AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın demokrasiden ve hukuktan uzak hareket ettiğini ifade eden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Saray’ın bir numaralı sorumlusu da kibir abidesi Erdoğan’dır. Ben ona zaman zaman Firavun da diyorum. Doğrudur, 21. yüzyılın Türkiye’deki firavunudur.” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT TV’de katıldığı özel programda gündeme damgasını vuracak açıklamalarda bulundu. İzmir’in Urla İlçe Belediyesi Başkanı CHP’li İbrahim Burak Oğuz’un tutuklanması ile ilgili soruları da cevaplayan Kılıçdaroğlu, “Önümüzdeki süreç içerisinde göreceğiz nasıl bir tablo oluyor. Biz de bekliyoruz. Milletvekili arkadaşlarımız ilgileniyorlar. Olayla ilgili hukukçu arkadaşlardan oluşan bir heyet oluşturduk bekliyoruz.” ifadesini kullandı.
“ÜLKEDE DEMOKRASİ YOK”
“Ülkede demokrasi yok ki zaten” diye sitem eden Kılıçdaroğlu, “Bunlar böyle belediye başkanımız gözaltına alındı, tutuklandı, yok. Gerçek anlamda demokrasi gelinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Milletvekilimiz hapse atılabilir, bunları biz görüyoruz zaten.” dedi.
AKP’ye yakınlığı ile tanınan İşadamı Ethem Sancak’ın “Ben Kılıçdaroğlu’nun siyasete girmesine vesile olanlardan birisiyim, konuşturmayın beni” sözlerine ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, “Ethem Sancak 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ‘benim gazetelerim emrinizdedir’ dedi. Ben de ‘estağfurullah gazeteler medya özgürdür’ dedim.” dediğini vurguladı.Ethem Sancak için “Hafızamda, ezberimde iz bırakan birisi değil” diyen Kılıçdaroğlu, “İz bırakması, onun kulvar değiştirip, medya patronluğu yapması, ona böyle imkanların sağlanması, Erdoğan’ı ailesinden çok daha fazla sevmesi, bende büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Bir insan başka bir insana saygı duyabilir ama hiç kimse kendi ailesini feda ederek saygı duymaz o farklı bir şeydir” dedi.
AKP’li Erdoğan ile Ethem Sancak arasındaki ilişkiye Tank Palet fabrikası üzerinden devam eden Kılıçdaroğlu, “Benim eleştirim şu. Tank Palet fabrikası sıradan bir fabrika değil, Avrupa’nın en büyük tank palet fabrikası. Değerinin 20 milyar dolar olduğu söyleniyor. Büyük bir fabrika ve entegre tesis. Ordunun elinde, ordunun fabrikası ordunun namusudur. Ordu oranın gelişmesi için elinden ne geliyorsa yapmaya çalışır. Bu fabrika 3 kez verimlilik ödülü alıyor. Bu kadar başarılı bir fabrika.” vurgusunda bulundu.
ERDOĞAN’IN ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALARINI GÜNDEME GETİRDİ
“Bu firmanın BMC firmasına nasıl verildiğini sordum. ‘Özelleştirildi’ dedim.” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “Ey Kılıçdaroğlu özelleştirilmedi” dediğini sonra Resmi Gazete’deki yazıyı göstererek “özelleştirildi” dediğini anlattı. Erdoğan’ın daha sonra “Biz bunu devrettik” dediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “kiraya verdiklerini söyledi. O kadar garip şeyler var ki. Mümkün olsa ‘bu fabrika, fabrika değildi’ diyecek.” İfadesini kullandı.“Bir insana yalan söylemek yakışır mı?” diyen Kılıçdaroğlu, “Ben mi yalan söylüyorum, sen mi yalan söylüyorsun. Ben mi doğruyu söylüyorum, sen mi söylüyorsun? Söylediğim her cümle doğrudur. Onun söylediklerinin tamamı yalandır.” dedi.
“TANK PALET FABRİKASI PEŞKEŞ ÇEKİLDİ”
“Tank Palet fabrikası birilerine peşkeş çekilecek de benim susmamı mı bekliyor” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu vatana ihanettir, nokta. Bunu her yerde söylüyorum. Başka bir ülkenin askeri fabrikası başka bir orduya, ister bedava verin ister kiralayın nasıl yaparsanız yapın, yaparsanız kendi ülkenize ve ordunuza ihanet etmiş olursunuz. Bu fabrikanın bedava Katar ordusuna peşkeş çekilmesine izin veren herkes sorumludur. Onların hiçbirisine ben vatansever demem.” şeklinde konuştu.
BEDAVA VERDİKLERİ FABRİKA İÇİN ‘KİRAYA VERDİK’ DİYORLAR
Ethem Sancak’a devredilen Tank Palet Fabrikası’nın peşkeş çekildiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Kendi fabrikasını peşkeş çekilecek beyefendilerin gıkı bile çıkmayacak. Nasıl bir ordudur bu? Bedava veriyorsunuz. ‘Kiraladık’ diyor, Ethem Sancak da ‘hayır biz kira ödemedik’, diyor.” ifadesini kullandı.
Ethem Sancak’ı kast ederek “Çok yoksul olduğu için Erdoğan ondan kira talebinde bulunmamış” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu fabrikayı bedava veriyorlar. Kira almadan 25 yıllığına veriyorlar. Alım garantisi veriyorlar. Ne getirirse üzerine 12,5 kâr koyacaklar. Buradaki bütün sırları obüsün yapılmasıyla ilgili Katar’a teslimi de yapılan protokolde söz konusu.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın herkesi ve her şeyi küçümsediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bir insan kibri kendi ana öznesi olarak kabul ederse, her şeyi küçümserse ve o küçümsemenin boyutu Türkiye Cumhuriyeti’ni küçümseyecek noktaya çıkarsa… Kibrin geldiği nokta bu. Bir ülkenin en yetkili makamında oturan kişi, kendi toprağına galoş çizmeyle basar mı? Vallahi pes.” ifadesini kullandı.
“Ben İngiltere, Almanya, Fransa ve şahsım, diyor.” Sözünü hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Bu toprakların erdeminde irfanında alçakgönüllü olmak vardır.” şeklinde konuştu.
“AYAKKABI KUTUSUNDA RÜŞVET ALANI BÜYÜKELÇİ YAPAN…”
“Bilmiyorum tabii kirli siyasetçi var mı, var tabii” diyen Kılıçdaroğlu, “Etik değerlere inanmayan var mı, var. Ayakkabı kutusunda rüşvet alan kişiyi büyükelçi olarak tayin eden gönderen kişiyi kirli siyasetçi olarak görürüm. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir şeyi asla kabul edemez.” Vurgusunu yaptı.“Şehir Üniversitesi, Simit Sarayı kursaydı kurtarılırdı” diye eleştiren Kılıçdaroğlu, “Şehir Üniversitesi yeni kurulan bir üniversite. İyi bir eğitim kadrosu da var. Orada tarihi eserlerin olduğu bir bölüm vardı. Ben, üniversiteler üzerinden bir siyasal hesaplaşmayı asla doğru bulmadım.” dedi.“Siyasi rakibinden öç almak gibi bir davranış insanı küçülten bir davranıştır” diyen CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Danıştay’ın verdiği mülkiyetin devri mümkün değildir diyor, doğrudur. O zaman tahsisi tekrar yaparsınız. 18 bin öğrencinin okuduğu söyleniyor. Her yıl ödediği paralar var. Onlar Halkbank’a verilse sorun çözülmüş olur.” ifadesini kullandı.
“ZİRAAT BANKASI DOLANDIRANI KURTARMA ÇABASI”
“Siz siyasi rakibinizden öç almak için bunu yapıyorsunuz ama öbür taraftan Ziraat Bankası’na dünya borcu olan Ziraat Bankası’nı dolandıran bir adamın da kurtarılması için Ziraat Bankası’nı devreye koyuyorsunuz.” diyen Kılıçdaroğlu, “Vicdanı olan herkese sesleniyorum. Ahlakı olan, inancı, kimliği olan herkese sesleniyorum. Bunların yaptığı adalet mi? Üniversiteyi kurtarmıyorsun tasfiye ediyorsun. Simitçi senin yandaşın diye onu kurtarıyorsun.” uyarısında bulundu.“Tank palet fabrikasını 50 milyon dolar para bulamadım diyorsun, kalkıyorsun simitçiye 750 milyon avroluk kıyak geçiyorsun” diyen Kılıçdaroğlu, “Ben buna isyan etmeyeyim de kim edecek? Kalkıyorsun Davutoğlu’ndan, Ömer Dinçer’den intikam alacağım diye bunu yapıyorsun. ‘Dolandırdılar’, diyorsun. Dava aç o zaman.” dedi.
“Şehir Üniversiteleri olayı gündeme geldiğinde, arkadaşlarımı gönderdim” diyen Kılıçdaroğlu, “Gittiler üniversite yönetimiyle görüştüler. Olay Erdoğan tarafından gündeme getirilip dolandırma gündeme getirilince doğal olarak biz de milletvekili arkadaşlarımızı gönderdik ve şunu söyledik, üniversite bir hesaplaşma aracı olmamalıdır. Eğridir doğrudur, insanlar oturacak orada bilim üretecekler” şeklinde konuştu.
“VEFA DEDİĞİN ŞEY ERDOĞAN’DA ASLA YOKTUR”
“Erdoğan’ı tanıyan herkes sonucun buraya geleceğini iyi biliyordu” sözleriyle dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Vefa dediğimiz şey Erdoğan’da asla yoktur. Erdoğan için tek bir şey vardır, koltuğumu nasıl korurum ve nasıl kendimi güçlü kılarım buradan. Onun için arkadaşlık, geçmişte beraber oturduk sohbet ettik vs. Burada bir üniversite var, açılışına gidiyorsunuz. Davutoğlu ayrılmaya kalkınca vay sen misin ayrılan.” dedi.21’inci yüzyılda insanların düşüncelerinden dolayı sabaha karşı gözaltına alındığını ve tutuklandığını anlatan Kılıçdaroğlu, “AKP’de de çok düzgün insanlar var. Onlar da kendi iç dünyalarında bir vicdan muhasebesi yapıyorlar. Haksızlıkları görmüyorlar mı, elbette görüyorlar. Şehidin parasına göz diken bir siyasal iktidar görmüyorlar mı, elbette görüyorlar” diye konuştu.
“BEN ONA FİRAVUN DİYORUM”
“Kibir bir insanın ruhuna işlemişse başka insanları görmez, onları yok sayar. Onları ezilecek kişi olarak görür.” uyarısında bulunan Kılıçdaroğlu, “Ben AK Parti grubuna hitap ettim sadece bütçe konuşmasında. Ana sorumlu ülkeyi yöneten ve Saray’dır. Saray’ın bir numaralı sorumlusu da kibir abidesi Erdoğan’dır. Ben ona zaman zaman Firavun da diyorum. Doğrudur, 21. yüzyılın Türkiye’deki firavunudur. Her şeyi ben bilirim, ben yaparım, istediğimi yaparım, diyor.” dedi.BOLD-