporda, “Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak gibi 65, 68 ve 74 yaşlarındaki üç gazetecinin, af ya da geçici tahliye ihtimali olmaksızın, en ağır tecrit koşullarında, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması’ ise ‘insanlık dışı’ ve ‘şoke edici’ olarak tanımlanmıştı. RSF, “Bunlar, gazetecilerin tek bir kelime ya da bir telefon kontağına dayanılarak terörizmle suçlandığı Kafkavari duruşmalardı.” ifadeleri kullanılmıştı.
1 ayda 700 habere erişim engeli
Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (ÖGİ), Ağustos ayında gazetecilere yönelik hak ihlalleri raporunu geçtiğimiz ay açıklamıştı. Rapora göre gazetecilere yönelik baskılar geçtiğimiz ay da devam etti ve hatta ‘zirve yaptı’. 146 gazetecinin tutuklu bulunduğunun belirtildiği raporda, sadece ağustos ayında ‘erişimi engellenen haber sayısı’ 700 olarak açıklandı. Ağustos ayında gözaltına alınan gazeteci sayısı ise 15. Basına dönük keyfi ve yasadışı baskıların son bulması istenilen raporda, “Hükümet Türkiye’nin demokratik bir ülke ve hukuka saygılı olduğunu savunuyorsa, derhal tutuklu gazetecileri serbest bırakmalı, gazetecilere dönük baskılara son vermelidir.” deniliyordu.