Duruşmada gazeteci Mehmet Baransu’nun eski eşi Esra Konur tanık olarak dinlendi. Korur, “Maalesef ki, annem ihbar etmiş. ‘Burada belgeler var’ demiş… Mehmet gözaltına alınmıştı, ben çocuklarımın yanındaydım. Ondan sonra sayfalarca tutanak imzaladım. İçeriğine bakmadım” dedi.
“Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri” temin edip yayınladıkları iddiasıyla Mehmet Baransu, Yasemin Çongar, Ahmet Altan, Yıldıray Oğur ve Türkiye dışında yaşayan Tuncay Opçin’in yargılanmasına devam edildi.İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu gazeteci Mehmet Baransu getirildi. Adı geçen diğer kişiler ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada şikayetçiler Dursun Çiçek ve Suat Aytın da hazır bulundu. Balyoz davasında yargılanıp beraat eden Ahmet Yavuz, Süha Tanyeri ve Cemal Temizöz davaya katılma talepleri olduğunu belirterek salonda bulundu.Mahkeme, Cemal Temizöz, Süha Tanyeri ve Ahmet Yavuz’un katılma taleplerinin reddine, önceki celselerde katılmalarına karar verilen Dursun Çiçek ve Suat Aytın’ın aralarında bulunduğu kişilerin ise katılan sıfatlarının devamına karar verdi.
“CEMAAT İRTİBATI İZLENİMİ YOKTU”
Duruşmada gazeteci Mehmet Baransu’nun eski eşi Esra Konur tanık olarak dinlendi. Konur ifadesinde, “İstanbul’da bir İngilizce kursunda Mehmet ile tanıştık. Ben öğrenciydim, kendisi de yeni mezundu. 2001 yılında evlendik. Tanıştığımız dönemde Mehmet’in Cemaat irtibatı izlenimi yoktu. Evlendikten bir hafta sonra dil öğrenmek için Amerika’ya gittik. 3 yıl sonra döndük. Ben Cemaatle ilgili bir duruma şahit olmadım” dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, tanık Esra Konur’a savcılık ve polisteki ifadesini hatırlattı. Konur, “Ben öyle bir tutanağı okumadım, öyle bir şey söylemedim” dedi.
“CEMAATLE İLGİLİ SOMUT BİR ŞEY GÖRMEDİM”
Konur, “Cemaatle ilgili hiçbir somut bir şey görmedim. Amerika’ya biz dil öğrenmek için gittik. Mehmet ağır işlerde de çalıştı Amerika’da. Evet Türkiye’de Cihan’da da çalıştı. Taraf Gazetesine geçti. Tuncay Opçin’le görüştüğünü biliyorum Mehmet’in ancak ben sadece bir kez hastanede gördüm. Benim gözümle gördüğüm bir şey yok” diye konuştu.
“İÇERİĞİNE BAKMADAN TUTANAK İMZALADIM”
Evinin deposundaki aramalara ilişkin ise Esra Konur şunları söyledi: “Boşandığımız gün, Mehmet’i birlikte oturduğumuz evin sığınağındaki eşyaları almaya çağırdım. Bir kısmını aldı. Bir kısmı kaldı. Kalan eşyaları görevliyle beraber sığınağa indirdik. Maalesef ki, annem ihbar etmiş. ‘Burada belgeler var’ demiş. Polisler arama yaparken biz baştan sona kadar orada yoktuk. Avukatlarım şahitlik etmemiştir. Bir gün önce Mehmet gözaltına alınmıştı, çocuklar iyi değildi. Ben çocuklarımın yanındaydım. Ondan sonra sayfalarca tutanak imzaladım. İçeriğine bakmadım” dedi.
NEDEN İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ?
Mahkeme başkanı, tanık Esra Konur’un savcılık ve polis ifadesini okuyarak, “Evlilik yıllarında Mehmet Baransu’nun cemaatin içinde yer aldığını, firari sanık Tuncay Opçin’den belge ve para aldığını söylediğini” hatırlattı. Ardından başkan, “Şu an ifadenizi değiştirmenizde “FETÖ”den aldığınız tehditlerin bir etkisi var mı?” diye sordu. Konur, “Hayır öyle bir durum yok ” dedi.
TANIKLAR İFADE VERDİ
Duruşmada, gazeteci Mehmet Baransu’nun eski eşi Esra Konur’un babası Ömer Konur ve aramanın yapıldığı evin apartman görevlisi Bülent Çakmak da tanık olarak dinlendi. Her iki tanık da gazeteci Mehmet Baransu’nun Gülen Cemaati ile ilgili bir bağlantısını görmediklerini söyledi. Tanık ifadelerinden sonra sanık Mehmet Baransu, “Tutukluluğa ilişkin hiçbir talebim yok. Taleplerimi yazılı olarak vereceğim ” dedi. Sanık Baransu’nun avukatı Yahya Engin ise, “Bu Balyoz darbe girişimiyle alakalı bir dava değil. Burada belgeler gerçekse bu bir suçtur. Suçu bildirmemekte suçtur. Bu belgeler sahteyse zaten suç konusu bir şey yoktur. Kamera kayıtları yok, tutanak yok. 4 yıl 9 aydır tutukludur. Tutukluluk süresi cezayı çok aşmıştır. Müvekkilim bu dosyada suçsuzdur. Tahliyesini talep ediyorum” dedi.Mahkeme heyeti, gazeteci Mehmet Baransu’nun tutukluluk halinin devamına karar vererek, dosyayı mütalaasını hazırlaması için savcılığa gönderilmesine hükmetti. Sanıklara esas hakkında savunma yapabilmek için süre vererek, duruşmayı 8 Nisan 2020 tarihine erteledi.