• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home YAZARLAR

Altın Nesil’den Tutsak Kelebeğe!

Nisan 30, 2020
in YAZARLAR
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

 

Adına ister dış güçler diyelim ister derin devlet diyelim ister iç mihraklar veya ülkemiz coğrafyasının ve insanının genleri, ne dersek diyelim.

 

http://yepyeni.zamanaustralia.com/wp-content/uploads/2020/04/Erhan-Sair-Tutsak-Kelebek.mp4

Orta yerde gözümüzün önünde duran koskocaman gerçeği değiştirmiyor.

O acı gerçek şu ki;  ülkemizde tam her şey yoluna giriyor derken bir şekilde tekrar alt üst oluyor ve biz hiç bir ilerleme kaydetmemiş gibi kendimizi başladığımız yerde buluyoruz.

Son yüz yıldır maalesef bu böyle baktığımızda.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kore, Açe ve dünden bugüne dostluklar!

Talat Paşa’dan ‘Saray rejimi’ne uzanan canavar!

Türkiye’den gelen mülteciler daha hızlı entegre oluyor

Aradan geçen yıllarda verilen demokrasi ,özgürlük, insanca yaşama çabaları, girişimleri ise

boşa çıkıyor adeta.

Ne yazık ki GÜCÜ ELE GEÇİREN kesimler karşı tarafa hayat hakkı tanımıyor bir süre sonra.

 

Artık acı tecrübelerle iyice anlaşıldı ki, sağcıda solcuda olsa İslamcı, Cumhuriyetçi de olsa bu durum değişmiyor.

Toplumu hepten kucaklayan gerçek bir devlet anlayışı sadece lafta kalıyor.

İcraata geçildiğinde ise hiç o büyük acılar yaşanmamış gibi seçimden seçime verilen sözlerin tam tersi yapılıyor ve boş nutuklar kalıyor geride.

Devletinden beklediğini bulamayan toplum ise tekrar kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor her defasında.

Sonuçta Sivil toplum kuruluşları, dernekler, cemaatler vs. kendi idealleri doğrultusunda nesiller yetiştirmeye çalışıyorlar.

Bunda da başarılı olmuyor değiller.

Fakat “Devlet” veya “Hakim Güç”

bu kezde yetişen bu insanlardan istemediklerini yada işine gelmeyenleri ayıklamak için tekrar harekete geçiyor.

Sonrası malum…

Operasyonlarla,bu gurup veya kişileri ya “terörist” ya “sızma” yada şucu bucu ilan ederek

“temizleme operosyonu” söylemiyle, haksız hukuksuz muameleleri başlatıyor.

İşte geçtiğimiz  son elli yıl içerisinde bu sivil kuruluşlarının  en etkili  hareketlerinden biri

Hizmet Hareketi olmuştur.

İnsan yetiştirme odaklı eğitim faaliyetlerinde bulunan ve dolayısıyla hayatın her alanına var olmuştur.

Sırf belki bu yüzden daha fazla varlığına tahammül edilemeyerek, bir sosyal kırıma maruz bırakılmıştır bir kez daha.

Öyle ki ALTIN NESIL demiş yola çıkmış bu hareket, yetiştirdiği insan kaynağını sadece ilmi değil, ahlaki olarak ta toplumun örnek insanları haline getirmeyi başarmıştır.

Bu hakikati ise tarafsız gözle bakan, araştıran herkes görebilir.

Adeta Koza dan Kelebeğe giden yolda  büyük bir emek vermiş gibi korumuş kollamış ve sonuçta topluma kazandırmış pek çok insanı.

O kadarki müthiş bir kararlılık, fedakarlık, çalışkanlığa birde büyük bir ihlas katarak vaad ettiği Altın Nesli  yetiştirmiş gerçekten.

İşte bu nesil,  aldığı eğitimle bulundukları her makamın ve işin hakkını vermiş, Türkiye’de ve dünyada parmakla gösterilir olmuşlar.

Yine tam her şey yoluna girecek dediğimiz bu hengamda birde bakmışız tekrar büyük bir “fitne ve tiyatroyla”

” temizlik operasyonu ” başlamış.

Hem de bu “temizlik” öncekilere taş çıkarır cinsten.

Adeta cadı avıyla başlayan  bu süreç önce  şeytanlaştırma sonra  insanlık dışı muamelelere sonra Sosyal soykırıma  kadar everildi herkesin gözü önünde.

Ne acıdır ki aydınıyla, gazetecisiyle, sanatçısıyla, akademisyeniyle, devlet çalışanıyla nerdeyse tüm toplumun tüm katmanları olan biteni hiç sorgulamadan sadece televizyondaki sıradan bir dizi izler gibi izledi, hatta az bile gördüler yapılanları maalesef.

Sonuç mu?

Sonuç:

“Şimdilik” geldiğimiz gün itibarıyla 16 Temmuz sonrası reva görülen muamelelerden kaynaklı direk veya endirekt olarak.

Sonuçta bu cadı avından dolayı hayatını kaybeden 500’ den fazla kişi,

Bir milyonun üzerinde soruşturma

Beş yüz bin tutuklama, iki yüz elli bin hapis,

On binin üzerinde kadın tutuklu,

Anneleri ile beraber mahpus, 800den fazla  bebek….

Ege ve Meriç’in soğuk sularda boğulan canlar, Anne kucağında kıyılara vuran yavrular, hayatını kaybeden bebelerin bedenleri…

Dağılan aileler, öksüz yetim kalan çocuklar, el konulan mallar, gasp edilen mülkler, ülkeden ülkeye sürgünler…

Dolaylı yoldan etkilenen ve çeşitli mağduriyetlerle beraber zulme ve haksızlığa uğrayan toplamda yaklaşık iki milyon.

Işte bugün sizlerle bu Mağduriyetlerden nasibini almış bir yavrunun bir bebeğin kaldığı hapishane penceresinden girip onun yaşadıklarına empati kurmaya çalışacağız TUTSAK KELEBEK le.

 

Tutsak Kelebek!

Nasıl girdin buraya, nerden geldin kelebek.

Bilmezmisin buraya giren, çıkamıyor ölene dek

Hadi uç, tutarlarsa bırakmazlar seni buradan,

Resimini  gördüğüm güneşede selam söyle kelebek.

***

Ya sen niye burdasın, pekte mahsunsun ay bebek.

Senin gibi bir yavrunun burda işi ne demek.

Hadi gel tut kanadımdan uçurayım seni buradan,

Soğuk ve karanlık burası,kalamazsın ay bebek.

***

Yok, yok; ben gelemem sen git güzel kelebek.

Beklerim ben annemi, hemde ölene dek.

Hem ne yapayım dünyayı,uzaktayken annemden,

Seslerini duyduğum kuşlarada, selam söyle kelebek.

***

Seni kim tutar burda, kimdir sana kıyan ay bebek

İnsanlıktan nasipsiz, hiç merhemet yok demek.

Hadi, hadi ver elini, kaçırayım seni kimse görmeden,

Annen belki dayanır, sen ama sen dayanamazsın ay bebek.

***

Yok,yok;olmaz annem her gün ağlıyor bilirmisin kelebek.

Bana sarıldığında biraz olsun susuyor, bazen diyor ey felek,

Bazende diyor çıkacağız yavrum,çıkacağız birgün buradan

Evimiz varmış bizim,mahalleye selam söyle kelebek.

***

Sen nasıl birşeysin bu iş, bu iş nasıl olur ay bebek

Ben bile seni görüp, duyarken nasıl olur görmemek,

Hadi gel, görmüyor,duymuyor insanlar seni madem,

Gel, gel ömrün solmasın daha küçücüksün ay bebek.

***

Yok, yok; ben annemle mutluyum, sen kaç git kelebek,

Senide tutarlar, demiyorlar ne anne, ne masum bir melek.

Uç uçabildiğin kadar ne olur benim içinde uç madem,

Köyümüz varmış dağlarına,benden selam söyle kelebek.

***

Tamam tamam sus anladım gelmeyeceksin ay bebek.

Hem revamıdır ben özgürken sana yıllar yılı beklemek,

Baksana yıktın beni mahvettin, artık sensiz uçamam.

Bırak,bırak bende TUTSAK olayım, senin gibi ay bebek.

 

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Gazeteci Güler’in cezaevinde kalma süresi doldu, tahliye edilmiyor

SONRAKİ HABER

İngiltere eski Başsavcısı The Times’a yazdı: İşbilen gibi siyasî mahkumlar koronavirüs tehlikesi altında

BENZER HABERLER

Sınırsız kontenjan
Manşet

Kore, Açe ve dünden bugüne dostluklar!

Aralık 7, 2025
3S rejimi: Sömüren, Semiren ve Söven rejimi!
Manşet

Talat Paşa’dan ‘Saray rejimi’ne uzanan canavar!

Aralık 5, 2025
YAZARLAR

Türkiye’den gelen mülteciler daha hızlı entegre oluyor

Aralık 3, 2025
Zamana direnen değil, onu duyabilen din!
Manşet

Hizmet’in isimsiz kadın kahramanları!

Aralık 3, 2025
Sınırsız kontenjan
Manşet

Konumun hakkı

Aralık 1, 2025
Bahçeli; rest mi çekiyor, blöf mü yapıyor?
Manşet

Bahçeli, Kürtlerden oy alabilir mi?

Kasım 30, 2025

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • All
  • Manşet
Bir hırsızlık da Kulu Adliyesi’nde: AKP’li Başkanın gelini adli emanetin paralarını soydu
Gündem

Bir hırsızlık da Kulu Adliyesi’nde: AKP’li Başkanın gelini adli emanetin paralarını soydu

by adminzaman
Aralık 8, 2025
0

İstanbul Büyükçekmece’deki 150 milyon liralık hırsızlığın ardından benzer bir olay da Konya’da yaşandı. Kulu Adliyesi’nde görevli katip Ayşe Selvi, zimmetine...

Saray Yargısı’nın Denizli T Tipi Cezaevindeki zulmü: Av. Süleyman Yıldırım bu hale gelene kadar tahliye edilmedi

Rejim Yargısı, ölüm döşeğinde tahliye edildi: Cezaevinde kanser olan Av. Süleyman vefat etti

Aralık 8, 2025
Güle Güle Arif: Genç yaşta hicret diyarında vefat haberi sevenlerini hüzne boğdu

Güle Güle Arif: Genç yaşta hicret diyarında vefat haberi sevenlerini hüzne boğdu

Aralık 8, 2025
NSW ve Queensland’dan uyarı: Isı dalgası ve kavurucu sıcaklar tehlikeli boyutta

NSW ve Queensland’dan uyarı: Isı dalgası ve kavurucu sıcaklar tehlikeli boyutta

Aralık 8, 2025
Avustralya’dan göçmen reformuna neşter: Daha adil, daha hızlı, doğru kapıları doğru insanlara açılacak

Avustralya’dan göçmen reformuna neşter: Daha adil, daha hızlı, doğru kapıları doğru insanlara açılacak

Aralık 8, 2025
Açıkyörük’ün aşı ve işi gasp edildi: Limon satarak geçinen KHK’lı vefat etti

Açıkyörük’ün aşı ve işi gasp edildi: Limon satarak geçinen KHK’lı vefat etti

Aralık 8, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM