İLKER DOĞAN -TR724.COM
Bugün 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü! Türkiye’deki gazetecilerin en az yüzde 30’u 10 Ocak’a işsiz giriyor.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Atila Sertel, sadece 2019 yılında 100’den fazla gazetenin kapandığını söylüyor. Sertel’e göre son 10 yılda işsiz kalan gazetecilerin sayısı 10 bin. Ancak onlar muhalif oldukları için yıllardır tutuklu olan, adeta esir alınan meslektaşlarına göre çok şanslı!
Bugün Türkiye’de ‘Kafkavari’ davalarla, hiçbir somut delil olmaksızın cezaevinde tutulan yüzlerce gazeteci var. Tek suçları AKP’ye muhalif olmak, sosyal medyada iktidarı eleştiren paylaşımlarda bulunmak ya da muhalif bir yayın organında çalışmak! KHK’larla kapatılan medya kuruluşu sayısı 180. İktidar muhalif hiç bir yayına müsaade etmiyor. Her ay yüzlerce habere erişim engeli geliyor! Avrupa Konseyi’nin Şubat 2019’da açıkladığı basın özgürlüğüne dair rapora göre Türkiye, dünyada en fazla gazetecinin hapiste olduğu ülke. AKP, 17 yılın sonunda Türkiye’yi muhalif gazeteciler için ‘cehenneme’ çevirdi.
10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanıyor. Ancak Türkiye’deki gazeteciler için ‘işsiz’ olmak, ‘tutuklu olmakla’ kıyaslandığında daha küçük bir sorun! Muhalif gazeteciler için yaşanmaz hale gelen ülkede gazetecilerin birinci önceliği özgür kalabilmek. Türkiye son 5 yıldır ‘basını özgür olmayan’ ülkeler kategorisinde yer alıyor. Halbuki 2014’e kadar ‘basını kısmen özgür’ ülkeler arasındaydı! Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’ne (RSF) göre Türkiye, 180 ülke arasında 157. sırada yer alıyor. AKP rejiminin yönettiği ülke, aynı zamanda dünyada en fazla gazetecinin hapiste olduğu ülke olarak kayıtlara geçmiş durumda.
TUTUKLU GAZETECİLER KONUSUNDA ZİRVEDE!
Cezaevinde olan gazetecilerin sayısıyla ilgili farklı rakamlar var. Ancak hangi rakamı dikkate alırsanız alın, Türkiye ‘en fazla gazetecinin tutuklu olduğu ülke’ ünvanını koruyor! Uluslararası Basın Enstitüsü’ne (IPI) göre 162, Türkiye Gazeteciler Sendikası’na (TGS) göre 91, Çağdaş Gazeteciler Derneği’ne (ÇGD) göre 139 ve Bağımsız Gazetecilik Platformu P24’e göre ise en az 146 basın çalışanı cezaevinde. İsveç merkezli Stockholm Center for Freedom (SCF) adlı sivil toplum kuruluşunun isim isim belirlediği listeye göre ise 200’den fazla gazeteci cezaevinde tutsak alınmış durumda.Bütün bu gazeteciler için ortak temel suçlamalar var; Darbeye teşebbüs, terör örgütü üyeliği ya da terör propagandası.
HÜKÜMET MEDYAYA HÜKMEDİYOR
Uluslararası Basın Enstitüsü’nün hazırladığı rapora göre 15 Temmuz 2016’dan bu yana kapatılan medya kuruluşu ve basımevi sayısı 170’e ulaştı. Aynı rapora göre, AKP rejimi medyanın yaklaşık yüzde 95’ini etkisi altına almış durumda. Uluslararası Af Örgütü’nün verilerine göre ise aynı dönemde kapatılan medya kuruluşu sayısı 180’den fazla. Kapatılan her medya kuruluşu işsiz gazeteciler ordusuna yenilerini ekliyor.
SON 10 YILDA 10 BİN GAZETECİ İŞSİZ KALDI
Türkiye’deki gazetecilerin en az yüzde 30’u, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ne ‘işsiz’ giriyor! Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Atila Sertel, 10 Ocak’ın Türkiye’de ‘Çalışamayan Gazeteciler Günü’ne dönüştüğünü anlatıyor. CHP İzmir Milletvekili Sertel, “Sadece 2019 yılında 100’den fazla gazete kapandı. Basın sektöründe kapatılan ve kapanan yayın organları nedeniyle işsizlik yüzde 30’la rekor düzeyde. Son 10 yılda işsiz kalan gazeteci sayısı da 10 bini aştı.” diyor.
5 YILDA 3 BİN 804 BASIN KARTI İPTAL EDİLDİ
Atila Sertel, son 17 yılın gazete ve gazeteciler için karanlık geçtiğini anlatıyor. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ise 119 basın yayın kuruluşu kapatılırken son 5 yılda 3 bin 804 gazetecinin basın kartının iptal edildiğini söylüyor: “AKP iktidarı boyunca gazeteciler her geçen yıl bir önceki yılı arar hale geldi. Özgürlükler kısıtlandı, gazetecilere yönelik baskı ve tehditler arttı, muhalifler fişlendi, ekonomik krize giren gazeteler için çare üretilmedi ve birer birer kapandı.”
Köşe yazısından yargılanıyorlar!
AKP rejimi temsilcilerine hapiste olan gazeteciler, ‘gazeteci’ değil! Hükümet yetkilileri tutuklu gazetecilerin ‘gazetecilik faaliyetlerinden ötürü’ hapiste olmadığını savunuyor.Ancak hakkında iddianame bile olmadan aylarca tutuklu kalan gazeteciler var. Neyle suçlandığını bile bilmiyor ve aylarca, bazen yıllarca ‘adil’ yargılanmayı bekliyor. Aradın aylar geçiyor ve iddianame hazırlanıyor. İktidarın ‘gazeteci’ olmadığını iddia ettikleri insanlar, yazdıkları köşe yazısı, sosyal medyadaki paylaşımları, gazetede kaleme aldıkları haber dosyaları nedeniyle suçlanıyor.
Türkiye, 9 yılda 57 basamak geriledi!
Washington merkezli düşünce kuruluşu Freedom House’un 2010 yılına dair ‘Dünya Basın Özgürlüğü’ listesinde Türkiye, 196 ülke arasında 106. sırada yer alıyordu. Basını ‘kısmen özgür’ olan ülkeler arasındaydı. Ancak AKP rejimiyle birlikte basın özgürlüğü de bitti. 2014’te Türkiye, ‘basını özgür olmayan’ ülkeler kategorisine geriledi. 42 ülkenin yer aldığı Avrupa’da ‘basın özgürlüğü’ konusunda son sırada yer aldı. 2015’te Pakistan ve Malezya ile birlikte 142. sıraya yerleşti. 2017’de ise 199 ülke arasında 163. sıraya kadar düştü. Angola, Myanmar, Çad ve Zimbabve’nin bile gerisine! 9 yılda 57 basamak birden geriledi ülke… Freedom House’un 2019 raporuna göre daha da geriledi ve puanı 31’e düştü. ‘Basının özgür olmadığı ülkeler’ arasında yer almaya devam eden Türkiye’de ‘adil ve şeffaf seçimler için gerekli ortamın oluşmasının iyice zorlaştığı’ kaydedildi.