5 aylık hamileyken tutuklanan ev hanımı Elif Tuğral’ın doğumuna çok az kaldı. İnsan Hakları Derneği, genç annenin tahliye edilmesi için çağrıda bulundu.
İzmir Şakran Cezaevinde tutuklu bulunan 9 aylık hamile Elif Tuğral 15 gün sonra doğum yapacak. İnsan Hakları Derneği İzmir Kadın Komisyonu, bugün Konak’ta bulunan il binasında Elif Tuğral’ın eşi Nuri Tuğral’ın da katıldığı bir basın açıklaması yaptı. Cezaevlerindeki hamile ve çocuklu kadınların yasadan gelen haklarını kullanarak tahliye edilmelerini istedi.
HAMİLELİK SÜRECİ OLUMSUZ ETKİLENDİ
Nuri Tuğral İHD İzmir Şubesi’ne başvurarak, eşinin Şakran Cezaevinde kaldığını, cezaevinde hamileliğinden kaynaklı doktor kontrollerinin ve bazı sağlık ihtiyaçlarını karşılayamadığından eşinin tutuksuz yargılanmasını talep etti. Nuri Tuğral, eşinin kan pıhtılaşması sorunu yaşadığını ve bu rahatsızlığı ile ilgili her gün düzenli olarak kan sulandırıcı iğne yapıldığını da belirtti.
Kontrol amaçlı hastaneye gidişlerin ring aracı ile yapıldığını ve yol boyunca aracın sallanmasından kaynaklı sıklıkla rahatsızlandığını aktaran Tuğral, ayrıca eşinin kaldığı koğuşta kişi sayısının fazla olması hamilelik sürecini olumsuz etkilediğini söyledi. Evde anne bakımına ihtiyacı olan bir çocuklarının daha olduğunu dile getiren Tuğral, tüm bunların göz önüne alınarak Elif Tuğral’ın infazın ertelenmesini talep ettiğini ifade etti.
DOĞUM TARİHİ 18 ŞUBAT
HAMİLE VE HASTA TUTUKLULAR İÇİN KANUN
Nuri Tuğral’ın ardından cezaevlerindeki hamile ve çocuklu kadınların yaşadığı sorunlara dikkati çekmek için hazırlanan bildiriyi İHD Kadın Komisyonu adına Cemile Karakaya okudu. 5275 sayılı yasanın 16 maddesinin 4. fıkrasına atıfta bulunan Karakaya, “Hapis cezasının infazı gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren 6 ayı geçmemiş bulunan kadınlar hakkında geri bırakılır. Çocuk ölmüş veya anneden başka birine verilmiş olursa, doğumdan itibaren iki ay geçince ceza infaz olunur” dedi. 5275 sayılı yasanın 71. maddesinde ayrıca hükümlünün hastalıklarının tanısı için muayene ve tedavi olanaklarından tıbbi araçlardan yararlanma hakkına sahip olduğunu aktaran Karakaya, 5275 sayılı yasanın 72. maddesinin ise beslenme hakkından söz ettiğini ancak yasaların cezaevlerinde halen mevcut olan hamile kadın ve çocuklu annelere keyfi olarak uygulanmadığını gözlemlediklerini dile getirdi.
780 BEBEK VE ÇOCUK TUTSAK: CEZAEVLERİ ÇOCUK GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Çocuk gelişimi uzmanlarının, çocuğun sıfır-altı yaş aralığında gelişimsel açıdan destekleyen olumlu uyarıcıların sunulduğu bir ortamda yetiştirilmesinin, çocuğun beyin ve gelişimi açısından oldukça önemli olduğunu vurgulayan Karakaya şunları söyledi: “Ceza ve tevkif evlerinde anneleriyle kalan çocuklarla çocuğun öğrenme kuramları göz önünde bulundurularak bir uzman tarafından ortamın ve eğitim programlarının yapılandırılmaması özellikle açık hava etkinliklerinin yeterli olmaması çocukların gelişimlerini olumsuz etkilemektedir.”
Adalet Bakanlığı’nın kayıtlarına göre anneleriyle birlikte cezaevlerinde 780 çocuğun bulunduğunu belirten Karakaya, insan hakları savunucularının buna karşı mücadele ettiğini ve çocuk hakları açısından cezaevlerinde çocukların kalmamasını istediklerini dile getirdi. “Yasaların istisnasız herkese uygulanması gerektiği hukukun en temel ilkelerinden biridir” diyen Karakaya, bu prensibin cezaevindeki kimi annelerde ve bebeklerde karşılığının olmadığını vurgulayarak, “İzmir İnsan Hakları Derneği Kadın Komisyonu olarak diyoruz ki; Cezaevlerinde olan hamile anneler tutuksuz yargılanmalı, ceza almış iseler cezaları ertelenmeli, çocuklar anneleri ile dört duvar arasında değil dışarıda özgür olmalı” dedi.Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde mezun olan edebiyat öğretmeni Elif Tuğral, İzmir’de özel bir yurtta çalıştığı için örgüt üyesi olduğu iddia ediliyor. 2014’te evlenen Elif Tuğral’ın 4 yaşında Hilmi adında bir oğlu daha bulunuyor.